Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesine göre yapılan orman kadastrosunun kesinleştiği ve taşınmazın orman olarak sınırlandırılıp tapuya tescil edildiği, 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesi ile yalnızca tapu sahiplerine 10 yıllık süre içerisinde orman tahdidine itiraz davası açma hakkının tanındığı, davacının herhangi bir tapu kaydına değil zilyetliğe dayandığı, 3402 Sayılı Yasanın 16/D maddesine göre ormanlar hakkında özel yasa hükümlerinin uygulanmasının gerektiği, bu nedenle davanın dinlenme olanağının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 5304 Sayılı Yasa ile değişik 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince orman kadastrosu yapılmıştır. Dava zilyetliğe dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Haricen Satın Almaya Dayalı Zilyetliğe Dayalı Tapu İptali Ve Tescil Davası Hakkında Yargılamanın Yenilenmesi İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ: 22.08.2022 K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, haricen satın almaya ve zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil davası hakkında yargılamanın yenilenmesi isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı ile hazırlanan, 28.01.2022 tarihli ve 31733 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (7.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      SONUÇ: Yukarıda açıklanan gerekçelerle, HUMK’nun 440. maddesinde öngörülen hususlardan hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin REDDİNE, aynı yasanın 442/son ve 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri delaletiyle takdiren, 660,00 TL para cezasının düzeltme isteyenden tahsiline, ret harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 25/04/2022 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi. KARŞI OY Dava, TMK'nın 713/1-5, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddelerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Dava konusu taşınmaz, kadastro çalışmaları sırasında, tapulama harici bırakılan yerlerden olup dava tarihinden önce imar uygulamasına tabi tutulmuş, ihdasen davalının selefi olan tüzel kişiliği sona eren Atakent Belediyesi adına tescil görmüştür. Davacı taraf, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği hukuki nedenlerine dayanarak tescil isteğinde bulunmuştur....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetliğe dayalı tapu iptal tescil isteğine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 27.6.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, dava konusu taşınmazın arazi kadastrosu sırasında kazandırıcı zamanaaşımı zilyetliğine dayalı olarak davacı ... tespit edilmesine karşı Hazinenin açtığı dava sonucu ... Kadastro Mahkemesinin 2008/208 E.-2008/83K....

            Davacı vekili öncelikle olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı sebebiyle aksi halde yolsuz tescil nedeniyle tapu iptali ve tescil davası açtıklarını belirtmiş ise de, bir davada maddi olgu ve olayları (vakıaları) bildirmek taraflara, bildirilen bu vakıalara göre hukuki nitelendirmeyi yapmak ve uyuşmazlığı çözüme ulaştıracak kanun hükmünü bulup uygulamak hâkime aittir. Dava dilekçesindeki anlatıma, yargılama sırasındaki iddia ve savunmaya ve tüm dosya içeriğine göre eldeki dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi uyarınca kadastro öncesi sebebe (zilyetliğe) dayalı olarak genel mahkemede açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

            Dava dilekçesi içeriğine göre davacı, tespitten sonra başlayan zilyetliğe dayalı olarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmış olup, kadastro tespitinin kesinleşmesi ile birlikte tapuya tescil edilen taşınmazların mülkiyetinin, kural olarak zilyetlikle kazanılması mümkün bulunmadığı gibi, mera olarak sınırlandırılan ve özel siciline kaydolan taşınmazların da aynı şekilde zilyetlikle kazanılamayacağı, bu taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğe değer verilemeyeceği; bir an için davanın tespitten önceki nedenlere dayalı olarak açıldığı düşünülse dahi, kadastro tespitinin kesinleştiği 1963 yılından eldeki davanın açıldığı 2015 yılına kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen ve dava şartı olan 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle açılan davanın dinlenme olanağının da bulunmadığı anlaşıldığından, Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken bu hususlar göz ardı edilerek davanın esasına girilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi...

              Maddesinde yer alan sebeplere istinad etmiyoruz, bizim istinadımız dayanak noktamız söz konusu taşınmazı 1966 tarihinde muhtarlığın yapmış olduğu satışa binaen satın aldık, aldığımız arazinin üzerindeki söz konusu malik gözüken kişilerin hak sahibi olmadığı, mülkiyet hakkımıza dayanarak tapu iptal ve tescil istiyoruz" şeklinde beyanda bulunmuştur. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK 33. m). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, TMK'nun 713. maddesine dayalı kazandırıcı zamanaşımı zilyetlik ve tapulu taşınmazın haricen satın alınması hukuksal nedenlerine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, kadastro tespit öncesi ve sonrası devam eden zilyetliğe dayanarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm kadastroca köy tüzel kişiliği adına tespit ve tescil edilen taşınmazın tapu kaydının, kadastro öncesi kazandırıcı zilyetliğe dayanılarak tescil isteğine ilişkin olup, ...Büyük Genel Kurulu'nun 12.05.2011 tarihli 2011/1 sayılı kararı gereğince inceleme görevi ...8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli ...8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 13.10.2011 (prş)...

                  Dava dilekçesi içeriğine göre, davacı, tespitten sonra başlayan zilyetliğe dayalı olarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmış olup, kadastro tespitinin kesinleşmesi ile birlikte tapuya tescil edilen taşınmazların kural olarak zilyetlikle kazanılması mümkün bulunmadığı gibi, mera olarak sınırlandırılan ve özel siciline kaydolan taşınmazların da aynı şekilde zilyetlikle kazanılamayacağı, bu nitelikteki taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliğe değer verilemeyeceği; bir an için davanın tespitten önceki nedenlere dayalı olarak açıldığı düşünülse dahi, taşınmaz hakkındaki kadastro tespitinin kesinleştiği 1958 yılından eldeki davanın açıldığı 2015 yılına kadar 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen ve dava şartı olan 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle açılan davanın dinlenme olanağının da bulunmadığı anlaşıldığından, Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu hususlar gözetilmeksizin davanın esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi...

                    UYAP Entegrasyonu