Bu kararda irtifak alanın 361,00 m² olduğu belirtilmiş, alınan fen bilirkişisi raporunda ise bu eski kamulaştırma kararındaki taşınmaz ile dava konusu taşınmazın ve hattın aynı hat olduğu, zemindeki irtifak alanının 607,81 m² olduğunun belirtildiği görülmüştür. Bu durumda taşınmazın tapu kaydında kayıtlı ancak alanı belirtilmeyen irtifak hakkına dayanak olan eski kamulaştırma kararında belirtilen alandan daha fazla alan kaplayan zemindeki hattın bu fazla alanının tescilsiz olduğu bu nedenle Kadastro Kanunun 12/3 maddesinin uygulanmasına yer olmamasına göre artan kısım için kamulaştırmasız el atma bedelinin hüküm altına alınması gerektiğinin düşünülmemesi, Davacı vekili yargılama esnasında, taşınmazların kaydında bulunan irtifak hakkına ilişkin şerhlerin yolsuz olduğunu belirterek, bunların terkini için dava açmak üzere süre verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davalarında kurumları lehine hükmedilen irtifak hakkının tescilinin davacıların taşınmaz mülkiyetini devirlerin nedeniyle yapılamadığı, irtifak hakkının tapuda tescili için kararın kesinleşmesinin gerektiği ayrıca tescilin yapılabilmesi için ilamda adı geçenin davacının tescil tarihinde malik olması gerektiği, davacıların yargılama aşamasında ve karar çıktıktan sonra dahi mülkiyet devri gerçekleştirdikleri, bu nedenle irtifakın tescilinin mümkün olmadığı, müvekkili kurumun irtifak bedelini ödemesine rağmen bedel karşılığı hak kazandığı irtifakı tescil edemediği, bu nedenle kamu zararı meydana geldiği, davalı idarenin kamu zararının önüne geçebilmek için tek imkanın 31/b şerhi olduğu, kurumun amacının davacının mülkiyet hakkını kısıtlamak olmadığı, yargılama sonunda lehine hükmedilen irtifak hakkının tescili olduğu, tüm bu nedenlerle davanın reddine, mahkeme aksi kanaatte ise dava açılmadan önce kuruma başvuru...
intifa hakkının tesisi daima bir sözleşmeye dayanır. Taraflarına hak ve borçlar yükleyen bu sözleşmeyle intifa hakkı sahibi ile malik hakkın konusu olan şeydeki yararlanmanın nasıl sürdürüleceği kararlaştırılabilir. Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının sona erdirilmesini isteyebilir. Kaldı ki, bu gibi durumlarda intifa hakkı sahibinin hakkın sürdürülmesini istemesi hakkın kötüye kullanılmasıdır. Her ne kadar intifa hakkının sona ermesi sebeplerini sayan Türk Medeni Kanununun 796. vd. maddelerinde eşyaya bağlı irtifak haklarında olduğu gibi şahsi bir irtifak hakkı olan intifa hakkının sona erdirilmesini malikin talep edebileceğine ilişkin bir hüküm yoksa da burada Türk Medeni Kanununun 785. maddesinin kıyasen uygulanması gerekir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.02.2008 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının sona erdirilerek, tapu kaydından terkini, tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin yetkisizliğine dair verilen 04.02.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 1193 ada 1 parsel sayılı taşınmaz için 25.07.1996 tarihinde tesis edilen ve tapunun hak ve mükellefiyetler sütununa yazılan intifa hakkının kaldırılması ve kayıttan terkini isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuş, mahkemece taşınmazın Bakırköy İlçesi yetki sınırları içerisinde kaldığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir. Dava, intifa hakkının terkini isteğine ilişkindir....
Mahkemece dava konusu taşınmaz üzerinde tesis edilen irtifak nedeni ile varsa davalı idareden ödeme belgeleri celp edilerek dava konusu taşınmaz için kamulaştırma tarihindeki kayıt malikine ödeme yapılıp yapılmadığı araştırılarak, irtifak nedeni ile ödeme yapıldığının tespiti halinde irtifak hakkının ancak bedeli mukabilinde; ödeme yapılmadığının anlaşılması halinde ise irtifak hakkının da bedelsiz olarak terkininin gerekeceği düşünülmeden yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi, Doğru görülmediğinden, yukarıda açıklanan eksiklikler giderildikten sonra yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM :Ayrıntıları ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Yukarıda yazılı nedenlerle; İstanbul Anadolu 8....
Ancak; 1-Davacı, dava dilekçesinde dava tarihinden geriye 5 yıl için ecrimisil talep etmiş ise de 25.05.2016 tarihli celsede 2012 yılında el atılan dava konusu taşınmaz için el atma tarihinden önceki 2010-2011 yılına ilişkin ecrimisil talep ederek sair ecrimisil talebini atiye bıraktığı gözetildiğinde; el atma tarihinden öncesi için ecrimisile hükmedilemeyeceğinden 2010-2011 yılına ilişkin ecrimisil talebinin reddine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki ... lehine kurulmuş olan 3.595,56 m²'lik alanda irtifak bulunduğu anlaşıldığından, bu irtifak hakkının taşınmazda meydana getirdiği değer düşüklüğünün hesaplanmaması,Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 28/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-k.davalı vekili tarafından, davalı-k.davacı aleyhine 3.10.2000 gününde verilen dilekçe ile şerhin kaldırılması, elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve karşı dava olarak temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine, karşı davanın kabulüne dair verilen 12.5.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-k.davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 108 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı beyanlar hanesine yazılan “Üzerindeki okul, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılmıştır. Bu parsel üzerinde yapılan A harfi ile gösterilen yapının zemin katı ... Belediyesi ve 1.katı Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından yapılmıştır” şerhinin terkini, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemleri ile açılmıştır. Davalı ve karşı davacı ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Asıl dava ecrimisil, karşı dava intifa hakkının terkini istemine ilişkindir. Mahkemece ecrimisil istemi kısmen kabul edilmiş, karşı davada ise intifa hakkının terkinine karar verilmiştir. Hükmü karşı davacı temyiz etmiştir. Temyiz edenin sıfatına göre 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2013 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında ... lehine irtifak hakkı tesis edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece bu irtifak hakkının taşınmazda meydana getireceği değer düşüklüğü yönünden bilirkişi kurulundan ek rapor alınıp, sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği düşünülmeden, eksik inceleme ile karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 13/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
in irtifak hakkının terkinini talep ettiğini, taşınmaz üzerinde yer alan irtifak hakkının 84.315,00 TL bedelle terkin edilmesine karar verildiğini, genel müdürlükçe yapılan harcamaların karşılanması amacıyla 1991,84 TL (%18 KDV dahil) tahsil edilmesi için yönetim kurulunca karar alındığını, bu kararların ilgiliye tebliğ edildiğini, ancak bedellerin süresi içerisinde yatırılmadığını, bu yazışmaların bahse konu terkin işlemlerinin bedel karşılığı yapıldığını gösterdiğini, taşınmazın davalı şirket tarafından satın alındığını, davalı şirketin irtifak hakkının bedelsiz olarak terkinini talep ettiğini, davalı şirkete de bu hususta bilgi verildiğini, her ne kadar Ankara 4....