Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hükmüne uyulan onama, bozma ilamında özetle, ‘‘1)Davalı vasisinin tapu iptali ve tescil davasına yönelik temyiz itirazları yönünden, İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada, çekişmeli taşınmazın orman tahdit hattı içinde kaldığı, daha önce davalı ... tarafından altı aylık itiraz süresi içinde açılan orman kadastrosuna itiraz davası sonucu ....Kadastro Mahkemesinin 2006/71- 2008/1 E.K. sayılı kararı Yargıtay 20....

    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın öncesinin 79 sayılı parselden ifrazen ayrıldığı, kısmen 3116 Sayılı Yasaya göre 1938 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı gibi geriye kalan bölümlerin tamamının orman toprağı olduğu ve halen üzerinde eylemli olarak meşe, gürgen gibi orman ağaçları ile toprağında humus bulunduğu ve orman toprağı olduğu, taşınmazın ortalama eğiminin % 30 olup, hiç bir zaman ... arazisi olarak kullanılmadığı, 13.07.1945 tarihinde yürürlüğe giren 4785 Sayılı Yasa özel ve tüzel kişilere ait tüm ormanları hiç bir bildirime gerek kalmadan devletleştirdiği, persele revizyon gören ... 1955 tarih 15 ve K.sani1927 tarih 32 sayılı tapu kaydı tarla cinsli olup dava konusu taşınmaz hiç bir zaman tarla olarak kullanılmadığı için 3402 Sayılı Yasanın 20/B maddesi gereğince parselin bu tapu kaydı kapsamında kaldığının kabul edilemeyeceği bir an için aksi düşünülse bile tapu kaydının 4785 Sayılı Yasa karşısında...

      Peynir adına tesbit ve tescil edilmiştir. 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan yenileme kadastrosunda; 2101 parsel, 3257 ada 4 parsel numarası verilerek, 2.773,85 m2 yüzölçümü ile aynı nitelikle ve malik hanesi " Tapu kütüğünde olduğu gibi'' şeklinde tesbit ve tescil edilmiştir. Davacı ... Yönetimi söz konusu taşınmazın tamamının orman sayılan yerlerden olmasına rağmen tapuda tarla olarak kayıtlı bulunduğunu, taşınmazın ağaçlandırma sahasında kaldığını belirterek tapu kaydının iptali ile taşınmazın tamamının orman vasfı ile Hazine adına tesbit ve tescilini istemiştir. Mahkemece tapu malikinin mirasçısı olmayan davalılardan ... ve ... hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine, diğer davalılar hakkında açılan davanın ise çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olması nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir....

        Mahkemece bozmaya uyulduktan sonra yapılan yargılama neticesinde davanın kabulü ile; dava konusu taşınmazın tamamının tapu kaydının iptali ile, eylemli orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, taşınmaza ait tapu kaydı üzerindeki takyidatların kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalılardan ... ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede dava tarihinden önce 1946 yılında 3116 sayılı Kanun hükümleri gereğince yapılan orman kadastrosu, 1982 ve 1988 yıllarında kesinleşen aplikasyon, 2. madde ve 2/B madde uygulaması, 1968 yılında yapılan genel arazi kadastrosu vardır....

          Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan ve fiilen orman olan taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescili istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 2007 yılında 6831 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda, dava konusu taşınmaz kısmen orman sınırları içinde bırakılmış, daha önce 1970 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise kişiler adlarına özel mülk olarak tespit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir. 1) İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın (B1) ile gösterilen kısmının orman tahdidi dışında kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve ... biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı ... Yönetiminin (B1) ile işaretli bölüm yönünden yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının REDDİ gerekmiştir. 2) Davacı ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, 1982 yılında ... Köyünde yapılan arazi kadastrosu sırasında 1508 sayılı parselin fidanlık olarak sınırlandırıldığını, daha sonra ... Köyünde 1994 yılında yapılan arazi kadastrosu sırasında 174 ada 7 parsel olarak davalı adına tespit edilen çekişmeli taşınmazın ... Köyü 1508 sayılı parsel içinde kaldığını taşınmazın mükerrer olarak iki kez tapulandığını, 174 ada 7 parselin orman sayılan yerlerden olduğunu, tapu kaydının iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tescilini talep etmiştir. Çekişmeli ......

              bir itiraz olmadan orman kadastrosunun kesinleştiğini, ancak 3402 Sayılı Yasaya göre 1990 yılında uygulamalar başlayıp bu uygulamalara esas olmak üzere 6831 Sayılı Orman Kanunu'nun 3302 Sayılı değişik 2/B Maddesi uygulamaları için görevlendirilen komisyonun kesinleşmiş orman kadastrosu tutanakları dikkate alınmadan sehven taşınmazın özel mülkiyete konu olmasına sebep olduğunu belirterek; bu nedenlerle dava konusu yerde kesinleşmiş orman kadastrosu mevcut olması sebebi ile hatalı tutulan tapu kayıtların iptali ve dava konusu taşınmazın orman vasfıyla hazine adına tescilini, dava konusu taşınmazın 3....

              bir itiraz olmadan orman kadastrosunun kesinleştiğini, ancak 3402 Sayılı Yasaya göre 1990 yılında uygulamalar başlayıp bu uygulamalara esas olmak üzere 6831 Sayılı Orman Kanunu'nun 3302 Sayılı değişik 2/B Maddesi uygulamaları için görevlendirilen komisyonun kesinleşmiş orman kadastrosu tutanakları dikkate alınmadan sehven taşınmazın özel mülkiyete konu olmasına sebep olduğunu belirterek; bu nedenlerle dava konusu yerde kesinleşmiş orman kadastrosu mevcut olması sebebi ile hatalı tutulan tapu kayıtların iptali ve dava konusu taşınmazın orman vasfıyla hazine adına tescilini, dava konusu taşınmazın 3....

              Tapulama Mahkemesinin 13.04.1973 gün 73/28-15 sayılı kararı ile orman olarak tescil harici bırakılmasına karar verildiği ve 1989 yılında yapılan orman kadastrosunda dava dışı 2507 ve 2509 parsellerle birlikte orman sınırları içine alınarak aynı anda orman sınırları 31.12.1981 tarihinden önce orman niteliğinin yitirilmiş olması nedeniyle XI poligon numarası verilerek orman sınırı dışına çıkarıldığı ve işlemin kesinleştiği orman sınırı içinde kalan tapu kayıtlarının yasal değerini yitireceği,öncesi orman olan taşınmazın tapuya tescil edilmiş olmasının yolsuz tescil niteliğinde bulunduğu ve malikine mülkiyet hakkı kazandırmayacağı gibi kamu malı olma niteliğini de değiştirmeyeceği (H.G.K. 19.02.2003 gün 2003/20-102-90 sayılı kararı) bu tür taşınmazların Hazine adına tescil edilmesinde 2924 sayılı yasanın 3. maddesi hükümlerine göre yasal zorunluluk bulunduğu ve H.G.K.’nun 21.02.1990 gün ve 1989/1-700-101 ve 18.10.1989 gün 1-419/528 sayılı kararında belirtildiği gibi hiçbir süreye bağlı...

                Hazine, 20.01.2003 tarihinde açtığı eldeki dava ile çekişmeli taşınmazın öncesi orman iken Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kaydının iptali ve adına tescilini istemiş, taşınmazın orman olarak tescili yönünde bir talepte bulunmamıştır....

                  UYAP Entegrasyonu