Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

a satışına ilişkin tasarrufun iptali ile davalı ...'in davacı kuruma ait 2012/39493 sayılı icra dosyasındaki borcunun tahsili amacıyla davacıya bu taşınmaz üzerinde cebri icra yetkisi tanınmasına, karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava SGK'nın prim alacağının tahsilini sağlamaya yönelik olarak 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 88. maddesinin 16. fıkrasında "Kurumun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun 51. 102. ve 106. maddeleri hariç, diğer maddeleri uygulanır."...

    Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, 6183 sayılı Yasa’da, tasarrufun iptali davalarında uygulanan ticari işletmenin devrine ilişkin İİK’nın 280/son fıkrasındaki gibi bir düzenleme olmamasına rağmen bu maddenin 6183 sayılı Yasa için de kıyasen 2010/3890 2010/4921 uygulanmasının mümkün bulunmasına, davalı borçlu tarafından davalı ...’e yapılan tasarrufun, İİK m. 280/son fıkra kapsamında değerlendirilmesi gerekmesine, 6183 sayılı Yasa’nın 31. maddesine göre 3. kişinin tasarrufa konu malı elinden çıkarması ve sonraki kişilerin kötüniyetlerinin kanıtlanamaması durumunda davanın bedele dönüşmesinin yasal bir zorunluluk olmasına, somut olayda da 3. kişiden işletmeyi devir alanların, borçlunun kamu alacağını engellemeye yönelik olarak hareket ettiğini bilen ya da bilmesi gereken kişilerden olduklarının anlaşılamamasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekili ile davalı ... vekilinin...

      Dava 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların 6183 sayılı Yasanın 25. maddesine göre aralarında mecburi dava arkadaşlığı olan borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan kişiler aleyhine açılması gerekir. Taraf teşkili davanın görülebilme koşullarından olup mahkemece re'sen nazara alınmalıdır. Bu nedenle somut olayda 3. kişi durumundaki ... Elektromekanik Sistemler Mümessillik ve Teknik Servis Ltd. Şti.'nin davaya çağrılarak taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasına girilip bir karar verilmesi gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına 04/05/2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Dava 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden temyiz aşamasında dava konusu borcun yapılandırma yasasından yararlanılarak tahsil ve tasfiye edildiği beyan edilmiştir. Bu durumda gerekli araştırma yapılarak değerlendirilip sonucuna göre davanın konusu kalıp kalmadığının araştırılarak bir karar vermek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 03/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/230 Esas sayılı dosyasında verilmiş olan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davaya konu alacağın bir kamu alacağı olduğunu, 6183 sayılı yasa hükümlerine tabii olduğunu, özel hukuk kişileri arasındaki bir alacak ve borç ilişkisi olmadığını, kamu icra hukukuna göre açılan tasarrufun iptali davalarında ise sayılan şartların kesinleşmiş bir amme alacağının bulunmasının- kesinleşen amme alacağı için tahsil dairesince yapılan takibin kesinleşmiş olması- amme alacağının iptali konusu tasarruftan önce doğmuş olması olduğunu, İİK'na göre açılan iptal davalarında icra takibinin kesinleşmiş olasının bir ön koşul ise de 6183 sayılı yasaya göre açılan tasarrufun iptali davasında kamu alacağının kesinleşmesinin davanın dinlenebilme koşulu olduğunu, kaldı ki İİK'na göre alacağın tahsiline yönelik icra takibinin yapılacağı ve yürütüleceği yetkili tahsil dairesi icra müdürlükleri iken, kamu alacaklarında takibe yetkili tahsil dairesinin, kamu idarelerinin tahsil daireleri...

          Dava, 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddesinden kaynaklanın tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı ... vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Bu tür davalarda davanın kabulü halinde, davacı kamu idaresinin iptal edilen tasarrufun meydana geldiği tarihteki kamu alacağının tesbit edilerek bu miktar ile sınırlı olarak tasarrufun iptali gerekmektedir....

            Muvazalı tasarrufun iptali davaları için 6183 sayılı Kanun'un 24. maddesine göre genel mahkemelerde dava açılmasının gerektiği gözetilmeksizin İş Mahkemesi sıfatıyla davaya bakılması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin kararı bozulmalıdır. SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10 Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 28/09/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davanın 6183 sayılı Kanun’un 24 vd maddelerine dayalı olarak açılmış olmasına ve aynı Kanun’un 26. maddesinde açıkça 27, 28, 29 ve 30 uncu maddelerinde sözü geçen tasarrufların vukuu tarihinden beş yıl geçtikten sonra mezkur maddelere istinaden dava açılamayacağı hükmüne yer verilmesine, maddede belirtilen sürenin hak düşürücü süre olmasına ve resen nazara alınması gerekmesine, ayrıca hak düşürücü sürenin ilk tasarrufun yapıldığı tarihten itibaren işlemeye başlamasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına 14.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Bu tür davaların görülebilmesi için borçlu hakkında 6183 sayılı yasaya göre bir takip yapılması, bu takibin kesinleşmiş bulunması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra gerçekleştirilmesi ve iptali istenen tasarruf tarihinden dava tarihine kadar da 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçirilmemiş olması gerekir. Ancak 6183 sayılı yasadan kaynaklanan tasarrufun iptali davalarında, aciz belgesine gerek olmayıp, borçlunun borcunu ödeyememe durumunun gerçekleşmesi yeterlidir. Açıklanan bu dava ön şartlarının bulunması halinde ise; mahkemece 6183 sayılı AATUH'nın 27,28,29 ve 30.maddelerinde yazılı iptal şartlarının oluşup oluşmadığı araştırılıp belirlenmelidir. Somut olayda; davalı T4 kanuni temsilcisi ve ortağı olduğu dava dışı Loça Denizcilik ..... LTD. Şirketi ile Mercan Gemi.........

                Alacaklı Hazine tarafından açılan tasarrufun iptali davasında iflas idare memurunun açılan davaya karşı bir diyeceklerinin olmadığını beyan etmiş olması ve davanın bu şekilde yürütülmesine karşı çıkmamış bulunmasına göre alacaklı Hazinenin bu davayı açmış ve yürütmüş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanunu'nun 24.maddesinde, Amme alacağını ödememiş borçlulardan, süresinde mal beyanında bulunmayanlarla malı bulunmadığını bildiren veyahut beyan ettiği malların borcuna yetersizliği anlaşılanların ödeme müddetinin başladığı tarihten geriye doğru iki yıl içinde veya ödeme müddetinin başlamasından sonra yaptıkları bağışlamalar ve ivazsız tasarrufların hükümsüz olduğu açıklanmıştır. Dava ve birleştirilen davada 4 adet araçla ilgili yapılan tasarrufun iptali talep edilmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu