WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak bu Yasanın 26 ve 40. maddeleri hükümleri saklıdır. Yasa’nın 40. maddesinde, öncesi tapulu olan yerlerin tespitten sonra kayden satılması ve buna göre tutanağın düzeltilmesi halinde bu dönem için Kadastro Mahkemesinin görevli olduğu düzenlenmiştir. 26. maddesi ise zaman bakımından görevi düzenler. Askı ilanı süresi içinde açılan davalarda Kadastro Mahkemesi görevli ise de, bu hakkın tespitten önceki hak olması zorunlu bulunduğuna ve davacılar tespitten sonraki hukuki sebeplere dayanarak dava açtıklarına göre uyuşmazlığa bakma görevi Asliye Hukuk Mahkemesine aittir....

    Davacının ise, Alanya Kadastro Mahkemesinin 1989/55 Esas - 1991/359 Karar sayılı ilamı ile davalıların sulh anlaşması ile haklarını aldıklarını, 1004 ada 126 parselde bir hakları kalmadığı iddiasıyla eldeki davayı açmış oldukları, davanın dayanağı olarak ileri sürülen sulh anlaşmasının tespitten sonraki bir tarihi taşıması nedeniyle davanın tespitten sonraki hakka dayalı olarak açıldığı anlaşılmaktadır. Davanın tespitten sonraki nedenlere dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olması nedeniyle Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 01/09/2021 Tarihinde yürürlüğe giren 01/07/2022 tarih ve 1047 sayılı Daireler arası İş Bölümü kararında 1. Hukuk Dairesi iş bölümünün 1. Maddesine göre; Taşınmaz mallara ilişkin, tapu kaydına ve mülkiyet hakkına dayalı tapu iptal, tescil, el atmanın önlenmesi, yıkım (kal) istemli davalar ile haksız işgal tazminatı (ecrimisil) istemli davalar sonucu verilen hüküm ve kararlara, bakma görevinin 1....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Davacı dava dilekçesinde taşınmazın çekişmeli bölümünü tespitten önce satın aldığını öne sürmüş ise de davacının içeriğinde açıkça çekişmeli taşınmazın ada ve parsel numarasını belirten 09.08.2010 tarihli satış senedine dayandığı, taşınmazın kadastro tespitinin ise 25.03.2008 günü olup tespitin 22.05.2009 tarihinde kesinleştiği, bu halde davanın kadastro sonrası nedenlere dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olduğu anlaşılmakla 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Yargıtay Başkanlar Kurulunun 2014/1 sayılı Kararı uyarınca temyiz inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın, Yargıtay Yüksek 8. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 10.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkindir. 2. Hukuki Sebep 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3 maddesinde “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz.” 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun geçici 4.maddesinde maddesinde “ 2613 sayılı Kadastro ve Tapu Tahriri Kanunu ile diğer kanunlar gereğince özel kadastrosu yapılan ve tutanakları kesinleşmiş bulunan taşınmazlar için 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş ise, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde hak sahipleri dava açabilirler.” 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 146. maddesinde “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir.” hükümlerine yer verilmiştir. 3....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2018/470 ESAS 2020/253 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı) KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün istinaf yolu ile incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu' nun 353.maddesi uyarınca dosya incelendi....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/09/2019 NUMARASI : 2017/262 ESAS 2019/429 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Bölge Adliye Mahkemesince incelenmesi davacı T1 ve T2 vekili tarafından istenilmekle dosya incelendi....

        Öncelikle, tapu iptali ve yol olarak terkin istemini incelediğimizde; Dava konusu taşınmazların, davacıların kullanımında olduğu, kadastro tespitinden önce davalı taşınmazı kapsamında kalan bir kısım yerin patika yol olarak kullanıldığı, taşınmaz başında yapılan keşifte dinlenen bilirkişi ve tanıklar tarafından ifade edilmiştir. Böylesine tapu iptali ve yol olarak terkin istemli davalarda, taşınmazların önceki kullanım durumları önem taşır. Bunun için taşınmaz başında yapılacak keşifte kadastro tespitine esas kayıtların uygulanması, varsa komşu taşınmazlara ait tapu kayıtlarının getirtilmesi, dava konusu yerin kayıtlarda ne şekilde gösterildiğinin saptanması, eldeki davada olduğu gibi senetsizden tescil edilen vergi kaydı da bulunmayan yerlerde tarafların tespitten önceki zilyetlik durumlarının saptanması, kadimlik iddiası var ise, bunun yöreyi iyi bilen, yansız bilirkişi ve tanıklar aracılığı ile belirlenmesi gerekir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm genel kadastro komisyonunca yapılan tespite dayanarak kesinleşmiş sicile karşı tespitten önceki sebeple açılan tapu iptal ve tescil davasına ilişkin olup inceleme görevi Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 20.12.2010 (Pzt.)...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı tarafça genel kadastro ile oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile tapu kaydına dayanılarak açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Kadastro sonucu 110 ada 58 parsel sayılı 658,06 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, irsen intikal ve tapu kaydı nedeniyle davacı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., 110 ada 58 sayılı parselin yüzölçümünün eksik tespit edildiği, bir kısım taşınmazın yol olarak ayrılan bölüm içinde kaldığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

              Bu süre geçtikten sonra tespitten önceki hukuki sebeplere dayanılarak 21/2 madde uyarınca 5 yıllık süre içinde açılan davaların ise asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerekir. Dairemizin 09.11.2007 tarihli bozma kararında konunun açıklanması bakımından bazı hususlar yazılmış ise de, mahkemece bozmaya yanlış anlam verilmiş, 30 günlük süre içerisinde açılmadığından bahisle davanın reddine karar verildiği görülmüştür. Oysa, yukarıda vurgulandığı üzere bu süre geçtikten sonra tespitten önceki hukuki sebeplere dayanılarak yasanın 21/2.maddesi uyarınca 5 yıllık süre içinde asliye hukuk mahkemesinde dava açılması olanaklıdır. Kısaca, bu süre içinde açıldığı anlaşılan davanın esasının incelenmesi gerekir. Bu durumda yapılması gereken iş, Dairemizin bozma kararında belirtilen diğer inceleme ve araştırmaları yaparak, işin esası hakkında bir hüküm kurmak olmalıdır. Karar, açıklanan nedenle bozulmalıdır....

                UYAP Entegrasyonu