Dava kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali tescil ve tazminat istemine ilişkindir. Davacı, miras yoluyla gelen hakka dayanarak davalı Şerif’e yönelik tapu iptal ve tescil davası açmış, talebin reddi halinde ise diğer davalı Meryem’den sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tazminat isteğinde bulunmuştur. Davacı taşınmazın ortak murislerine ait iken ölümü ile mirasçılarına kaldığını, taksim yapılmadığından tapu kaydının iptali ve miras payı oranında adına tescili istemi ile dava açmış, yargılama sırasında da tereke adına tescile dair bir istemde bulunmamıştır. Hal böyle olunca terekeye karşı 3. kişi konumunda bulunan davalı Şerif’e yönelik tapu iptal ve tescil isteminin aktif dava ehliyetinin bulunmaması nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru olmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin karar süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkilin babası ... ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin karar süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkilin babası ... ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı tarafça genel kadastro ile oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile tapu kaydına dayanılarak açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Davacılar vekili 23.07.2010 tarihli dilekçesi ile, müvekkillerinin 26.09.1938 tarih 34 numaralı tapu kaydının malikleri olan ... oğlu ...'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ : Mahkemece; davanın zilyetliğe dayalı kadastro tespitine itiraz nedenli tapu iptal ve tescil talebine ilişkin olduğu, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesinden kaynaklanmadığı, kadastro tespiti sırasındaki sınırlandırma ve tespitten kaynaklandığı, Kadastro Kanunu'nun 12. maddesinin 3. fıkrasına göre kadastro tutanaklarında belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağı, dava konusu taşınmaza ilişkin kadastro tutanağının 17.01.2008 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın ise 22.07.2020 tarihinde açıldığı, dolayısıyla Kadastro Kanunu'nun 12. maddesi uyarınca 10 yıllık sürenin geçmiş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Sayılı dosyası Hava fotoğrafları Kroki Keşif Mahalli Bilirkişi Fen Bilirkişi Raporu Teknik Bilirkişi Heyeti Raporları DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi uyarınca, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak, istinaf kanun yoluna başvuran tarafın sıfatı gözetilerek, kamu düzenine aykırılık teşkil eden ve bu nedenle resen gözetilmesi gereken hususlar değerlendirilerek yapılan incelemede; Dava, kadastro öncesi sebeplere dayalı TMK 713/2 ve 3402 sayılı Kanunun 14. Maddesi uyarınca açılmış tapu iptali ve tescil davasıdır. Davacı, Van ili, Gevaş ilçesi, Anaköy Tatlıca mezraası hudutları dahilinde kain ve tapunun 133 ada 2 parsel numarasında kayıtlı gayrimenkulün, kadastro öncesi sebeplere binaen tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı eklemeli zilyetlik iddiasına dayanmıştır. Gevaş Kadastro Mahkemesinin 2007/54 E. -2013/6 K....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 31.08.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.07.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı, hak düşürücü sürenin geçtiğini, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.10.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22.04.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalılar, hak düşürücü sürenin geçtiğini, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalılar temyiz etmiştir....
Dava konusu taşınmaz 11.4.2006 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında tarla niteliğiyle davalı adına tespit ve tescil edilmiş, kadastro tutanağı 24.7.2006 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı dava dilekçesinde açıkça, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak iptal ve tescil isteğinde bulunmuştur. Kadastro Kanunu bir tasfiye kanunu olup, olayın çözümünde 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 15. maddelerinin gözönünde bulundurulması gerekirken,hüküm fıkrasında yazılı TMK. nun 676/3. fıkrasına dayalı olarak davanın reddine karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanan kişi iddiasını her türlü delille kanıtlama olanağına sahiptir....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 18.10.2023 tarihli ve 2022/1335 Esas, 2023/1348 Karar sayılı kararıyla; tüm dosya kapsamına göre; kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescil, bu talep kabul edilmezse ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi gereğince tahsili talebiyle açılan davanın yargılaması sonunda; davacının 11.03.1987 tarihinde dava konusu taşınmazdaki davalı hissesini satın aldığını iddia ettiği dava konusu taşınmaz hakkında, 30.10.1990 tarihinde kadastro tespit tutanağı düzenlendiği ve kadastro tespitinin 03.11.1994 tarihinde kesinleştiği, kadastro öncesi satın alma sebebine dayalı tapu iptali ve tescil talepli davada, mahkemece, dava tarihi itibariyle 3402 Sayılı Yasanın 12/3 üncü maddesinde belirtilen hak düşürücü sürenin geçtiği ve tapu iptali ve tescil talebinin hak düşürücü süre nedeniyle reddedildiği tarihte işlemeye başlayacak satış bedelinin iadesi talebinin ise 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçmesi nedeniyle reddine karar verilmesinin isabetli...