Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVANIN KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) İSTİNAF KONUSU : Yargı Yerinin Belirlenmesi İSTİNAF KARAR TARİHİ : 31.10.2019 İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ : 04.11.2019 Taraflar arasındaki davada Konya ... Asliye Hukuk Mahkemesi ile Konya ;.....

    Diğer taraftan davacı tarafça gerçek değer ile ödenen bedel arasında fahiş fark olduğu iddia edilmiş davacının itiraz etmediği, 20/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda tasarruf konusu malın devir tarihindeki malın değerinin 89.785,25TL olduğu belirlenmiş davalı Süleyman mirasçılarının sunduğu banka kayıtlarından muris Süleyman'ın tasarruf tarihinde 4.970Euro ile 62.165,80TL'yi hesaptan çektiği anlaşılmış dinlenen tanıklar davalıların birbirini tanımadıklarını bildirmiş, taşınmazın davalı müteveffa Süleyman tarafından borçlu ve dava dışı pay sahibinden toplam 100.000TL'ye satın alındığını beyan etmiş olduklarından tüm delillerin muacemesinde borçlunun ödediği bedel ile gerçek değer arasında fahiş fark bulunmadığı anlaşılmış olup, buna göre İİK 277 vd bakımından davanın kabulü mümkün görülmemiştir. İİK 277 vd hükümlerinin uygulanma imkanı bulunmadığı halllerde muaaza sebebine dayalı olarak tasarrufun iptali davacı taraça talep edilebilir....

    Maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında hak düşürücü zamanaşımı süresinin uygulanmadığı ve İİK'nın 277 vd. Maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesinin muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmadığı açıktır. Dava, TBK 19 maddesinden kaynaklanan muvazaaya dayalı tasarrufun iptali davası olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2020 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25/06/2020 tarih ve 564 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir....

    edilen dosya kapsamı bütün olarak değerlendirildiğinde; Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ... aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını davalı ...'a satışı ile aynı taşınmazın birleşen dosya davalıları arasında yapılan diğer tasarrufların iptalini talep ve dava etmiştir. Birleşen dosyanın davalıları ..., ..., ... ve ..., davanın reddini istemişlerdir. Diğer davalılar savunma yapmamışlardır. Mahkemece, davalı olan son malikin kötü niyeti kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. ../... - 2 - 2012/7687 2012/11610 Dava İİK.’nun 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2021 NUMARASI : 2021/102 ESAS - 2021/194 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılardan T8 aleyhine, dava dışı Denizbank A.Ş ile imzalanan kredi/kredi kartı sözleşmesi üzerine aleyhinde İstanbul 25. İcra Müdürlüğü'nün 2018/216 E....

      ile düzenlenen ihtiyati haczin İİK Md. 257'de yer alan ihtiyati haciz kurumundan farklı olup, 281/2 hükmü ile birlikte TBK Md. 19 nedenli muvazaa/tasarrufun, iptali davalarına özel bir ihtiyati haciz uygulaması öngörüldüğünü, burada ihtiyati haczin iki amacı olduğunu, birinin yargılama sırasında taşınmazın devir ve ferağını engellemek, diğerinin ise davanın kabulü halinde davacının icra takibindeki alacağını karşılayacak şekilde cebri icra işlemlerine başlamasını sağlamak olduğundan tasarrufun iptali davalarında ihtiyati haciz kararı verilmesinin zorunluluk arz ettiğini, belirtilen nedenlerle, müvekkili şirketin bir güven müessesesi oluşu ve genel hükümlerden (İ.İ.K.m.259) farklı olarak tasarrufun iptali davalarında İ.İ.K.m.281/2 uyarınca verilecek ihtiyati hacizlerde teminat alma zorunluluğu bulunmayışı nazara alınarak teminatsız olarak tasarruf konusu Trabzon İli Beşikdüzü İlçesi Cumhuriyet Mahallesi 305 Ada 1 Parsel 3....

      Davacının iddiasını kanıtlaması halinde ise iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı,alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK 283/1,2 maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. Ancak bu tür davaların görülebilmesi içinde diğer dava koşularının yanında davacıların borçlulardan alacaklı olmaları yani hukuki yararlarının olması gerekir. Somut olayda; davacı, davalı ...’den alacaklı olduğunu, davalı aleyhine ... İcra Müdürlüğü’nün 2013/7882 sayılı dosyaları ile takip yapıldığını beyan etmiştir. Mahkemece davanın hukuki nitelendirmesinin İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali olarak nitelendirmesi durumunda; mahkemece İİK 277 ve devamı maddelerine uygun olarak tasarrufun iptali dava şartlarının olup olmadığı irdelemeksizin (takibe konu ......

        Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, Yapı ve Kredi Bankasının davalı borçludan olan alacağını temlik aldıklarını, borçlu aleyhine yapılan icra takibinde borcu karşılayacak mal bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazdaki 2/3 hissesini davalı ...'a satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı borçlu ... ile ... savunma yapmamıştır. Mahkemece, taşınmazın satışın tutarı ile gerçek değeri arasında bedel farkı oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesinde açıklanan olaylara göre davanın B.K. 18 vd. maddelerine göre açılmış bir dava değil, İİK.'nun 277 vd. maddelerine dayalı bir iptal davası olduğu anlaşılmaktadır....

          ya satılarak devredildiği, İİK.’nun 277. vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin davada, 278/2. maddesinde edimler arasındaki fahiş farkın bağışlama hükmünde sayılıp, yapılan tasarrufun iptale tabi olduğunun hükme bağlandığı, somut olayda tasarrufa konu edilen taşınmazın tapuda gösterilen satış bedeli ile bilirkişilerce belirlenen tasarruf tarihindeki gerçek değerleri arasında bir mislini aşan fahiş fark bulunduğu anlaşılmakla, 6501 parsel sayılı taşınmaz hakkında davalı ... hakkında açılan davanın kabulüne, dava bedele dönüşmekle, 91.500,00-TL rayiç bedelin 27.12.2010 temlik tarihinden itibaren, yürütülecek değişen oranlarda yasal faizi ile birlikte .... İcra Müdürlüğü’nün ... E.s. takip dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı kalmak kaydıyla davalı Mersin Narin'den tahsiline karar verilmiştir. Mahkememizce verilen karara karşı davacı yanca yasal süre içerisinde temyiz yoluna gidilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu