Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk ve Bakırköy 8. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın hata ve hile hukuksal nedenine dayalı olarak tapu kaydının iptali ile tesciline ilişkin olduğu, tarafların halen evli oldukları ve bu haliyle taraflar arasındaki ihtilafın Aile Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi de, hata hile ve ikrahın Borçlar Kanununda düzenlendiğini, TMK’nun 2. Kitabında düzenlenmediğini belirterek, dava konusu taşınmazın aile konutu niteliğinde olmadığı, mal rejimi kapsamında bir hak iddiası içermediği ve mal rejimi tasfiyesine yönelik bir istekte bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mevcut taşınmaza ait elektrik faturaları ,su faturaları ,yapı kayıt belgeleri ve ruhsat müvekkiline ait olup aile konutu olarak kullanılan evin eksik araştırma yapılarak müvekkili aleyhine ret kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davalının annesi ile anlaşarak tapuda taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi olmadığını bildikleri için fırsattan istifade edip taşınmazın mülkiyetini annesinden kendi üzerine geçirdiğini, bu olayda aralarında herhangi bir para alışverişi söz konusu olmadığını, davalının amacının annesini kandırıp üzerine mülkiyetini geçirdiği araziyi satmak olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılması talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, aile konutu nedeniyle tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olup, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun ikinci kitabında yer almaktadır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen davada ... 1.Aile ve ... 1.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. ... 1.Aile Mahkemesi'nce, dava konusu taşınmazda, tapu iptali ve tescil talebinin mahiyeti itibariyle B.K.'nuna göre çözümleneceğinden, Aile Mahkemesinin görevine girmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesi ise, evlilik birliğinin devamı sırasında aile konutu olduğu iddia olunan taşınmazın, davacının muafakatı olmadan yapılan işlemin iptaline ilişkin dava olduğu ve Aile Mahkemesinin görevine girdiğini belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

      Maddesine göre eşin açık rızası bulunmadıkça maliki bulunan eş tarafından üçüncü şahıslara devredilemeyeceğini, dava konusu taşınmazın davacı ile eşi olan T3 tarafından kendilerine aile konutu olarak özgülenen bir taşınmaz olduğunu, aile konutu olarak özgülenen dava konusu meskenin satışına yönelik işlemlerin kötüniyetli yapılmış bir satış işlemi olduğunu, davalı T5 işbu meskeni satın alırken bu meskenin aile konutu olduğunu ve davacı malik olmayan eşin satışa rızası olmadığını bilecek durumda olduğunu beyanla açılan davanın kabulü ile Samsun İli, Terme İlçesi, Çay Mahallesi 156 ada 6 parsel sayılı taşınmazda bulunan 18 nolu bağımsız bölüm olarak tapuya kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile taşınmazın diğer davalı davacının eşi olan T3 adına tesciline ve taşınmazın tapu kaydı üzerine aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır....

      Temyiz Sebepleri Davacı vekili; Pendik Tapu Müdürlüğünün dosya içerisindeki cevabi yazısında da belirtildiği üzere müvekkili tarafından 30.06.2020 tarih ve 34066 başvuru no ile aile konutu şerhi talep edildiğini, ancak imza için randevu verilen tarihte şehir dışında Merzifon'da 6284 sayılı kanun uyarınca tedbir talep ettiği ve davalı tehditlerinden korktuğu için imzaya gidemediğini, idareye başvurulabilecek tarihte zaten usulsüz de olsa bir aile konutu şerhi bulunduğunu, Pendik Tapu Müdürlüğü'nün halihazırda başka bir aile konutu şerhi varken yeni bir aile konutu şerhi işlemesini beklemenin mantıkla bir izahı bulunmadığını, aile konutunun tekliği ilkesi gereğince böyle bir talebin hukuken de mümkün olmadığını, bu nedenle işbu dava açılarak öncelik usulsüz aile konutu şerhinin kaldırılması ardından aile konutu şerhi işlenmesi talep edildiğini, olayın kendine özgü durumu gözetilmeden karar verildiğini, davanın kabulü gerektiğini, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacının tapu iptali ve tescil isteğinin (TMK.md.19) tefrikine dair temyiz isteği yersizdir. 2-Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK.m.26). Davacı dava dilekçesiyle dava konusu taşınmaza dava süresince geçerli olmak üzere taşınmazın devrinin engellenmesi için tapuya tedbir şerhi konulmasını istemiştir. Davacı tarafın taşınmaza Türk Medeni Kanununun 194. maddesi uyarınca aile konutu şerhi konulmasına dair bir talebi bulunmamaktadır. Hal böyle olunca 13.02.2014 tarihli bozma ilamı taraflar açısından usuli kazanılmış hak oluşturmaz....

          Türk Medeni Kanunu’nun 193. maddesi dikkate alındığında kural olarak eşlerin birbirleri ve üçüncü kişilerle her türlü hukukî işlem yapma serbestîsi kabul edilmişken, aynı Kanun’un 194. maddesi ile bu kurala istisna getirilmiş ve aile konutu üzerindeki hakların sınırlandırılması esası kabul edilmiştir. Bu düzenleme ile malik olmayan eşe, aile konutu ile ilgili tapu kütüğüne şerh verilmesini isteme hakkı tanınmış, eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerinin diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek eşlerin hukukî işlem özgürlüğü “aile birliğinin’’ korunması amacıyla sınırlandırılmıştır. Tapu kaydında aile konutu şerhi bulunmasa dahi aile konutuna ilişkin olarak; eşlerden biri diğer eşin açık rızası bulunmadıkça aile konutuyla ilgili kira sözleşmesini feshedemeyecek, aile konutunu devredemeyecek ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamayacaktır. Malik olmayan eşin izni için şekil şartı bulunmamakla birlikte, iznin açık olması gerekmektedir....

            Bu düzenleme ile Tapu Sicilinde konutun maliki olarak gözüken eşin, hukuki işlem özgürlüğü diğer eşin katılımına onamına bağlanmıştır. Amaç aile konutunun ve bu konutla ilgili kanuni hakları koruma altına almaktır. Bu koruma evlilik birliği devam ettiğine göre 4721 sayılı Kanunun yürürlüğe girişi 1.1.2002'den önceki edinilmiş aile konutları içinde geçerlidir. Toplanan delillerden dava konusu taşınmazın eşler tarafından kendilerine aile konutu olarak özgülen-dikleri tartışmasızdır. Davalılar Harun ve Hadi'nin taşınmazı satın alırken bu yerin aile konutu olduğunu ve davacının da satışa rızasının bulunmadığını bildikleri sabittir. Türk Medeni Kanununun 1023. maddesi koşulları da gerçekleşmiştir. Bu açıklamalar karşısında davanın kabulü gerekirken yazılı şekilde reddi uygun görülmemiştir....

              Tapu kaydına “aile konutu şerhi” konulması istenilen taşınmazın davalının babası ... adına kayıtlı olduğu, ...'nin 17.01.2012 tarihinde vefat ettiği ve taşınmazın halen mirasçılar arasında elbirliği halinde mülkiyete tabi olduğu anlaşılmaktadır. Davanın açıldığı tarih itibariyle yürürlükte bulunan Türk Medeni Kanunun 194/3. maddesine göre “aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini isteyebilir. Aile konutu şerhi aile konutu olarak özgülenen ve eylemli olarak aile konutu olarak kullanılan diğer eş adına tapuda kayıtlı taşınmazın tapu kaydı üzerine konulur. Kanunda aile konutu olarak özgülenen taşınmazın tam mülkiyetinin diğer eş adına kayıtlı olması gerektiğine dair bir sınırlandırma bulunmaktadır. Şerhin konulabilmesi için taşınmazın aile konutu olarak özgülenmiş olması ve diğer eşe ait olması yeterlidir. Aile konutu şerhi konulması taşınmaza tam bir koruma sağlamaz....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptal ve Tescil - Aile Konutu Şerhi Konulması KARAR DÜZELTME İSTEYEN :Davalılar Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 18.09.2018 gün ve 2016/21582 - 2018/9346 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; Davacı erkek dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunu ve rızası alınmadan davalı eşi tarafından satıldığını iddia ederek, taşınmazın 3. kişi adına olan tapu kaydının iptali ile davalı eş adına tescilini ve taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasını talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar Dairemizin 18.09.2018 tarih ve 2016/21582 esas 2018/9346 karar sayılı ilamı ile onanmış, bu karara karşı davalılar tarafından karar düzeltme talebinde bulunmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu