Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Davalı borçlu ... hakkındaki takip dayanağı, Gümrük Mevzuatına aykırılık nedeniyle verilen idari para cezasına ilişkin olup kaynağı ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2009/329-2009/315 karar sayılı cezası ile, ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2009/1026 sayılı cezası oluşturmaktadır. Dosya içerisindeki bilgilerden, her iki cezaya da itiraz ettiği, ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2009/1026 sayılı cezası ile ilgili itiraz ... 4.Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2013/1855 sayılı dosyasından red edildiği ve sürecin bu aşamada kaldığı ve takibin kesinleştiği, ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2009/329-2009/315 karar sayılı cezasına ilişkin itirazının ise red edildiği ancak yazılı emir yoluna başvurulması üzerine ... 7. Ceza Dairesinin 03.07.2013 tarihli ilamı ile cezanın 1.549.045,90 TL'ye indirilmesine karar verildiği, bunun üzerine ... 4....

    Dava, 6183 sayılı Yasa’nın 23-24 vd. maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Bu tür davaların dinlenebilmesi için diğer dava koşullarının yanında, iptali istenilen tasarrufun bir tarafının hakkında kesinleşmiş bir takip bulunan borçlu olması gerekmektedir. Mahkemenin kararına esas aldığı 6183 sayılı Yasa'nın 4369 sayılı Yasa'nın 21.maddesi ile değişik 35.maddesi limited şirketin amme alacaklarını ödeyememesi halinde şirket ortaklarından bu borcun nasıl tahsıl edileceğine ilişkin bir düzenlemedir. Anılan maddeye göre şirket ortaklarından tahsil için, limited şirket tasfiye edilmesi veya tahsil imkanı kalmadığına ilişkin aciz belgesi alındıktan sonra ortaklar hakkında takibe geçilmesi gerekmektedir. Kollektif şirket yönünden ise anılan Yasa'nın 34.maddesi gereğince ancak şirketin tasfiyes ile alacağın tahsili mümkündür. Somut olayda, dosya içerisindeki belge ve davacı idarenin verdiği müzekkere cevaplarından, vergi borcunun ... Maden ...Ltd.Şti, ......

      Mahkemece, davanın 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun’un 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu ve 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, davalı ... hakkındaki takip miktarının belli olmadığı ve davalı borçlu hakkında borca yetecek malı bulunmadığına ilişkin belge sunulmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Davalıların sanık olarak yargılandıkları İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 2006/313 esas sayılı dosyasında yargılama devam etmekte olup maddi olay bakımından bu ceza davasının neticesinin beklenerek sonucuna göre bir karar verilmesi yerine eksik inceleme ve hüküm tesisi doğru değildir....

        Mahkemece, davanın 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun’un 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu ve 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, davalı Erol hakkındaki takip miktarının belli olmadığı ve davalı borçlu hakkında borca yetecek malı bulunmadığına ilişkin belge sunulmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Davalıların sanık olarak yargılandıkları ... 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 2006/313 esas sayılı dosyasında yargılama devam etmekte olup maddi olay bakımından bu ceza davasının neticesinin beklenerek sonucuna göre bir karar verilmesi yerine eksik inceleme ve hüküm tesisi doğru değildir....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Davalı T3'in istinaf itirazları ve HMK'nın 355. maddesi doğrultusunda yapılan inceleme sonucunda; Dava, 6183 sayılı Yasa’nın 23- 24 vd. maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. İlk derece mahkemesince, T6 aleyhine açılan davanın reddine, diğer davalılar hakkında açılan davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün davalı T3 tarafından istinaf edilmiştir. 6183 sayılı Kanunun 23. ve 24. maddelerine dayalı davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenilen tasarrufun bir tarafının hakkında kesinleşmiş bir takip bulunan borçlu olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve davanın tasarruf tarihinden itibaren 5 yıllık hakdüşürücü süre içinde açılmış olması gereklidir....

          nın anne-kız olması nedeniyle 6183 Sayılı AATUHK'nun 28/1-2 ve 30.maddeler gereğince iptale tabi olup borçlu ile 3.kişi arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan davalı borçlu ... yönünden de davanın kabulüne 9.1.2012 tarihli tasarrufun iptaline,davalı Hurmiye Aşçı hakkındaki dava bedele dönüştüğünden 189.379 TL tazminatın davalı.......'dan davacının dava konusu alacak ve ferileriyle sınırlı olarak tahsiline, vekalet ücreti, harç ve yargılama giderlerinin davalı borçlu ... ve davalı ........'dan müşterek ve mütesilsilen tahsiline karar verilmesi gerekirken davalı borçlu ... hakkındaki davanın reddi ve lehine nispi vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiştir. 3-1136 Sayılı Avukatlık Kanunun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı yasanın 35.maddesi “6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükmü gereğince davalı ......

            Dava, 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 6183 sayılı Yasa’nın 28/1 maddesine göre üçüncü dereceye kadar kan hısımları ile eşler ve ikinci dereceye kadar ‘bu derece dahil) sıhri (kayın)hısımları arasındaki tasarruflar bağış niteliğinde olup iptali gerektiğinden , davalı ... satış tarihinde borçlunun eşi olduğundan ve aynı yasanın 30.madde kapsamında davalı üçüncü kişinin borçlunun mali durumu ve mal kaçırma amacını bilebilecek durumda olması nedeni ile tasarrufların iptali gerekecektir. Ancak bu davalının taşınmazı ellerinden çıkarması halinde ise 6183 sayılı yasanın 31.maddesine göre davada üçüncü kişilerin dava konusu malı elinden çıkardığı tarihteki gerçek değeri oranında ve o tarihteki kamu borcu miktarı ile sınırlı olarak bedelden sorumlu tutulması gerekir. Bu maddenin uygulanması için davacının talepte bulunmasına gerek olmayıp mahkemece resen dikkate alınması gerekmektedir....

              Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davanın 6183 sayılı Kanun’un 24 vd maddelerine dayalı olarak açılmış olmasına ve aynı Kanun’un 26. maddesinde açıkça 27, 28, 29 ve 30 uncu maddelerinde sözü geçen tasarrufların vukuu tarihinden beş yıl geçtikten sonra mezkûr maddelere istinaden dava açılamayacağı hükmüne yer verilmesine, maddede belirtilen sürenin hak düşürücü süre olmasına ve resen nazara alınması gerekmesine ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına 28.3.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davanın 6183 sayılı Kanun’un 24 vd maddelerine dayalı olarak açılmış olmasına ve aynı Kanun’un 26. maddesinde açıkça 27, 28, 29 ve 30 uncu maddelerinde sözü geçen tasarrufların vukuu tarihinden beş yıl geçtikten sonra mezkûr maddelere istinaden dava açılamayacağı hükmüne yer verilmesine, maddede belirtilen sürenin hak düşürücü süre olmasına ve resen nazara alınması gerekmesine ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve 492 sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına 28.3.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Muvazalı tasarrufun iptali davalarının, 6183 sayılı Yasanın 24. maddesi gereğince genel mahkemelerde açılması gerektiği gözetilmeksizin, işin esasına girip hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir. O halde, davacı SGK Başkanlığı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 14.5.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu