Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı, miras bırakanlarının şufa davası neticesi çekişme konusu paya malik olduklarını, iyiniyetli olduğunu, vekil ile muris arasındaki ilişkilerin kendisini ilgilendirmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacıların iddialarının sabit olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı pay oranında tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davacıların iddialarının sabit olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Bilindiği üzere, vekalet görevinin kötüye kullanılması davaları miras bırakan adına ona teban açılan dava türlerindendir....

    Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve el atmanın önlenmesi gibi davaların dışında vekalet görevinin kötüye kullanılması, ehliyetsizlik vs. gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan birisinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçılarının davada muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (T.M.K. 640 md.) tartışmasızdır. Somut olayda, davacılar tarafından vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı olarak pay oranında açılan davanın dinlenme olanağının bulunduğu söylenemez. Öte yandan, tereke adına dava açılmadığına göre terekeye mümessil tayin edilerek yargılamaya devam edilmesi de pay oranında açılan davanın dinlenmesini olanaklı hale getirmez....

      Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın esasına yönelik yerel mahkeme kararının doğru olduğunu ancak dava değeri 910.275,00 TL olduğu halde mahkemece müvekkili lehine eksik vekalet ücretine hükmedildiği belirterek yerel mahkeme kararının düzeltilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ GEREKÇE : Açılan dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, tazminat ve ecrimisil istemlerine ilişkindir....

      Temyiz Nedenleri Davalı vekili; dava yalnızca muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat olduğu halde, Mahkemece davada vekalet görevinin kötüye kullanılmasına da dayanıldığı gerekçesiyle direnme kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, muris muvazaasının söz konusu olmadığı gibi vekalet görevinin kötüye kullanılmasının da söz konusu olmadığını, mirasbırakanın sağlığında tüm mirasçıların haklarını gözeterek paylaştırma yaptığını, bilirkişi tarafından tespit edilen değerlerin de fahiş olduğunu, davanın reddinin gerektiğini belirterek, hükmün bozulmasını istemiştir. 9. Gerekçe 9.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel isteğine ilişkindir. 9.2....

        Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve el atmanın önlenmesi gibi davaların dışında vekalet görevinin kötüye kullanılması, ehliyetsizlik vs. gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan birisinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçılarının davada muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (T.M.K. 640 md.) tartışmasızdır. Somut olayda, davacı tarafından miras payı oranında açılan tapu iptal ve tescil davasının dinlenme olanağının bulunduğu söylenemez. Öte yandan, tereke adına dava açılmadığına göre terekeye mümessil tayin edilerek yargılamaya devam edilmesi de pay oranında açılan davanın dinlenmesini olanaklı hale getirmez....

          Bilindiği üzere; terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve el atmanın önlenmesi gibi davaların dışında ehliyetsizlik, vekalet görevinin kötüye kullanılması, hata-hile-gabin vs. gibi hukuki nedenlere dayalı davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan birisinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçıların davada muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (TMK 640 md.) tartışmasızdır. Eldeki davada, mirasbırakanın ölüm tarihi itibariyle terekesinin elbirliği mülkiyetine tabi olduğu ve davacı dışında başka mirasçılarının bulunduğu sabit olup, davacı tarafından ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki sebebine dayalı olarak 3. kişiye karşı miras payı oranında açılan davanın dinlenme olanağı bulunmamaktadır....

            BİRLEŞTİRİLEN DAVADA DAVA TÜRÜ : TAPU İPTAL-TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Asıl ve birleşen davada davacılar, mirasbırakanları Celal ...’nun 06.07.2009 tarihli vekaletname ile davalı torunu Serdar’ı vekil tayin ettiğini, vekilin dava konusu 2584 ada 38 parsel sayılı taşınmazdaki mirasbırakana ait 81/539 payı davalılar Süveyla ve Saadettin’e temlik ettiğini, davalıların da değişik tarihlerde muvazaalı olarak taşınmazları diğer davalılara devrettiklerini, vekalet görevinin kötüye kullanıldığını, davalıların el ve işbirliği içerinde hareket ettiklerini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile mirasçılar adına payları oranında tesciline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemişler, 26.06.2014 tarihli dilekçe ile mirasçılar Alim ve Akif davaya muvafakat ettiklerini bildirmişlerdir....

              Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel istemine ilişkindir. 6.2. İlgili Hukuk 6.2.1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nda (TBK) sadakat ve özen borcu, vekilin vekil edene karşı en önde gelen borcu kabul edilmiş ve 506. maddesinde aynen; "Vekil, vekâlet borcunu bizzat ifa etmekle yükümlüdür. Ancak vekile yetki verildiği veya durumun zorunlu ya da teamülün mümkün kıldığı hâllerde vekil, işi başkasına yaptırabilir. Vekil üstlendiği iş ve hizmetleri, vekâlet verenin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yürütmekle yükümlüdür. Vekilin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alanda iş ve hizmetleri üstlenen basiretli bir vekilin göstermesi gereken davranış esas alınır." hükmüne yer verilmiştir. Bu itibarla vekil, vekil edenin yararına ve iradesine uygun hareket etme, onu zararlandırıcı davranışlardan kaçınma yükümlülüğü altındadır. 6.2.2....

                Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel istemine ilişkindir. 6.2. İlgili Hukuk 6.2.1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nda (TBK) sadakat ve özen borcu, vekilin vekil edene karşı en önde gelen borcu kabul edilmiş ve 506. maddesinde aynen; "Vekil, vekâlet borcunu bizzat ifa etmekle yükümlüdür. Ancak vekile yetki verildiği veya durumun zorunlu ya da teamülün mümkün kıldığı hâllerde vekil, işi başkasına yaptırabilir. Vekil üstlendiği iş ve hizmetleri, vekâlet verenin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yürütmekle yükümlüdür. Vekilin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alanda iş ve hizmetleri üstlenen basiretli bir vekilin göstermesi gereken davranış esas alınır." hükmüne yer verilmiştir. Bu itibarla vekil, vekil edenin yararına ve iradesine uygun hareket etme, onu zararlandırıcı davranışlardan kaçınma yükümlülüğü altındadır. 6.2.2....

                  Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel istemine ilişkindir. 6.2. İlgili Hukuk 6.2.1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nda (TBK) sadakat ve özen borcu, vekilin vekil edene karşı en önde gelen borcu kabul edilmiş ve 506. maddesinde aynen; "Vekil, vekâlet borcunu bizzat ifa etmekle yükümlüdür. Ancak vekile yetki verildiği veya durumun zorunlu ya da teamülün mümkün kıldığı hâllerde vekil, işi başkasına yaptırabilir. Vekil üstlendiği iş ve hizmetleri, vekâlet verenin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yürütmekle yükümlüdür. Vekilin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alanda iş ve hizmetleri üstlenen basiretli bir vekilin göstermesi gereken davranış esas alınır." hükmüne yer verilmiştir. Bu itibarla vekil, vekil edenin yararına ve iradesine uygun hareket etme, onu zararlandırıcı davranışlardan kaçınma yükümlülüğü altındadır. 6.2.2....

                    UYAP Entegrasyonu