Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, kadastro sırasında yol olarak tespit dışı bırakma işleminin kesinleştiği tarihten dava tarihine kadar 20 yıllık süre geçmemesi nedeniyle davacının dava hakkı bulunmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun olmadığı gibi yapılan araştırma, inceleme ve uygulamada hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davacı, çekişmeli taşınmazın, kadastro çalışmaları sırasında tapu kaydının kapsamında kalan ve kendi adına tespit edilen dava dışı 58 parsel sayılı taşınmazın parçası olduğu ve aynı tapu kaydı kapsamında kaldığı iddiasıyla dava açmıştır. Bu durumda dava, kadastrodan önceki nedene ve tapu kaydına dayanmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 20/A maddesine göre harita ve krokiye dayanan kayıt kapsamlarının harita ve krokisine göre belirlenmesi zorunludur. Ancak mahallinde yapılan keşifte tapu kaydının kapsamı, varsa harita ve krokisi uygulanarak belirlenmemiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Dava, genel kadastro ile oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile açılan tespitten önceki satın alma ve zilyetliğe dayalı dava olup, davacı tarafça tapu kaydına dayanılmadığından, hükmün temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenle dosyanın Yargıtay Yüksek 8. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 29.06.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESPİTTEN ÖNCEKİ HUKUKİ SEBEBE DAYALI ŞERH İPTALİ İSTEMLİ Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava, tapuda yazılı şerhin terkini istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,25.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESPİTTEN ÖNCEKİ HUKUKİ SEBEPLERE DAYALI -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; kamulaştırma Kanunundan kaynaklanan tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2015 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 18. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, 2797 Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 18.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,22.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/11/2020 NUMARASI : 2019/303 2020/340 DAVA KONUSU : Tapu Kaydında Düzeltim (Tespitten Önceki Hukuki Sebebe Dayalı Şerh İptali İstemli) KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin uzun yıllardır Ümraniye İlçesi Hekimbaşı Mahallesinde ikamet ettiğini, müvekkilinin 22 yıl önce 123 ada 13 parsel sayılı taşınmazdan yaklaşık 200 m2 yeri Niyazi Yılmaz isimli şahıstan satın aldığını, kadastro çalışmaları yapıldığı esnada müvekkilinin il dışında olması sebebi ile çalışmalara katılamadığını ve beyanda bulunamadığını, bunu fırsat bilen müvekkilinin arsasına sınır komşusu olan Selahattin Yazıcı isimli şahsın müvekkiline ait arsada kendisine yol açarak arsayı böldüğünü beyan ile; Ümraniye İlçesi Hekimbaşı Mah Yunus Emre Sk (Şimalyıldızı) 123 ada, 13 parselde bulunan 108,31 M2 lik taşınmazın tapuda beyanlar hanesinde yazılı olan sahipsiz şeklindeki ibarenin müvekkilinin T1 kullanımda olduğunun tespitine karar verilmesini...

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ; Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın yıllardır bakım ve masrafları müvekkilleri tarafından yapıldığını, davacılar tarafından kadastro tespitine itiraz sebepli tapu iptali tescil davasının mahkemece tespitten nceki hukuki sebeplere dayalı tapu iptali tescil talebi olarak değerlendirilerek hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, bu kararın eksik inceleme ve değerlendirme neticesinde verildiğini, dava konusu taşınmaz üzerinde yapılan yargılamada 3402 sayılı kanunun 12/3 maddesinin uygulama yeri olmadığını, davacı müvekkillerin miras hakkına dayanarak söz konusu davayı açtıklarını, hak düşürücü sürenin uygulanamayacağını, bu nedenlerle yerel mahkemece verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER; Kadastro çalışmalarına ilişkin belgeler, tapu kaydı, keşif, bilirkişi raporları, vs....

          HUKUK DAİRESİ Dava, tespitten önceki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin iken yargılama sırasında ıslahla, 4721 sayılı TMK' nın 713/2. maddesinden kaynaklanan olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasına dönüştürülmüş olmakla; Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 30.01.2019 tarih ve 2019/1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Belirtilen nedenle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 02.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/10/2022 NUMARASI : 2022/99 2022/418 DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı) KARAR : Mut 2....

            İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda: Eldeki davada davacının tespitten önceki sebeplere(taşınmaz satış vaadi sözleşmesine) dayanarak dava açtığı, dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin davadan önce kesinleşmiş olup taşınmazın tapu siciline tescil edildiği, kadastro tespitinin kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin 01/11/2010 tarihinde dolduğu, bu nedenle dava tarihi itibari ile yasada belirtilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, hak düşürücü sürenin mahkeme tarafından yargılamanın her aşamasında resen nazara alınacağı, bu haliyle hak düşürücü süre geçtiği için kesinleşen kadastro tespitine ve tapu kayıtlarına kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayalı olarak dava açılamayacağı anlaşıldığından davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine yönelik karar verilmiştir. HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Kadastro Öncesi Nedenlere Dayalı Tapu İptali Ve Tescil istemine ilişkindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil ... ve müşterekleri ile Hazine ve ...aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Gaziantep 3....

              UYAP Entegrasyonu