Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Ceza Hakimliği'nin ...tarih ve ...Değişik İş sayılı kararı ile kayyım atandığı, ardından 677 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 7. maddesi uyarınca şirketin kayyımlık yetkisinin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devredildiği, Ticaret Sicil Gazetesi kayıtlarına göre de asıl borçlu şirkete defaten yönetim kayyımı atandığı anlaşılmaktadır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili; taraflar arasındaki borç ilişkisi nedeniyle davalı borçlu aleyhine Konya 4. İcra Müdürlüğü'nün 2014/5377 sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı borçlunun, alacaklarını karşılayacak oranda malının bulunamadığını, davaya konu malını ise kötüniyetli olarak ve kendilerinden mal kaçırmak amacıyla devrettiğini belirterek, davalılar arasındaki bu aleyhlerinde olan tasarrufun iptali ile bu tasarruf işlemine konu mal üzerinde alacaklarının tahsili yönünden satış ve haciz yetkisi isteyebilme yetkisinin verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Sadece, İİK'nun 191. maddesi gereğince, iflas masasına giren hak ve mallar üzerinde tasarruf hakkını kaybeder. Bir başka deyişle, anılan mallar üzerindeki tasarruf yetkisi, iflas masasına geçer. Bu durumda, ihalenin feshinin talep edilmesi ile, müflis şirketin, o mal üzerinde tasarrufta bulunduğu sonucuna varılamaz.6102 sayılı TTK'nun 534. maddesine göre; "İflas halinde tasfiye, iflas idaresi tarafından İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre yapılır. Şirket organları, temsil yetkilerini, ancak şirketin iflas idaresi tarafından temsil edilmediği hususlar için korurlar." Müflis şirketin, icra takibinde borçlu olması nedeniyle, İİK'nun 134. maddesine göre ihalenin feshi isteminde bulunma hakkı vardır. Bu hakkın kullanılması, yukarıda da belirtildiği üzere, İİK'nun 191. maddesinde belirlenen mallar üzerinde tasarrufta bulunulduğu anlamına gelmediğinden, borçlu şirket iflas etse dahi, icra mahkemesinde bu şikayeti yapabilir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm; davacı tarafından tazminatlar ve nafakaların miktarı yönünden; davalı tarafından ise boşanma ve fer'ileri ile tasarruf yetkisinin sınırlandırılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının tüm, davalının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın tarafından usulüne uygun olarak harcı yatırılarak açılmış bir "tasarruf yetkisinin sınırlandırılması" davası (TMK.md.199) bulunmadığı gözetilmeden, davalının taşınmazlara yönelik tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerekmiştir....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; mahkemeni şikayetin reddine karar verirken tek bir cümle gerekçe yazdığını, bu gerekçenin dava dilekçesinde belirtilen hiç bir iddiayı karşılamadığını, davalının temlik işlemine konu ettiği icra dosyasında alacak üzerinde haciz bulunduğunu, bu hususun hiç incelenmediğini, takibe konu alacağın KDV alacağı olup alacağın bir kısmını 24/08/2021 yılında temlik edildiğini, bunun geçersiz olduğunu, alacaklının doğrudan Devlet olması nedeniyle bu alacak üzerinde tasarruf yetkisinin bulunmadığını, öte yandan alacak üzerine zaten başka dosyalardan haciz konulduğunu, dolayısıyla İİK 86.madde gereğince borçlunun tasarruf yetkisinin kısıtlandığını, bu yöndeki iddialarının incelenmediğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, borçlu... hakkında takip başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı, alacaklılardan mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazlarını muvazaalı olarak diğer davalı torunu ...'ya devrettiğini belirterek, muvazaalı işlemin BK'nun 19.maddesi gereğince iptali ile İİK'nun 283.maddesinin kıyasın uygulanarak haciz ve satış isteme yetkisinin verilmesini istemiştir. Davalı ..., taşınmazları bedelini ödeyerek satın aldığını, borçlu ...'nın borca batık olmadığını ve mal kaçırma amaçlarının olmadığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

            Dava konusu Konya ili Sarayönü ilçesi Kuyulu Sebil Mahallesi 417 parsel sayılı taşınmazın davalı Hatice ile davalı Müşerref arasında yapılan 15/12/2014 tarihli devre ilişkin tasarrufun iptali ile iptal edilen tasarruf üzerinde davacı tarafa (Konya 13 İcra Müdürlüğünün 2014/9742 E sayılı dosyalardaki asıl alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere) cebri icra yetkisinin verilmesine, D. Dava konusu Konya ili Sarayönü ilçesi Kuyulu Sebil Mahallesi 403 parsel sayılı taşınmazın davalı Hatice ile davalı Müşerref arasında yapılan 15/12/2014 tarihli devre ilişkin tasarrufun iptali ile iptal edilen tasarruf üzerinde davacı tarafa (Konya 13 İcra Müdürlüğünün 2014/9742 E sayılı dosyalardaki asıl alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere) cebri icra yetkisinin verilmesine, E....

            Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince yargılama yapılmış olmasına dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, dava konusu gayrımenkulün tapuda gösterilen satış bedeli ile tasarruf tarihindeki gerçek değeri arasında misli aşan fark olduğunun anlaşılmasına, davalı ...’ın davalı borçlu ...’un eşinin kızkardeşi olduğunun da anlaşılmış olmasına göre davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 6.542,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 14.12.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmiş ise de, kadının tasarrruf yetkisinin sınırlandırılması ve bu isteğe yönelik vekalet ücreti, davacı-karşı davalı erkek tarafından temyize konu edilmemiştir. Bu duruma göre, davalı-karşı davacı kadın tasarruf yetkisinin sınırlandırılması ve bu isteğe yönelik vekalet ücreti yönünden katılma yoluyla temyiz hakkını kaybetmiştir. Açıklanan sebeple davalı-karşı davacı kadının tasarruf yetkisinin sınırlandırılması ve bu isteğe yönelik vekalet ücretine ilişkin katılma yolu ile temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. b-Davacı-karşı davalı erkeğin gerçekleşen ve mahkemece de kabul edilen kusurlu davranışları davalı-karşı davacı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğindedir. Açıklanan sebeple davalı-karşı davacı kadın lehine uygun miktarda manevi tazminat takdir edilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....

                Bu düzenleme ile yasa, tasarruf yetkisinin sınırlanmasına iki halde gidilebileceğini öngörmüştür. Bunlardan birincisi; sınırlanmayı ailenin ekonomik varlığının korunması gerekli kılmalı, ikincisi ise evlilik birliğinden doğan mali bir yükümlülüğün yerine getirilmesinin bunu gerektirmesidir. Her iki halde de yasa, sınırlanmanın ölçülü olmasını aramıştır. Ölçülülük, sınırlanma ile ulaşılmak istenen amaç bakımından sınırlanmanın gerekli ve orantılı olmasını gerekli kılar. Olayda davalı erkeğin mal varlığının bir kısmını elden çıkarma yönünde girişimde bulunduğu toplanan delillerden anlaşıldığına göre, davalının tasarruf yetkisinin sınırlanmasında gereklilik bulunduğu gerçekleşmiştir. Ne var ki sınırlanma ölçülü olmalıdır. Mahkemece davalıya ait davaya konu tüm taşınmazlar üzerindeki tasarruf yetkisinin sınırlanmasına karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu