Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 15.12.2011 gününde verilen dilekçe ile kadastral parselin ihyası nedenine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili ile ... Belediyesi vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı; çekişmeli yerin öncesinde kadastro harici, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yer iken Hazine adına sicil kaydı oluşturulmadan ihdasen ......

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.01.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 19.03.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davacılar, murisleri ...'un payından dolayı elbirliği halinde malik bulundukları dava konusu 271 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinden sonra düzenlenen taksim sözleşmesi ve satış vaadi sözleşmesine dayanarak tapu kaydının iptali ile adlarına tescilini istemişlerdir. Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

      Dava, kadastrodan önceki nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, davacı tarafından önceki malikinden satın alınan çekişmeli taşınmazın, satın alma tarihinden bu yana davacının zilyetliğinde olduğu gerekçesiyle işin esasına girilerek yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş ise de, varılan sonuç usul ve yasaya uygun düşmemektedir. Şöyle ki, davacı ..., çekişmeli taşınmazı 28.08.1971 tarihli satış senedine dayalı olarak satın aldığını ve o tarihten bu yana taşınmazın kendisi tarafından kullanıldığını ileri sürerek dava açmış olup, açıklanan bu niteliğine göre davanın, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü süreye tabi olduğu kuşkusuzdur....

        Bu nedenle davacı tarafın dayandığı resmi memur önünde yapılmayan 31.081983 tarihli noter satış senedine değer verilemez ve buna dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunulamaz. Yine tapulu taşınmazların zilyetlikle kazanılması da mümkün değildir. Davacının TMK’nin 713/2 maddesi kapsamında bir isteği olmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle Mahkemece tapu iptali ve tescile ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Hazinenin temyizi yönünden ise; 11.07.2014 havale tarihli fen bilirkişi raporunda dava konusu edilen bölümlerin 252 ve 262 parseller içerisinde kaldığı tespit edilmiş olup bu parseller ise tapuda şahıslar adına kayıtlı bulunmaktadır. Bu parsellerde Hazine ve belediyenin payı bulunmadığına göre mahkemece pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Davacı 1973 yılında haricen ve tek yanlı olarak düzenlenen devir (hibe) senedine ve bu senetten kaynaklanan kişisel hakka tutunarak eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, dava konusu yerle ilgili olarak Altındağ Belediye Başkanlığınca davacıya hak sahipliği belgesi verildiği ve bu belgenin iptali yapılmadığından işlemin iptali için adli yargının değil idari yargının görevli olduğundan mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. Hüküm süresi içerisinde davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dosya öncelikle Yargıtay 13. Hukuk Dairesine gönderilmiş, 13. Hukuk Dairesi bir niteleme yapmadan dosyayı 1. Hukuk Dairesine göndermiştir. 1. Hukuk Dairesi ise mahkeme kararındaki nitelemeye göre davanın tahsise dayalı iptal ve tescil isteğine ilişkin olduğundan Yüksek 14. Hukuk Dairesi Başkanlığına göndermiştir. 14....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece, tapu kaydının iptali ile yasal mirasçılar adına tesciline ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 16.02.2016 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat ... ile temyiz edilen vekili Avukat ... geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen Tereke Temsilcisi ... gelmedi yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı taraf murisleri adına tapuda kayıtlı taşınmazın isim benzerliğinden dolayı yanlışlıkla icra takibi yapılarak haczedilerek satılması nedeniyle davalı adına tescil edildiğinden tapu kaydının iptali ile murisleri adına tescil istedikleri, genel kadastro sonucu oluşan tapu kaydının tespitten önceki tapuya dayanılarak iptal ve tescil isteminde bulunmadıkları anlaşıldığından 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 14.maddesi ve Başkanlar Kururu kararı gereğince temyiz incelemesi görevi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın Yargıtay 1.Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 14.09.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi sıfatıyla)’nin 10.03.2009 tarih ve 2008/951 Esas, 2009/242 Karar sayılı ilamı ile, “ tarafların imzasını taşıyan 25.08.2008 tarihli ve 11.09.2008 havale tarihli protokolün aynen onanmasına” karar verildiğine, davacı ve kesinleşen hükümle hak sahibi olan ... mahkeme kararının eki haline gelen anlaşma protokolü ile kesinleşen karara dayalı olarak ... Aile Mahkemesi'nde eldeki tapu iptali ve tescil davasının kayıt maliki ...’a karşı açtığına, işin doğrudan mal rejimiyle ilgisi bulunmadığına göre hükme yöneltilen temyiz itirazlarının inceleme görevi Yüksek Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'ne ait olmakla dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 16.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanaklar münderecatına, ... ilamında açıklanan gerektirici sebeplere, tapulu taşınmazların satışı TMK'nun 706, BK'nun 213 (6098 sayılı BK'nun 237.), 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60 ve 89. maddeleri gereğince, resmi şekilde yapılmadıkça hukuken geçerli bir sonuç doğurmayacağına, TMK’nun 706. maddesinde öngörülen resmi şekil şartı bir ispat şekli olmayıp geçerlilik şartı olup davacı tarafın dayandığı resmi memur önünde yapılmayan harici satış senedine değer verilemeyeceğine ve buna dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunulamayacağına, davacı tarafça ileri sürülen satış bedelinin iadesi veya TMK.nun 713/2 ve 724. maddelerine dayalı bir istek olmadığına,......

                    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 18.01.2022 tarih ve 2021/322 Esas, 2022/23 Karar sayılı kararı ile davanın tapu iptali ve tescil talebi yönünden reddine, tazminat talebi yönünden kısmen kabulü ile 11.297,00 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararı 1. İlk Derece Mahkemesinin 18.01.2022 tarihli kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2. Dairemizin 13.09.2022 tarih ve 2022/2547 Esas, 2022/5098 Karar sayılı kararıyla taşınmazın aynen ifrazı mümkün olmadığından davalının kabulüne konu 60 metrekare alanın ana taşınmaza oranı dikkate alınarak paylı olarak davacı adına tesciline karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. B....

                      UYAP Entegrasyonu