Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(E.M.Y. 934 - İsviçre 976) maddesi gereğince sicilin hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının, davalılara hiç bir zaman mülkiyet hakkı kazandırmayacağı ve başlangıcından itibaren yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai) mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (ihzari), başka bir anlatımla; sicilin oluştuğu tarihten itibaren mülkiyet hakkının doğmadığını, sicilin yolsuz ve geçersiz olduğunu belirleyen bir hüküm olacağı, bu tür kayıtlarda T.M.Y.'nın 1023....

    Gerçekten, uygulamada kısaca “İmar Affı Kanunu” olarak da bilinen İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler Hakkındaki Kanunun 10. maddesinin (b) bendince Yasanın öngördüğü koşulların varlığı halinde bu gibi yerlerin belediye ve özel idareler adına tescili olanaklıdır. Ancak; belediye adına yapılan tescil yasanın aradığı şartlar yerine getirilmeden eksik ve yetersiz işlemler sonucu gerçekleşmiş ise bu tescil yolsuz tescildir. Kayıt, tapu siciline yolsuz tescil edilmişse bu kaydın iptali için her zaman dava açılma olanağı vardır. Bu nedenle çekişmeli taşınmazın belediye adına tescil nedeninin yolsuz olup olmadığı üzerinde durulması gerekecektir. 2981 sayılı “İmar Affı Kanunu”nun 10/b maddesi uyarınca bir yer ancak üzerinde imar mevzuatına aykırı olarak toplu binalar edilmiş hisseli veya özel parselasyona dayalı arsa ve arazilerde hisse miktarları ve fiili kullanma durumları dikkate alınarak hak sahipleri adına tescil edilebilir....

      Gerçekten, uygulamada kısaca “İmar Affı Kanunu” olarak da bilinen İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler Hakkındaki Kanunun 10. maddesinin (b) bendince Yasanın öngördüğü koşulların varlığı halinde bu gibi yerlerin belediye ve özel idareler adına tescili olanaklıdır. Ancak; belediye adına yapılan tescil yasanın aradığı şartlar yerine getirilmeden eksik ve yetersiz işlemler sonucu gerçekleşmiş ise bu tescil yolsuz tescildir. Kayıt, tapu siciline yolsuz tescil edilmişse bu kaydın iptali için her zaman dava açılma olanağı vardır. Bu nedenle çekişmeli taşınmazın belediye adına tescil nedeninin yolsuz olup olmadığı üzerinde durulması gerekecektir. 2981 sayılı “İmar Affı Kanunu”nun 10/b maddesi uyarınca bir yer ancak üzerinde imar mevzuatına aykırı olarak toplu binalar edilmiş hisseli veya özel parselasyona dayalı arsa ve arazilerde hisse miktarları ve fiili kullanma durumları dikkate alınarak hak sahipleri adına tescil edilebilir....

        Gerçekten, uygulamada kısaca “İmar Affı Kanunu” olarak da bilinen İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler Hakkındaki Kanunun 10. maddesinin (b) bendince Yasanın öngördüğü koşulların varlığı halinde bu gibi yerlerin belediye ve özel idareler adına tescili olanaklıdır. Ancak; belediye adına yapılan tescil yasanın aradığı şartlar yerine getirilmeden eksik ve yetersiz işlemler sonucu gerçekleşmiş ise bu tescil yolsuz tescildir. Kayıt, tapu siciline yolsuz tescil edilmişse bu kaydın iptali için her zaman dava açılma olanağı vardır. Bu nedenle çekişmeli taşınmazın belediye adına tescil nedeninin yolsuz olup olmadığı üzerinde durulması gerekecektir. 2981 sayılı “İmar Affı Kanunu”nun 10/b maddesi uyarınca bir yer ancak üzerinde imar mevzuatına aykırı olarak toplu binalar edilmiş hisseli veya özel parselasyona dayalı arsa ve arazilerde hisse miktarları ve fiili kullanma durumları dikkate alınarak hak sahipleri adına tescil edilebilir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.11.2001 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve mera olarak sınırlandırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.10.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu iptali, tescil ve sınırlama istemi ile açılmıştır. Mahkemece dava kabul edilmiş, kararı davalı temyiz etmiştir....

            Gerçekten, uygulamada kısaca “İmar Affı Kanunu” olarak da bilinen İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler Hakkındaki Kanunun 10. maddesinin (b) bendince Yasanın öngördüğü koşulların varlığı halinde bu gibi yerlerin belediye ve özel idareler adına tescili olanaklıdır. Ancak; belediye adına yapılan tescil yasanın aradığı şartlar yerine getirilmeden eksik ve yetersiz işlemler sonucu gerçekleşmiş ise bu tescil yolsuz tescildir. Kayıt, tapu siciline yolsuz tescil edilmişse bu kaydın iptali için her zaman dava açılma olanağı vardır. Bu nedenle çekişmeli taşınmazın belediye adına tescil nedeninin yolsuz olup olmadığı üzerinde durulması gerekecektir. 2981 sayılı “İmar Affı Kanunu”nun 10/b maddesi uyarınca bir yer ancak üzerinde imar mevzuatına aykırı olarak toplu binalar edilmiş hisseli veya özel parselasyona dayalı arsa ve arazilerde hisse miktarları ve fiili kullanma durumları dikkate alınarak hak sahipleri adına tescil edilebilir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT-TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tazminat ve tapu iptali-tescil davası sonunda, yerel mahkemece tapu iptali ve tescil isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Davacı, 60438 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki payları yönünden davalı ...Nakliyat Ltd. Şti. ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzaladığını, sözleşme gereği işlerin takibi için şirket yetkilisi ... ve ...’ü vekil tayin ettiğini, bağış yetkisi olmadığı halde vekil ...’ün 60412 ada 1 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını diğer davalı ......

                Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde maddi ve manevi tazminat isteklerine ilişkin olup, davanın reddine karar verilmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, ... Köyü 232 ada 15 (14667 m2) parsel sayılı taşınmazın, yörede 1946 yılında yapılan ve 13/05/1947 tarihinde kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığını, davalı adına olan tapu kaydının iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne ve taşınmazın tamamının tapusunun iptaline, orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan tapu kaydının iptal ve tesciline ilişkindir....

                    Öyle ise 113 ada 49 parselin dayanağı olan imar düzenlemesinin idari yargı yerinde iptal edilmesi sonucu sicil kaydının yolsuz tescil niteliğine dönüştüğü kuşkusuzdur. Davacı ... de, dava dilekçesinde yolsuz tescil niteliğinde bulunan 113 ada 49 parselin tapu kaydının iptali ile kayıtların eski hale getirilmesi ve ... adına tescili isteğinde bulunmuştur. O halde davacı ...'nin 113 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ihyasına yönelik eldeki davayı açtığı, mülkiyet hakkına sahip olduğu ve aktif husumet ehliyetinin bulunduğu tartışmasızdır....

                      UYAP Entegrasyonu