nın ise kardeşi olmasına, 6183 sayılı Kanun’un 28/1 maddesinde bu derece akrabalar arasında yapılan tasarrufların bağışlama hükmünde sayıldığının ve iptale tabi olduğunun öngörülmesine buna ilaveten davalı ... ve Zehra'nın, borçlu İdris'in amme alacağının tahsiline imkan bırakmamak maksadı ile hareket ettiğini bilebilecek kişilerden olması nedeniyle de tasarrufun iptali gerekeceğine (6183 S.K. m.30) ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davalı ... vekili ile davalılar ... ve ...'in sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava 6183 sayılı Yasa’nın 24 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davacının yaptığı takiple ilgili 2007, 2008, 2009 2010 ve 2011 yıllarına ait vergi borçlarından dolayı mevcut bulunan davacı alacağının sağlanması yönünden tasarrufun iptaline karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir....
Mahkemece, davalının 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddeleri gereğince tasarrufun iptali davası açması gerektiği, davacının kötü niyetinin ispatlanmadığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 sayılı Yasa'nın 66.maddesine dayalı olarak istihkak davasına ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı alacaklı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanunun uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 2,75.TL kalan onama harcının temyiz eden davalı alacaklıdan alınmasına 3.5.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, dava 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, kamu alacağı veya kurum alacağı nedeniyle açılan tasarrufun iptali davasının dinlenebilmesi için iptale tabi tasarruf tarihinden önce vergiyi doğuran olayın ortaya çıkması ile oluşan bir kamu alacağının varlığının gerekmesine, somut olayda kamu alacağını doğuran olayın dönemine ilişkin olarak davacı tarafından dosyaya sunulan ödeme emirlerinde en eski vergi döneminin 2006 yılı Haziran ayı olmasına, tasarruf tarihine göre vergi borcunu doğuran olayın döneminin önceki tarih olduğunun davacı tarafından ispat edilememiş olmasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 492 sayılı harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına 11.4.2012 tarihinde...
Dava 6183 sayılı AATUHK’nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Somut olayda dosya kapsamından; davalı ...’ın dava konusu vergi borcunun 2005 yılı Mayıs ayından 2010 yılı Kasım ayına kadar olan döneme ilişkin olduğu iptali istenen tasarrufun ise 06.10.2009 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır....
Mahkemece, davacı hazine, davalı ... vergi borçlusu olduğunu ve davalılar arasındaki hisse devrinin alacağın tahsilini imkansız kılmak için yapıldığını iddia etmiş ise de 6183 sayılı yasaya göre 35.maddesine göre şirketin kamusal borçlarından devralan ve devreden müşterek ve müteselsilen sorumlu olacağından hazinenin tahsil imkanını imkansız kılma iddiasının yerinde olmadığı dolayısı ile bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve iptali istenilen tasarruflardan 22.01.2002 tarihindeki davalı ... ile ......
HD. 18.11.2003 tarih 5510-5515 sayılı kararları) Somut olayda davacı kurum ile davalı arasındaki vekalet ilişkisinden kaynaklanan alacak nedeni ile 6183 sayılı Yasa gereğince başlatılan takip, idarenin sözkonusu zararı alacak davası açarak tahsil etmesi gerekirken 6183 sayılı Yasa uyarınca ödeme emri düzenlemesinin yasaya uygun olmadığından bahisle iptal edildiği, bununla birlikte davacı kurumun inceleme konusu olan tasarrufun iptali davasının devamı sırasında bu defa İİK gereğince aynı alacakla ilgili olarak ilamsız takip başlattığı ve yapılan takibe de davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu ve davacı alacaklı tarafından Mersin Asliye 1. Ticaret Mahkemesi'nin 2011/157 esas sayılı dosyasında derdest olan itirazın iptali davası açtığı anlaşılmaktadır....
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, 6100 sayılı HMK’nin ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girmesine, tasarrufun iptali davalarının mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunmasına bundan dolayı da asliye ticaret mahkemesinde değil asliye hukuk mahkemesinde görülmesinin gerekmesine, 01/07/2012 tarihinden itibaren açılan davaların, asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasında artık işbölümü değil görev ilişkisinin bulunmasına somut olayda da davanın 31/12/2012 tarihinde 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış olmasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 19.12.2005 gün ve 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu'nun 140.maddesi gereğince davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına...
Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre davanın 6183 sayılı Yasanın 26, 27 ve 29.maddelerde öngörülen süre içinde açılmadığı gerekçesiyle davanın zamanaşımı yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 sayılı AATÜHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1- Dosya içeriğine kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalı borçlu tarafından kardeşi ...'e yapılan 4.10.2000 tarihli tasarrufla ilgili olarak 6183 sayılı Yasanın 26.maddesinde öngörülen 5 yıllık hakdüşürücü süre içinde dava açılmamış bulunmasına göre, davacı vekilinin borçlu ile kardeşi ... arasındaki tasarruf yönünden yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle dava konusu 7 ada 6 parselde kayıtlı taşınmazlarıyla hükmün ONANMASINA, 2- Davacı vekilinin; borçlu tarafından yeğeni ...'...
Diğer davalılar vekili, davanın süresinde açılmadığını, davalı borçlu hakkındaki takibin iptal edildiğini, taşınmazların alacağa mahsuben alındığını ve müvekkilleri ile kiracıları tarafından kullanıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre,dava konusu taşınmazların halen borçlunun oğlu tarafından kullanıldığı, davalılar arasındaki temlik işleminin muvazaaya dayandığı bu nedenle dava konusu tasarrufların İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince iptale tabi olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı borçlunun mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 Sayılı AATÜHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı borçlu mirasçıları ..., ..., ..., ..., ... ve ......
HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, 6183 sayılı Kanun'dan kaynaklanan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dava dosyası, dava dilekçesi ve istinaf dilekçesi incelendiğinde; davacı tarafın terditli dava açtığı, tüm beyanlarda ilk talep olarak İİK.nun 277 v.d. uyarınca tasarrufun iptali talebinde bulundukları, ilk talep kabul edilmediği takdirde ikinci talep olarak da, ilk talepleri yerinde görülmediği takdirde B.K.18.md.uyarınca değerlendirme yapılması ve alacaklarının karşılayacak şekilde tasarrufun iptali talebinde bulunmuş oldukları görülmüştür. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2021 tarihinden itibaren geçerli 431 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 3. Hukuk Dairesi iş bölümünün 10. maddesinde; "İcra İflas Kanunu ve 6183 sayılı Kanun'dan kaynaklanan tasarrufun iptali davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar," şeklindeki düzenleme yer almıştır. Bu düzenleme karşısında istinaf talebini inceleme görevi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3....