Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır. Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir. Somut olaya gelince; davalı ... vekili tarafından dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatta hak sahibi oldukları ileri sürülmüş olup, davanın tüm taraflarının muhtesat iddiasını kabul edip etmediklerine dair bir beyanları bulunmamaktadır....

    Mahkemece, davanın kabulü ile 9072 ada 120 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ..., ..., ... ile davalılar ..., ... ve ... vekili temyiz etmişlerdir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Bu davalarda davalı da davacı gibi aynı haklara sahiptir. Bu nedenle davacının satış suretiyle paylaşma istemesi davalıların aynen paylaşma istemesine engel teşkil etmez. Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir....

      Bununla birlikte, davacı ... ve davalı ... ile davalılar muhdesat iddiasında bulunmuş, davalı taraf davacıların muhdesat iddiasını kabul etmiş; davacı taraf ise davalıların muhdesat iddiasına yönelik beyanda bulunmamıştır. Mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda taşınmaz üzerindeki muhdesatların aidiyeti konusunda tespit yapılmalı, muhdesatların taşınmanın satış değerine olan katkısı oran olarak belirlenmeli ve bu oranlara göre satış bedelinin dağıtılmasına ilişkin infaza elverişli hüküm kurulmalıdır. Muhdesatların aidiyeti konusundaki uyuşmazlık giderilmeden eksik incelemeyle muhdesatların davacı ..., ... ve davalılara ait olduğu kabul edilerek hüküm kurulması doğru değildir....

        Ancak 547 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki yapıların aidiyetine ilişkin tapuda şerh bulunmamaktadır. Muhdesatların aidiyetine ilişkin olarak davacı tarafından verilen 25.02.2013 tarihli dilekçe ile bir kısım davalılar vekili tarafından verilen 07.03.2013 tarihli dilekçede muhdesatın aidiyeti hususunda beyanları bildirilmiş ise de taraflar arasında ittifak bulunmamaktdır. Bu durumda mahkemece, muhdesatın aidiyeti konusunda iddiası olanlara yukarıda açıklandığı üzere dava açmak üzere uygun bir süre verilmesi gerekirken mahkemece bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir....

          Davacı vekili, 3377 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, dava konusu taşınmaz üzerindeki fabrika binasının tamamının müvekkiline ait olduğunu belirterek, muhdesat iddiasında bulunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 3377 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir....

            Ancak, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat niteliğindeki yapı ile ilgili olarak davalılara meşruhatlı davetiye tebliğ edilerek bu kişilerin muhdesatın aidiyeti ile ilgili dava açmamaları üzerine muhdesatın iddiası bulunmadığı yönünde bir kabul ile satış bedelinin tapu kaydı ve mirasçılık belgesindeki paylara göre dağıtılmasına karar verilmiş olması yerinde olmamıştır. Zira davalı Ummahani vekili duruşmadaki beyanında muhdesatın aidiyeti iddiasında bulunduğuna ve tapuda muhdesat ile ilgili bir şerh bulunmadığı gibi davalıların muhdesatın aidiyeti ile ilgili olarak tam bir mutabakatı bulunmadığına göre bu davalı vekiline muhdesatın aidiyeti davası açması için uygun bir süre verilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, daha önce meşruhatlı davetiye tebliğ olunduğu nazara alınarak davalıya süre verilmeden davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur....

            Ancak dava konusu taşınmaz üzerinde yer alan ve 08/10/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunda belirtilen meskenler ile depo/kömürlük ve ağaçların davacıların murisi olan T6'ye ait olduğu ispat edilmiş olduğundan muhdesat aidiyeti talebinin kabulü ile; Davacı tarafın tapu iptali ve tescil talebinin reddi ile terditli olarak açılan iş bu davanın muhdesat aidiyeti talebi yönünden kabulü ile; 1- Dava konusu taşınmaz olan Kayseri İli, Melikgazi İlçesi, Yıldırım Beyazıt Mahallesi, 3288 ada, 31 parselde kayıtlı taşınmazın 08/10/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunda belirtilen meskenler ile depo/kömürlük ve ağaçların davacıların murisi olan T.C kimlik numaralı T6'ye ait olduğunun tespitine, 2- 08/10/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunun iş bu kararın eki sayılmasına, " şeklinde karar verilmiştir. Karara karşı davacılar vekili davalı T9 vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

            Paydaşlığın (Ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (Muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (Ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK'nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmelidir. Mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir. Bütünleyici parçanın (Muhdesat) arzın paydaşlarına (Ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etmek ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir....

              Davacı vekili, 23962 ada 11 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satılarak giderilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalılardan ... vd. vekili temyiz etmiştir. Paydaşlığın (Ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (Ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır. Paydaşlığın (Ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçalar (Muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir....

                55 parsel sayılı taşınmazlar yönünden mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler; yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğundan, yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 2- Dava konusu 3237 ada 18 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise; bir kısım davalıların muhdesat iddiası bulunduğundan tarafların muhdesatın aidiyeti konusundaki beyanları alınması, muhdesatın aidiyeti konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK'nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmesi, mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi, muhdesatın aidiyeti konusunda tarafların uzlaşması veya muhdesatın aidiyetinin tespiti hakkında açılan dava sonucunda paydaş veya bazı paydaşlara aidiyetine karar verilmesi...

                  UYAP Entegrasyonu