Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

bulunan yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu edilip edilmediğini, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte bitirildiğini ve davacı tarafça ne şekilde kullanıldığını belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalıdır....

    bulunan yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu edilip edilmediğini, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte bitirildiğini ve davacı tarafça ne şekilde kullanıldığını belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalıdır....

      Mahallinde yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan ayrı ayrı, dava konusu taşınmaz bölümlerinin geçmişte ne durumda bulundukları, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandıkları, kime ait oldukları, kimden nasıl intikal ettikleri, imar-ihyaya konu edilip edilmedikleri, imar-ihyaya konu edilmiş iseler ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle oluşan çelişkilerin giderilmesine çalışılmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, taşınmaz bölümlerinin toprak yapılarını ve niteliklerini, zirai durumlarını, üzerlerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz bölümleri üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmaz bölümlerinin imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir ve komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını...

        niteliğini, kullanım durumunu, imar - ihyaya konu olup olmadığını, olmuş ise imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığını ve imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığını, taşınmazın ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını belirten rapor düzenlemesi istenilmeli; fen bilirkişisine, keşfi takibe ve denetlemeye olanak verir krokili rapor düzenlettirilmeli; tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri, bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli; 3402 ......

          dayalı olarak açıklattırılması; jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşacak üç kişilik uzman bilirkişiler kuruluna dosyanın tevdii ile taşınmazın niteliği ile taşınmaz üzerinde imar-ihya işlemlerine başlandığı ve tamamlandığı tarih ile tarımsal amaçlı zilyetliğin başlangıç tarihinin ayrı ayrı saptanması, üç kişilik ziraat bilirkişi kurulundan ise taşınmazın öncesi ve zirai faaliyete konu olup olmadığı, hangi tarihte imar-ihyaya başlandığı, tamamlandığı ve zilyetliğin hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü hususlarını irdeler tarzda rapor düzenlenmesinin istenmesi; bundan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi" gereğine değinilmiştir....

            Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, taşınmazın imar planı sınırları içinde kalıp kalmadığı, imar planı sınırları içinde kalıyorsa hangi yıl imar planı sınırları içine alındığı ve imar planının kesinleşip kesinleşmediği, ... Belediye Başkanlığı ve ......

              taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisinden, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, çekişme konusu taşınmaz hava fotoğraflarında gösterilmeli, taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin, imar-ihyaya muhtaç olup olmadığının, imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise imar-ihyasına ne zaman başlanıldığının ve hangi tarihte tamamlandığının belirlenmesine çalışılmalı; fen bilirkişisine, keşfi ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı rapor ve harita düzenlettirilmeli; böylelikle zilyetlikle kazanma şartlarının davacı lehine oluşup oluşmadığına ilişkin olarak tüm deliller birlikte değerlendirilip, sonucuna göre karar verilmelidir....

                katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte, taşlık olarak kadastro harici bırakılan yere ev yapmanın imar-ihya anlamına gelmeyeceği ancak önceki keşifte dava konusu taşınmazın bahçe olarak kullanıldığının belirtildiği dikkate alınarak, dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmaz bölümünün geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kullanımın 20 yıla ulaşıp ulaşmadığı, taşınmazın kime ait olduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, taşınmazın imar-ihyaya konu edilip edilmediği, edilmiş ise imar- ihyanın ne zaman başlayıp tamamlandığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar ne şekilde kullanıldığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı; komşu parsellerin dayanak kayıtlarının çekişmeli taşınmaz yönünü ne şekilde okuduğu belirlenmeli; fen bilirkişisine...

                  Kanunu'nun 14. ve 17. maddeleri gereğince açılan, tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Mahkemece, dava tarihinden önce davacı yararına kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermek için yeterli değildir. 3402 sayılı Yasa’nın 17/2. maddesi “ il, ilçe ve kasabaların imar planının kapsadığı alanlarda kalan taşınmaz mallarda bu hüküm uygulanmaz” hükmünü içermekte olup, imar planına alınan bir taşınmazın, imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal sebeplerine dayalı olarak mülk edinilebilmesi için tüm koşulların, imar planı tarihine kadar oluşmuş olması gerektiğinden; Mahkemenin, taşınmaz bölümlerinin imar planının kapsadığı alanda kalıp kalmadığı araştırılmadan zilyetlikle kazanım şartlarını dava tarihini esas alarak belirlemiş olmasında ve yalnızca 1991 tarihli hava fotoğrafı incelemesi ile yetinmesinde isabet bulunmamaktadır....

                    Kanunu'nun 14. ve 17. maddeleri gereğince açılan, tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Mahkemece, dava tarihinden önce davacı yararına kazanma koşulları gerekçesiyle temyize konu taşınmaz bölümleri hakkında yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermek için yeterli değildir. 3402 sayılı Yasa’nın 17/2. maddesi “il, ilçe ve kasabaların imar planının kapsadığı alanlarda kalan taşınmaz mallarda bu hüküm uygulanmaz” hükmünü içermekte olup, imar planına alınan bir taşınmazın, imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal sebeplerine dayalı olarak mülk edinilebilmesi için tüm koşulların imar planı tarihine kadar oluşmuş olması gerektiğinden mahkemenin, taşınmaz bölümlerinin imar planının kapsadığı alanda kalıp kalmadığı araştırılmadan, zilyetlikle kazanım şartlarını dava tarihini esas alarak belirlemiş olmasında ve yalnızca 1991 tarihli hava fotoğrafı incelemesi ile yetinmesinde isabet bulunmamaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu