Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstinaf Sebepleri Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafından müvekkili idareye karşı 2942 sayılı Kanun hükümlerine dayanılarak daha önce açılan bir dava nedeniyle 2942 sayılı Kanun'un 31 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince dava ve tescil işlemleri sonuçlanıncaya kadar ilgili şerhin konulduğunu, mahkeme kararı sonucu tescil işlemleri gerçekleştiğinde herhangi bir süreye tabi olmayan şerhin tapu müdürlüğü tarafından resen kaldırılması gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte şerhin iki yıl gibi uzun bir süre kaldırılmaması halinde dava konusu edilebileceğini, davacının şerhin kaldırılması için Tapu Müdürlüğüne başvurmaksızın dava açmasının kötüniyet göstergesi olduğunu, şerhin tapu müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen idari bir işlem olduğunu, bu nedenle şerhin terkinine ilişkin davaların idari yargıda görülmesi gerektiğini ileri sürmüştür. C....

    Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/168 Esas sayılı dosyasında açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil istemine ilişkin davada mahkemece verilen 17.06.2021 tarih ve 2020/168 Esas 2021/615 Karar sayılı kararla davanın kabulüne ve Alanya ilçesi, Mahmutseydi Mahallesi 435 ada 11 parsel sayılı taşınmaz üzerinde davalı idare lehine irtifak hakkı tesisine ve bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine dair kesin olmak üzere karar verildiği, Alanya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/168 Esas sayılı dosyasında mahkemece tapu sicil müdürlüğüne yazılan müzekkere sonucunda 09.03.2020 tarihli 2942 sayılı yasanın 31/b maddesi gereğince şerhin işlendiği, esasen söz konusu şerhin konulma amacının 2942 sayılı yasanın 31/b maddesi gereğince taşınmazın 3....

    Dosyadaki bilgi belgeler ve tapu kaydı içeriğinden, davalı idare tarafından dava konusu taşınmaz için verilmiş bir kamulaştırma kararı ve kurum tarafından açılmış bedel tespiti-tescil davası bulunmadığı, davacı tarafça kurum aleyhine Adıyaman Asliye Hukuk Mahkemesinde kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılmış tazminat davası bulunduğu, idarenin kurum aleyhine açılmış olan tazminat davalarının listesini talep yazısına ekleyerek Adıyaman Tapu Sicil Müdürlüğüne başvuruda bulunması üzerine TEDAŞ Genel Müdürlüğü lehine 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu 31/b şerhi tesis edildiği anlaşılmaktadır. Kamulaştırma Kanundaki adı geçen düzenlemeler değerlendirildiğinde, tapu kaydına kamulaştırma şerhi konulabilmesi için idare tarafından usulünce verilmiş bir kamulaştırma kararı bulunması gerekli olup, kamulaştırma kararı verildiği halde dahi şerh tarihinden itibaren altı aylık süre içinde bedel tespit ve tescil davası açılmaması halinde şerhin tapu müdürlüğünce resen terkini gerekmektedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.03.2002 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ile hacizlerin terkini birleşen 2002/536 E, sayılı davada ise davacı ... A.Ş tarafından 18.11.2002 tarihli dilekçe ile davalı ... vd. aleyhine gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin muvazaalı olduğunun tespiti ve iptali ile şerhin terkini istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; asıl davanın reddine, davacı ... Bankasının birleşen davasının kabulüne dair verilen 18.05.2010 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi, asıl dava davacısı ... mirasçıları ve duruşmasız temyizi davalı ... daireleri vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 14.06.2011 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı-davalılar ... vd. vekili Av. ... ile davalılar Kurullar Vergi Dairesi vd. vekili Av. ... ile diğer taraftan ... Bankası vekili Av. ..., ......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.03.2002 gününde verilen dilekçe ile gayri menkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ile hacizlerin terkini birleşen 2002/534 E. Sayılı davada ise davacı ... A.Ş tarafından 18.11.2002 tarihli dilekçe ile davalı ... vd. aleyhine gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin muvazaalı olduğunun tespiti ve iptali ile şerhin terkini istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; asıl davanın reddine, davacı ... Bankası'nın birleşen davasının kabulüne dair verilen 18.05.2010 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi asıl dava davacısı ... ve duruşmasız temyizi davalı ... Daireleri vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 14.06.2011 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... ile karşı taraf birleşen dava davacısı vekili Av. ..., davalı ... vekili Av. ..., davalı ... Bankası vekili ..., davalı ......

        Dava konusu taşınmazlar tapulama tutanakları 10.04.1966 tarihinde kesinleşerek tapuya tescil edilmiştir. Gerek tapulama tutanaklarında gerekse tapu kayıtlarında “... II. ... ...” şerhi bulunmadığı, şerhin 30.10.2000 tarihinde tek taraflı işlemle işlendiği görülmektedir. Türk Medeni Kanununun 1027. maddesi gereğince ilgililerin yazılı rızaları olmadıkça tapu sicilindeki yanlışlık ancak mahkeme kararı ile düzeltilebilir. Tek taraflı işlemle kayda işlenen şerhin terkini açıklanan nedenle doğrudur. Davalı ... Müdürlüğünün iddiaları ise ancak tapu kayıtlarına vakıf şerhinin işlenmesi istemi ile açacağı bir davada dikkate alınabilir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.07.2011 tarihli 2011/14-396 Esas ve 2011/463 Karar sayılı kararı da bu yöndedir....

          HUMK'nun 432/4. maddesi ve 1.6.1990 tarihli ve 3/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince süresi geçirilen temyiz isteminin reddi gerekmiştir.2-Davalının temyiz itirazlarına gelince; Çekişmeli taşınmaz 29.11.1980 tarihinde hükmen tescil edilen 228 sayılı parselden gelmekte, daha sonra 671 sayılı parsel olarak hükmen taksim suretiyle 09.11.1995 tarihinde tapuda tescil edilmiştir. Gerek tapulama tutanağında gerekse tapu kaydında “... II. ... Vakfı” şerhi bulunmadığı, şerhin 30.10.2000 tarihinde tek taraflı işlemle işlendiği görülmektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 1027. maddesi gereğince ilgililerin yazılı rızaları olmadıkça tapu sicilindeki yanlışlık ancak mahkeme kararı ile düzeltilebilir. Tek taraflı işlemle kayda işlenen şerhin terkini açıklanan nedenle doğrudur. Davalı ... Müdürlüğünün iddiaları ise ancak tapu kayıtlarına vakıf şerhinin işlenmesi istemi ile açacağı bir davada dikkate alınabilir....

            Dava konusu taşınmazların dosya içerisinde bulunan tapulama tutanaklarının 10.04.1966 tarihinde kesinleşip tapuda tescil edilmiştir. Gerek tapulama tutanaklarında gerekse tapu kaydında “... II. ... ...” şerhi bulunmadığı, şerhin 30.10.2000 tarihinde tek taraflı işlemle işlendiği görülmektedir. Türk Medeni Kanununun 1027. maddesi gereğince ilgililerin yazılı rızaları olmadıkça tapu sicilindeki yanlışlık ancak mahkeme kararı ile düzeltilebilir. Tek taraflı işlemle kayda işlenen şerhin terkini açıklanan nedenle doğrudur. Davalı ... Genel Müdürlüğünün iddiaları ise ancak tapu kayıtlarına vakıf şerhinin işlenmesi istemi ile açacağı bir davada dikkate alınabilir. Hukuk Genel Kurulunun 06.07.2011 tarihli 2011/14-396 esas ve 2011/463 karar sayılı ictihadıda bu yöndedir....

              Dava konusu taşınmazların dosya içerisinde bulunan tapulama tutanaklarının 10.04.1966 tarihinde kesinleşip tapuda tescil edilmiştir. Gerek tapulama tutanaklarında gerekse tapu kaydında “... II. ... ...” şerhi bulunmadığı, şerhin 30.10.2000 tarihinde tek taraflı işlemle işlendiği görülmektedir. Türk Medeni Kanununun 1027. maddesi gereğince ilgililerin yazılı rızaları olmadıkça tapu sicilindeki yanlışlık ancak mahkeme kararı ile düzeltilebilir. Tek taraflı işlemle kayda işlenen şerhin terkini açıklanan nedenle doğrudur. Davalı ... Genel Müdürlüğünün iddiaları ise ancak tapu kayıtlarına vakıf şerhinin işlenmesi istemi ile açacağı bir davada dikkate alınabilir. Hukuk Genel Kurulunun 06.07.2011 tarihli 2011/14-396 esas ve 2011/463 karar sayılı ictihadıda bu yöndedir....

                Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil ile şerhin terkini istemine ilişkindir.        3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 705. maddesinde; “Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır.” 1022/1. maddesinde; “Aynî haklar, kütüğe tescil ile doğar; sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.” düzenlemesi mevcuttur. 3.2.2. Yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler uyarınca, ayni haklar tapu siciline tescil ile doğar ve tescilin hukuki netice doğurabilmesi için de geçerli bir hukuki sebebinin bulunması zorunludur. Bu hususun tapunun illilik prensibinden kaynaklandığı açıktır....

                  UYAP Entegrasyonu