Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Köyü 277 parsel sayılı 12.175,33 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydına dayanarak ............ ve arkadaşları adına tespit ve tescil edilmiş, sonrasında satış sonucunda davalı ...'a intikal etmiştir. Davacı ... Yönetimi, çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman kadastrosu içinde kaldığı iddiasıyla, taşınmazın tapu kaydının iptali ve orman niteliği ile ........ adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne, 277 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla ........ adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede, 31/05/1980 - 30/06/1980 tarihleri arasında ilân edilen tapulama çalışmaları ile 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp, 22/02/2011 tarihinde ilân edilen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması vardır....

    Davaya konu yer 1993 yapılan arazi kadastrosunda kişiler adlarına özel mülk olarak tesbit ve tescil edilmiştir. 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesindeki , “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tesbiti orman kadastro komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince,çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunduğu, 6831 Sayılı Yasanın 11/1.maddesinde orman kadastrosunun iptali için öngörülen hak düşürücü sürelerin geçtiği, davacının; genel arazi kadastrosundan önceki hukuki sebeplere değil, kadastrodan sonraki hukuki nedene dayanarak tapu kaydının iptali ve tescil istediği, somut olayda, 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı anlaşılmakla, mahkemece işin esasına girilerek tarafların gösterecekleri...

      Yönetimi tarafından, uygulama kadastrosundan önce genel mahkemede açılıp sonuçlanan tapu iptal ve tescil davası bulunduğu da gözönünde tutulması'' gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama neticesinde, davanın 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesine itiraz yönünden reddine, dava konusu ..... mahallesinde bulunan eski 961 parselin, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca düzenlenen kadastro uygulama tutanağındaki gibi 28100 ada 28 parsel sayısında ve 3048.08 m2 yüzölçümünde tapuya tescil edilmek üzere tapu siciline aynen aktarılmasına, davacı ... Yönetiminin dava konusu taşınmazların orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili istemi yönünden mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava orman tahdidine dayalı tapu iptali ve tecil ile 22/a çalışmasına itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1942 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır....

        Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yörede 1972 ve 1989 yılında yapılan orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 09.02.2009 gün ve 2008/17699 - 2009/1714 sayılı kararında özetle: " Dava konusu taşınmazın arazi kadastrosundan önce 1946 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastro sınırları içinde iken daha sonra nitelik kaybı nedeniyle 1987 yılında 2/B uygulaması ile Hazine adına orman rejimi dışına çıkarılmış olup, 1963 yılında yapılan arazi kadastrosu ile taşınmaz orman sınırları içinde iken yolsuz ve hatalı olarak oluşturulan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi " gereğine değinilmiştir....

            Kadastro Mahkemesinde açılmış, mahkemenin 08.06.2005 günlü 2004-249/2005-55 sayılı kararıyla; davacının yenileme tespitine itiraz davasının reddine, mülkiyete yönelik tapu iptali ve tescili davası yönünden ise görevsizlik kararı verilerek dosya Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonucu; dava konusu taşınmazın tamamının orman tahdidine göre orman sınırları dışında kalan ... arazisi olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, yenileme tespitine itiraz ile tapu iptali ve tescili niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3116 Sayılı Yasaya göre yapılmış, 03.05.1953 tarihinde ilan edilerek, 31.05.1954 tarihinde kesinleşmiştir. Genel arazi kadastrosu ise 16.02.1954 tarihinde başlayıp orman kadastrosundan sonra 31.10.1955 tarihinde kesinleşmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi vekili, ... Mahallesi 1240 ada 13 sayılı parselin 1993 yılında kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı iddiasıyla davalı adına kayıtlı tapunun iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece davanın kabulü ile 01.07.2005 tarihli krokide (B) işaretli 336 m2 taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman sınırı içinde kalan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

                heyetine tevdii ile, yukarıda sayılan teknik ve hukuki belgelerin irdelenmesi ile, tesis kadastrosunun, paftaların üretim yılı, üretim tekniği, altlığı ve ölçeği gibi hususları da açıklar tarzda hangi yöntem ve tekniklerle yapıldığı, uygulanan yöntemlerin hata paylarının ne olduğu, üretilen haritaların zeminle uyumsuz bulunması halinde farklılığın nereden ve hangi sebeplerden kaynaklandığı, sırasıyla tesis kadastrosunda tersimat hatası, hesap hatası, ölçü hatası ve sınırlandırma hatası bulunup bulunmadığı, uygulama kadastrosu sonucu tespit edilen yeni sınırların niteliğinin ne olduğu ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak belirlenip belirlenmediği, uygulama kadastrosunda hata yapılmış ise doğru sınır ve haritanın nasıl olması gerektiği gibi hususlarda ve "ada raporu" ile "uygulama tutanağı ve haritasını" irdeler şekilde, teknik ve bilimsel verilere dayalı, gerekçelendirilmiş, denetlenebilir ve ayrıntılı rapor ve haritalar alınmalıdır....

                ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/10/2022 NUMARASI : 2020/216 ESAS, 2022/247 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre asıl dava; yenileme kadastrosundan kaynaklanan tapu iptal tescil,birleşen dava elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin olup taraflar arasındaki asıl ihtilaf tapu iptal ve tescil davasından kaynaklanmaktadır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 16.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,9.7.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu