Mahkemece, taraflar arasında 10.11.2013 tarihinde devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, s sözleşme içeriğinden söz konusu sözleşmenin devre tatil satış sözleşmesi olduğu, davacının taraflar arasında imzalanan sözleşmenin kapıdan satış şeklinde yapıldığının kabulü gerekeceği, bu tip satışlar, tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğu cayma hakkının ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifade ile tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak olup bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra hizmetin ifasından önce her zaman cayma hakkını kullanabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “SÖZLEŞME KONUSU” başlıklı 2. maddesinde 'Tapuda ... ili, ... ilçesi, ... mevkii, 1. Pafta 364-365 parselde kayıtlı arsa üzerinde inşa edilmekte olan “... ......
Taraflar arasında imzalanan ...Hisseli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi başlıklı satış sözleşmesinin “sözleşmenin konusu” başlıklı 2. maddesinde "İş bu sözleşmenin konusu ...’ne ait Yalova İli Termal İlçesi Killi Orman Mevkii G22D14C2D pafta 424 ada 23,25 ve 27 parsellerin 7/3650 hissesinin satışı, satış bedeli, teslimi, site aidatı, resim, harç ve vergilerin ödeme koşulları ile ilgili alıcı ve satıcı arasındaki karşılıklı taahhütleri kapsar." şeklinde ifade edilen hükümle tapuda pay devrini içeren bir devre mülk sözleşmesi olduğu, bu sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceği anlaşılmaktadır....
Ltd.Şti'nin satıcı sıfatıyla davacıya karşı sorumlu olduğu anlaşılmakla, Davanın kabulüne, Taraflar arasında imzalanan 21/02/2019 tarihli, 7713204946 numaralı hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin iptaline, Taraflar arasında imzalanan 20/03/2019 vade tarihi ile 28/02/2023 vade tarihi arasını kapsayan birer ay arayla vadeli toplamda 48 adet senedin iptaline, Davacı tarafından davalıya peşin olarak ödenen 200,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar vermek gerekmiştir..." gerekçesi ile, "...Davanın kabulü ile taraflar arasında imzalanan 21/02/2019 tarihli, 7713204946 numaralı hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin iptaline, taraflar arasında imzalanan 20/03/2019 vade tarihi ile 28/02/2023 vade tarihi arasını kapsayan birer ay arayla vadeli toplamda 48 adet senedin iptaline, davacı tarafından davalıya ödenen 200,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,..." şeklinde hüküm tesis edilmiştir. Kararı davacı vekili istinaf kanun yoluna getirmiştir....
Taraflar arasındaki davada ... 4. Tüketici Mahkemesi ve ... 10. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile sözleşmeden dolayı borçlu olmadıklarının tespiti istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın Kat Mülkiyeti Kanunu'dan kaynaklandığı davanın bu haliyle Tüketici Mahkemesinin görev alanına girmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
O halde, mahkemece, davacının dile getirdiği ödemeye ilişkin 10.000,00-TL tahsilat dekontlarının araştırılarak davacı tarafından yapılan ödemelere ve sözleşmelere ilişkin olup olmadığı, ilgili deliller toplandıktan sonra gerek görüldüğü takdirde de konusunda uzman bilirkişi ya da heyetinden bu hususta rapor da alınarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, bu yönler gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. 2-Uyuşmazlık, taraflar arasında yapılan devremülk satış sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Ancak taraflar arasında düzenlenen devremülk satış sözleşmesinin tapuda resmi şekil şartına tabi olmasına rağmen devre mülke konu taşınmazın tapuda devredilmesi şekil şartına uyulmadığından geçersiz olduğu ve geçersiz sözleşme nedeniyle de davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu durumda geçersiz satış sözleşmesi nedeniyle taraflar yalnızca aldıklarını iade ile yükümlüdür....
Şti. arasında imzalanan devre mülk, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklandığı, davacının elde edeceği hizmet karşılığında senet düzenlendiği, aralarındaki hukuki ilişkinin, tüketici ilişkisi davacının da tüketici olduğu görüldüğünden, davaya bakmakla görevli Çorum Tüketici Mahkemesi olduğu anlaşılmıştır. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Çorum Tüketici Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 6100 sayılı HMK'nın 23/1 ve 362/1- c maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....
Dava, taraflar arasında imzalanan devre tatil sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin kısmen iadesi talebine ilişkindir. Davacı ile davalı arasında imzalanan devre tatil sözleşmesinde devre tatile konu tesisin 145-146 parsel üzerinde bitmiş, 154 parsel üzerinde yapımı bitmiş tesis olduğu açıklanmıştır. Kuşadası Belediyesi'nin mahkemeye hitaben gönderdiği yapı kullanım belgesinin 720 metrekarelik otel bölümüne ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Yine, dava konusu tesise ait olduğu bildirilen benzer dosyalara ibraz edilen Kuşadası Belediyesinin 04.10.2007 tarihli yazısında; Prestij Clup adı altında işletilen alana ait taşınmaza 1999 yılında, 2126,68 metrekare apart konut, cafeterya ve idari bina için 2001 yılında 720 metrekarelik otel için ve 2004 yılında ise 3321,18 metrekarelik apart için ruhsat verildiğini, bu bölümlerden 720 metrekarelik kısmına yapı kullanma izin belgesi verildiğini bildirmiştir....
GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında devre mülk sözleşmesi yapıldığına, bedele ve ödeme miktarına dair uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkindir ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar....
A.Ş'nin maLiki olduğu yer için devre tatil sözleşmesi imzaladığını bu sözleşmeyle birlikte davalı şirkete kredi kartıyla 5.000,00 TL ödeme yaptığını, ayrıca 06.08.2008 ödeme tarihli 2.369 Euro bedelli senet verdiğini daha sonra sözleşmeyi imzaladığına pişman olup cayma hakkını kullandığına dair davalı tarafa bildirimde bulunduğunu belirterek devre tatil sözleşmesinin feshini ... olduğu 5.000,00 TL'nin tahsilini ve bakiye borç için verilen 2.369 Euro bedelli senetten dolayı borçlu olmadığının tespitin i istemiştir. Davalı ... İnş. Tur. Tic. San. A.Ş., usulüne uygun biçimde davetiye tebliğ edilmiş olmasına rağmen duruşmaya katılmamış, cevapda vermemiştir....
ile birlikte yapıldığını, tesis tamamlanınca tapu masraflarının ödenmesi durumunda devre tatil hakkının devre mülk hakkına cevritleceğinin vaat edildiğini, müvekkilinin borcunu yerine getirdiği hatde davalıların sözleşmeler gereği üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmediğini, Neticeten, davalarının kabulü ile davacı ile davatılar arasında imzalanan 30.09.2018 tarihli 6637 ve 6638 numaralı sözleşmeler ile 04,10.2018 tarihli 6637/A ve 6638/A numaralı ek sözleşmelerin, 13.09.2020 tarihli 138409 numaralı devre tatil sözleşmesinin iptalinc/feshine, davacının dava konusu devre tatil sözleşmeleri nedeniyle davalılara borçtu olmadığının tespitine, davacı tarafından davalılara yapılan toplam 23.500.00 TL ödemenin dava tarihinden ilibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....