Ancak; Taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhinin tespit edilen bedele yansıtılmaması doğru değil ise de, bu eksikliğin giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının 1. bendindeki "tespitine" sözcüğünden sonra gelmek üzere "tapudaki şerhlerin tespit edilen bedele yansıtılmasına" ibaresi yazılmak suretiyle 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. madde gözetilerek HUMK.nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 07.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mah., 27514 ada 6 parselde ... adına kayıtlı olan taşınmazın beyanlar hanesine ...' in borçlu olduğunun şerh edilmesi yönünde tapu sicil müdürlüğüne yazı yazıldığı, ancak, tapu sicil müdürlüğünce, bu yazıya istinaden taşınmazın kaydına sehven haciz şerhinin işlendiği, taşınmazın sonradan 19.03.2014 tarihinde borçlu adına tescil edildiği, 24.03.2014 tarihinde de şikayetçi 3. kişiye satıldığı, 3. kişi (malik) tarafından haczin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece haciz tarihi itibariyle borçlu adına kayıtlı taşınmaza haciz konulmasında usulsüzlük bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir. Geçerli bir haciz işlemi için öncelikle alacaklı tarafın geçerli bir haciz talebi bulunmalıdır....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 19/06/2014 NUMARASI : 2013/612-2014/299 Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.11.2013 gününde verilen dilekçe ile şerhin hükmen tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacı, davalıdan olan alacağı nedeniyle yaptığı takip sonunda davalıya ait dört adet bağımsız bölümün tapu sicil kaydına, 26.11.2009 tarihinde haciz şerhi işlendiğini, kanunda aranan sürede taşınmazların icra marifetiyle satılması için müracaat ettiği halde, davalının tapu müdürlüğüne yaptığı 22.08.2013 tarihli müracaatı nedeniyle haciz şerhlerinin silindiğini, haciz sırasının korunması ve tapudaki haciz şerhlerinin eski hale getirilerek canlandırılması ve şerhlerin düzeltilmesi isteminde...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 7.8.2003 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil ve şerhin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 4.2.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı hazine vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ve tapu kaydındaki 26.9.2001 tarihli haciz şerhinin kaldırılması istemlerine ilişkindir....
Davalı, davacının taşınmazı, üzerinde haciz şerhi olduğunu bilerek satın aldığını, 12.7.2005 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 5393 sayılı Belediye Kanununun 5. maddesine göre Büyükşehir Belediyeleri ve bunlara bağlı diğer kuruluşlara olan borçlar hakkında oluşturulan uzlaşma komisyonunca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde hacizlerin kaldırılması konusundaki çalışmaların ise devam ettiğini savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davacının davalıdan satın aldığı taşınmaz üzerinde haciz şerhi bulunduğunu bilerek aldığı ve haciz şerhinin kaldırılması konusunda davalıya başvuruda bulunduğunu ispat edemediği kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 01.11.2016 tarihinde verilen dilekçeyle menfi tespit ve haciz şerhinin kaldırılması talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kabulüne dair verilen 22.06.2017 tarihli hükmün ... Bölge Adliye Mahkemesince istinaf yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından talep edilmiştir. Bölge adliye mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya ve içeriği incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava menfi tespit ve haciz şerhinin kaldırılması talebine ilişkindir. Yerel mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekilince istinaf talebinde bulunulması üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 341. maddesinde istinaf yoluna başvurulabilen kararlar, 361 ve 362. maddelerinde de temyiz edilebilen ve temyiz edilmeyen kararlar belirlenmiştir....
e 13.07.2001 tarihli kira sözleşmesi ile 99 yıllığına konut mesken olarak kiralayıp kira sözleşmesinin tapuya şerh edildiği, oysa bu yerin konaklama tesis alanı olduğu ve bu nedenlerle kira sözleşmesinin geçersiz olduğunun tespiti ile tapudaki kira şerhinin iptalini ve taşınmazın tahliyesi talep ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, davanın, yeni malikin davalı kiracı ile önceki malik kiralayan arasında yapılan 13.07.2001 tarihli kira sözleşmesinin geçersiz olduğunun tespiti ile tapudaki şerhin kaldırılması ve tahliye istemine ilişkin olduğu anlaşılamakla, HUMK'nın 8/II-1 maddesi uyarınca kira sözleşmesine dayalı her türlü tahliye, akdin feshi yahut tesbit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalara sulh hukuk mahkemesinde bakılacağından, uyuşmazlığın .... Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince .......
İdaresi vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Ancak, dava tapudaki vakıf şerhinin sicilden silinmesi istemine ilişkindir. Dava konusu 137 ada 6 parsel sayılı taşınmaz paylı mülkiyete tabi olup, davacı dışında diğer paydaşların vakıf şerhinin silinmesine dair davası yoktur. Bu nedenle, tapu kaydındaki şerhin sadece davacının payına hasren kaldırılması gerekirken HUMK.nun 72. maddesine aykırı olarak taşınmazın tamamı üzerinden şerhin terkini yasaya aykırı olduğundan hükmün bu yönden bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte yazılı nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 16.06.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Şirketi'nin borçlarından kaynaklı haciz şerhinin konulduğunu, önalım davasının kabulü ile haciz şerhinin konusuz kaldığından, dava konusu taşınmaz üzerindeki haciz şerhinin kaldırılmasını talep etmiştir. II. CEVAP Davalı ... Sicil Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde; taşınmaz için açılan önalım davasında haciz şerhinin kaldırılmasına karar verilmemesi sebebiyle oluşan ihtilafın Tapu Sicil Müdürlüğü ile ilgisinin bulunmadığını belirterek, davanın Tapu Sicil Müdürlüğü yönünden husumetten reddini savunmuştur....
Hukuk Dairesince 6.10.2008 tarihinde onandığı anlaşılmıştır.Yukarıda yazılı mahkeme ilamı ile ipotek borçlusu ...’in ipoteğin tesis edildiği tarihte fiil ehliyetine sahip olmadığı anlaşılmış ise de; anılan mahkeme ilamı ile tapudaki ipotek şerhinin terkini sağlanamayacağından davacının ipotek şerhinin terkini davası açmakta hukuki yararının olduğunun kabulü gerekir.Hal böyle olunca; işin esasına girilerek taraf delilleri toplandıktan sonra ipotek şerhinin kaldırılması istemi hakkında karar verilmesi gerekirken, hukuki yarar yokluğundan reddi doğru olmadığından karar bozulmalıdır.SONUÇ : Temyiz itirazlarının ( 1 ) bentte yazılı nedenlerle reddine, ( 2 ) bentte yazılan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 11.06.2009 tarihinde oy birliği ile karar verildi....