Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....
Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....
C)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; teminat yatırılmasına ilişkin tedbir kararının hatalı olduğunu, delillerin takdirinde hataya düşüldüğünü, murisin ölümünden hemen önce yapılan işlemlerin davacı mirasçının zararınına mal kaçırmaya ya da saklı payını ortadan kaldırmaya yönelik olduğu iddiasıyla hem muris muvazaası nedenli tapu iptali hem de saklı pay nedenli tenkis talebi olduğunu, bu nedenle teminat istenememesi gerektiğini, mevcut yasal düzenlemeler ve fiili duruma göre terditli olarak açılmış davalarda en az birinin kabulünün kuvvetle muhtemel olduğunu ve davalı yanın zarara uğrama ihtimalinin yok denecek kadar zayıf olduğunu belirterek teminat istenmesine dair kararın kaldırılmasını talep etmiştir. D)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, muris muvazaası nedeniyle tapu iptal tescil ve iade istemine ilişkindir....
Tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır (YHGK'nun 05/03/2003 gün ve 2003/19- 152 E. - 2003/125 K.; 29/09/2010 gün ve 2010/14- 386 E. - 2010/427 K.; 15/12/2010 gün ve 2010/13- 618 E. - 2010/668 K. sayılı kararı). Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. Dava, taşınmazın orman niteliğinde olması nedeni ile tapu kaydına konulan “orman” şerhinden kaynaklanan ve TMK’nın 1007. maddesi gereğince açılan tazminat istemine ilişkindir....
Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....
Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır. Dolayısıyla bu tür bir dava, taşınmazların mülkiyetlerinin yitirilmesine ilişkin iptal ve tescil davasının kesinleştiği tarihten sonra açılabileceğinden, mülkiyetin kaybedildiği tarih itibariyle de taşınmazların değerinin tespit edilmesi gerektiği kuşkusuzdur....
Değerlendirme ve Gerekçe Dava, tapu sicilinin tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Yalova 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/159 Esas 2018/123 Karar sayılı kararı dava konusu taşınmazın tamamının tapusunun iptal edilerek orman vasfı ile Maliye Hazinesi adına tesciline karar verildiği, kararın 06.07.2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır....
Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/221 Esas 2015/444 Karar sayılı kararı ile dava konusu 324 m² yüzölçümlü 214 parsel sayılı taşınmazın tamamının tapu kayıtlarının iptali ile tescil harici bırakılmasına ve kamu terkinine karar verildiğini, bunun neticesinde devletin oluşan zarardan dolayı sorumlu olduğunu, müvekkil davacı adına kayıtlı ekin mevcut mülkiyet kaydı kesin hüküm ile kısmen iptal edilerek tescil harici bırakılan ve tapu kütüğünde; Bursa İli Karacabey İlçesi Boğazköy Mahallesi Fındıkaltı Mevkii 7 pafta 939 parsel sayılı taşınmaza karşılık 25.711,55 TL maddi tazminat alacağının Karacabey 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/345 Esas sayılı tapu iptal ve terkin kararının kesinleştiği 18/02/2016 tarihinden itibaren, Bursa İli Karacabey İlçesi Boğazköy Mahallesi Kumluk Mevkii 4 pafta 214 parsel sayılı taşınmaza karşılık 1.627,69 TL maddi tazminat alacağının Karacabey 2....
Değerlendirme ve Gerekçe : Dava TMK 1007. Maddede düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı maddi tazminat davasıdır. Çanakkale 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/101 E. 2010/190 K. sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı Orman Genel Müdürlüğüne izafeten Çanakkale Orman İşletme Müdürlüğü tarafından davalı T17 mirasçıları aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davanın kabulü ile Dümrek Köyü 643 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın temyiz edilmeksizin 08/10/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Dava konusu taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde, 1978 yılında kadastro işlemleri sonucu davacılar murisi adına tescil edildiği, anlaşılmıştır. Davacı taraf zamanaşımı süresinin dolduğuna dair yargılama aşamasında ve istinaf dilekçesinde beyanlarda bulunmuşsa da, eldeki dava kısmi dava olarak açılmıştır. Yargıtay 20....