Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 05/02/2015 NUMARASI : 2014/122-2015/54 Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.02.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında düzeltim(Tespitten önceki hukuki sebebe dayalı şerh iptali istemli) istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.11.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2018/470 ESAS 2020/253 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı) KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün istinaf yolu ile incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu' nun 353.maddesi uyarınca dosya incelendi....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kadastro tespitinden önceki sebeplere dayalı tapu iptali ve tescil dosyasında tavzih isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 13.01.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.02.2018 günlü ve 2018/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (16.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 16/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; kadastrodan önceki sebeplere dayalı tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 27.01.2017 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 16.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 16.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,5.9.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/529 KARAR NO : 2020/527 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇAYELİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13.02.2020 NUMARASI : 2019/157 ESAS 2020/43 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı) KARAR : Taraflar arasında görülen "Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı)" davasının yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....
tarafından süresinde istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 154 ada 1 ve 152 ada 2 parsel sayılı 1.049.65 ve 1.851,81 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 154 ada 1 sayılı parsel kargir ev müştemilatı ve arsa vasfıyla davacı ..., 152 ada 2 sayılı parsel arsa vasfıyla davalı ... adına tespit ve 27.07.2007 tarihinde tescil edilmiştir. Davacı ..., davalı adına tapuya tescil edilen 154 ada 2 sayılı taşınmaz kendisine ait olduğu gibi vasfının da arsa olmayıp "kargir ev, müştemilatı ve arsa" olduğunu, kendisi adına tescil edilmiş olan 154 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ise davalıya ait bulunduğunu ileri sürerek, 154 ada 2 sayılı parselin tapu kaydının iptali, vasfının da düzeltilerek kargir ev müştemilatı ve arsa olarak adına tescili, üzerindeki hacizlerin kaldırılması istemi ile dava açmıştır....
Dava, kadastro öncesi zilyetliğe dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli değildir. Davacı vekili dava dilekçesinde tapu iptal ve tescil istemi dışında, dava konusu taşınmazlar üzerindeki kullanıcı şerhinin terkinini de talep etmiş olmakla, taşınmazların beyanlar hanesinde ismi yazılı olanların hukukunu ilgilendiren bu talep nedeniyle, bu kişilerin davada taraf olması gerekli olup, taraf teşkili sağlanmadan ve bu talepler hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeden hüküm kurulması ve davacılar İpek ve Onur’un 259 ada 31, 264 ada 4 ve 6 parsellere yönelik bir istekleri bulunmadığı halde bu davacıların adına bu parseller için tescil kararı verilmesi doğru olmamıştır. Davacı Aysel, tespit tarihinden sonra, dava konusu taşınmazları zilyetlerinden, haricen satın almakla kadastro öncesine ait müstakil bir kullanımı bulunmadığından, kendinden önceki kullanıcısının zilyetliğine dayanmaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/210 Esas 2022/383 Karar sayılı karar ilamının kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. Dava kadastro öncesi nedenlere dayalı tapu iptal ve tescil isteğinden ibarettir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır. Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi "Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz." hükümlerini düzenlemektedir. On yıllık süre kamu düzenine ilişkin olup, hak düşürücü niteliktedir ve olumsuz dava koşuludur. Hak düşürücü sürenin geçmesi, işin esasının incelenmesini önler. Hak düşürücü süre tüm def’i ve itirazlardan önce göz önünde bulundurulur....
Bundan ayrı, eldeki dosyada davacılar Kadastro Mahkemesindeki 1955/462 ve 1999/169 Esas sayılı dava dosyalarında vekalet görevinin kötüye kullanıldığı ve müşterek muris Hasan Karamehmet’in davalılar lehine 1964 tarihinde düzenlediği hibe senedinin geçersiz olduğu iddiasına dayanarak tespitten sonraki hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteminde bulunduklarına göre dayanılan hukuki sebebin de farklı olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda kesin hükmün varlığından söz edilemez....
Bu çelişkinin giderilmesi için öncelikle çekişmeli taşınmazların güncel tapu kayıtlarının Tapu Müdürlüğünden getirtilerek yukarıda açıklandığı şekilde tescil tarihinin tespit tarihinden önceki bir tarih olması ve 6831 sayılı Yasa'nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldıkları şerhi bulunmaması halinde bu hususun nereden kaynaklandığının Tapu Müdürlüğünden sorularak kadastro tutanakları ile tapu kayıtlarının birbirine uyumlu hale getirtilmesi sağlanıp ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 08.04.2015 gününde oybirliği ile karar verildi....