Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.4.2005 gününde verilen dilekçe ile inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı taktirde alacak istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 18.11.2005 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, tayin olunan 26.7.2006 günü için yapılan tebligat üzerine gelen olmadı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ikinci kademedeki istek ise davalıya havale edilen 24.000 Alman Markının tahsili istemlerine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak hukukuna ilişkin davada ... 6. Tüketici ile ... 3. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı dilekçesinde hiçbir sözleşmeye dayanmadan haricen satın aldığı konutun süresinde yapılmaması nedeniyle arsa sahibi ile yüklenici arasındaki dava sonucu sözleşme iptal edilip aldığı tapunun mahkeme kararı ile iptal edildiğini belirtip sebepsiz zenginleşme nedeniyle konut bedelini davalılardan talep etmektedir. Dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemidir. Tüketici Mahkemesi özel bir mahkeme olup, görevleri 4077 Sayılı Yasadan kaynaklanmaktadır....

      Dava; kadastro öncesi nedene dayalı olarak tapu iptali ve tescil, bu istemin kabul edilmemesi halinde çekişmeli taşınmazlara ilişkin kamulaştırma bedelinin ödenmesi istemi ile terditli olarak açılmış olup mahkemece, taşınmazların kamulaştırma nedeniyle acele el konularak Hazine adına tescil edilmiş oldukları gerekçesiyle tapu iptal ve tescil davası yönünden davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir. Çekişmeli taşınmazlara ilişkin tapu kayıtları incelendiğinde taşınmazların dava (ve karar) tarihi itibariyle Hazine adına kayıtlı olmayıp kayıt maliklerinin davalı ... ile dava dışı ... olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle taşınmazların Hazineye ait olduğu gerekçesi ile tapu iptali ve tescil davası yönünden davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi isabetsizdir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Dava, tapu iptali ve tescil istemiyle açılmış ise de; yargılama sırasında sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine dönüştürülmüş olup mahkemece de, sebepsiz zenginleşme hukuksal sebebine dayalı tazminat davası olarak hüküm verildiği anlaşılmakla, 20.01.2017 tarih, 2017/1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Belirtilen nedenle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 14.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Mahkemece;davanın sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası olduğu,davacının tapusunun iptaline yönelik olarak açılan davanın 11.11.2000 tarihinde kesinleştiği,davacının o dosyadaki 06.03.2009 tarihli dilekçesi ile tapu iptal davasından haberdar olduğu,eldeki davanın ise; 28.10.2010 tarihinde açıldığı,bu şekli ile 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ...... Uyuşmazlık, dava konusu alacağın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında toplanmaktadır. Zamanaşımı, bir talep ve dava hakkının kanunda belirtilen süre içerisinde kullanılmaması halinde, usul hukukunca öngörülen şekilde ileri sürülmek koşuluyla borçluya borcunu ödememe imkanı veren bir hukuk kurumudur....

            Mahkemece; kesinleşmiş olan tapu iptali ve tescil davası ile taşınmazın değerinin kesinlik kazandığı, tapuda davacıya taşınmazın davalı tarafından satışı yapıldığı, dolayısıyla taşınmazın o günkü bedeli olan 160.000,00 TL'nin davalıya ödenmiş olduğu, davalı tarafından aksinin ispatlanamadığı, sebepsiz zenginleştiği gerekçesiyle davanın kabulü ile; 160.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; taraflar arasındaki taşınmaz satışından kaynaklanan sebepsiz zenginleşmeye ilişkin alacak davasıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciye kayden temlik olunan taşınmaz payları avans niteliğinde olup bu yolla oluşan tapu kayıtları gerçek mülkiyet durumunu oluşturmaz. Yüklenici edimini ifa ettiği oranda şahsi hak elde edebilir ve elde ettiği hakkını üçüncü kişilere devredebilir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde alacak isteğine ilişkindir. Mahkemece tapu iptali ve tescil isteğinin reddine, alacak isteğinin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 13.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası olup, mahkemecede dava sebepsiz zenginleşme olarak nitelendirildiğinden kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 3.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.3.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Davalı, idari yargının görevli olduğunu, satışın geçerli olmadığını ve zamanaşımının gerçekleştiğini, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ... iptali ve tescil talebinin satışın geçersiz olduğu gerekçesiyle, sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacak davasının ise 10 yıllık zamanaşımı süresinde açılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir, Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre ... iptali ve tescil davasının reddi yerinde görüldüğünden davacı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Davacının sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak istemine gelince; Bir tanımlama yapmak gerekirse zamanaşımı, kanunda belirtilmiş olan süresi içinde talep ve dava edilmemiş olan alacakların özüne dokunmamakla beraber “dava edilebilme vasfını kaybetmesi” sonucunu doğuran bir süre geçimidir. Hak düşürücü süreden farklı olarak, zamanaşımında borç sona ermemekte ve fakat dava edilebilme olanağı kalmamaktadır....

                    Davalı vekili, senede dayalı talebin zamanaşımına uğradığını, vade tarihi olan 1.05.2007'den itibaren 3 yıllık zamanaşımının dolmuş olduğunu, sebepsiz zenginleşmeye dayalı gerek eski gerek yeni TBK'daki hak düşürücü sürelerin geçtiğini savunarak davanın usul ve esastan reddini talep etmiştir. Mahkemece, 05.01.2007 düzenleme, 01.05.2007 vade tarihli senedin düzenlendiği tarih itibariyle yürürlükte olan mülga TTK'nın 644. maddesine göre açılan ve davacının keşideciye karşı sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talebinin 818 sayılı BK'nın 66. maddesi uyarınca bir yıl içinde ileri sürülmesi gerektiği, davaya konu bononun 1.05.2010 tarihinde zamanaşımına uğradığı, 01.05.2011 tarihinde sebepsiz zenginleşmeye dayalı dava açma süresinin dolduğu, bu davanın ise 28.01.2014 tarihinde 6098 sayılı TBK gereğince öngörülen iki yıllık zamanaşımı süresinin de dolduğu tarihten sonra açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu