WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341 ve devamı maddeleri uyarınca ve özellikle istinaf incelemesinin kapsamının öngörüldüğü 355. maddeye göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali ile terditli olarak BK 19. Maddeye göre muvazaaya dayalı tasarrufun iptal istemine ilişkindir. 04.06.1958 gün ve 15/6 sayılı İBK'da da belirlendiği gibi, HMK'nın 24/1, 25, 26, 30 ve 33. (HUMK'nın 74, 75 ve 76.) maddeleri gereğince hakim, tarafların ileri sürdükleri maddi vakıalar, bunlara bağlı netice-i taleplerle bağlı ve fakat hukuki tavsiflerle bağlı olmayıp, kanunları re'sen uygulamakla ve neticeye vardırmakla yükümlüdür....

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 16/11/2020 NUMARASI: 2020/861 2020/563 DAVANIN KONUSU: Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 21. Asliye Hukuk ve İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava; İİK'nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İstanbul Anadolu 21. Asliye Hukuk Mahkemesi, taraflar arasındaki ilişkinin ticari ilişkiden doğduğu ve nispi ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ise davanın tasarrufun iptali davası olduğu, İİK'nın 277. maddesine dayalı tasarrufun iptali davasının ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

    in 22.11.2010 tarihinde işlediği haksız fiil sonucu öldüğünü, bu nedenle 1.12.2010 tarihinde maddi manevi tazminat davası açtıklarını, dava konusu tasarrufların hükmedilecek tazminatı karşılıksız bırakmak amacıyla yapıldığını belirterek BK 18.madde gereğince muvazaalı satışların iptalini talep etmiştir. Açıklanan bu maddi ve hukuksal olgulara göre davanın İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu yolundaki mahkemenin kabulüne katılma olanağı yoktur....

      Istihkak ve tasarrufun iptali davalarında dava konusu mahcuzların değeri ile takip konusu toplam alacak değerinden hangisi daha az ise o değer üzerinden nisbi vekalet ücret ve yargılama masrafına hükmedilmesi gerekir. Somut olayda, takip konusu toplam alacak değeri 5.226,00 TL olup mahcuz aracın kasko satış değerinden daha az olduğundan bu değer üzerinden vekalet ücreti ve yargılama masrafına hükmedilmesi gerekirken fazla miktarlara hükmedilmesi doğru değil bozma nedeni ise de bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK'nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7.maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

        Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 19.07.2006 gün ve 487-421 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava BK.nun 18.maddesine göre muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dava dilekçesinde tasarruf işleminin BK.18.maddesi gereği iptali talep edildiği gibi mahkemece de dava, bu maddeye göre açılmış iptal davası olarak nitelendirilmiştir. İddia ve mahkemece yapılan nitelendirmeye göre karar karşı temyiz incelemesi yapma görevi Dairemize ait olmayıp Yüksek 4.Hukuk Dairesine ait olduğundan dosyanın anılan Daireye gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 27.02.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Dairemizce yapılan ön inceleme sonucunda; Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2020 tarihinden itibaren geçerli Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 564 ve 568 sayılı İş Bölümü Kararları gereği, 3. Hukuk Dairesi iş bölümünün 10. maddesinde; "İcra İflas Kanunu ve 6183 sayılı Kanun'dan kaynaklanan tasarrufun iptali davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar" şeklinde düzenleme nedeniyle davanın niteliğine göre, istinaf incelemesine bakma görevi 3. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu anlaşılmış, 3....

          Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde ve değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve 6100 sayılı HMK’nin ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile tasarrufun iptali davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunmasına bundan dolayı Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevine girdiği ve öte yandan 01/07/2012 tarihinden itibaren açılan davalarda artık Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi arasındaki ilişki işbölümü değil görev ilişkisi olup, somut olayda da dava bu tarihten sonra 18.06.2015 tarihinde İİK.nin 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış bulunmasına göre davalılar M.. D.. ve Ş.....

            Mahkemece, davanın İİK'nun 277.maddesine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davası olduğu, ticari dava niteliğinde olmayıp genel mahkemelerde görülmesi gerektiğinden bahisle görevsizlik karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde ve değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve 6100 sayılı HMK’nin ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile tasarrufun iptali davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunmasına bundan dolayı asliye hukuk mahkemelerinin görevine girdiği ve öte yandan 01/07/2012 tarihinden itibaren açılan davalarda artık asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişki işbölümü değil görev ilişkisi olup, somut olayda da dava bu tarihten sonra 09.09.2015 tarihinde İİK.nin 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış bulunmasına ve tedbir kararının...

              u maaşına haciz konulduğunu, davaya konu takibin 20/11/2012 tarihnde başlatıldığını ve davacının maaş haczini 03/07/2013 tarihinde talep ettiğinin anlaşıldığı, davacının 8 aylık sürenin sonunda talepte bulunmasının kendi kusurundan kaynaklandığından tasarrufun iptali davası şartları oluşmadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere mahkeme kararının gerekçesinde ve değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava İİK'ın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

                Tasarrufun iptali davalarında davanın kabulüne verilmesi halinde alacaklının icra dosyasındaki alacak ve ferilerine şamil olmak, aciz belgesi alınmış ise aciz belgesinde yazılı alacak miktarı ile sınırlı olmak üzere tasarrufun iptali ile davacıya haciz ve satış yetkisi verilmesi gerekirken yazılı şekilde verilmiş olması doğru değildir. Ne var ki bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nun 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu