Şöyle ki; kadastral parselin ihyasının kadastral sınırları üzerinde imar uygulaması sonucu oluşturulan ve sicil kaydı açık olan imar parsellerinin anılan kadastral sınır kapsamında kalan sınırları açıkça belirlenmek suretiyle bu bölümler bakımından tapu iptali ile bu alanların yine kadastral sınırları içinde kalan ve yol ve yeşil alan gibi alanlarla birlikte tescili suretiyle mümkün olabileceği gözetilmeksizin ihyasına karar verilen parselin sicil kaydının iptaline şeklinde infaza elverişsiz biçimde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi dava konusu 5675 ada 5 ve 8 sayılı imar parsellerinin ihyası istenilen kadastral parsel sınırları içinde kalan kısımlarının tapu kaydının iptali ile yetinilmesi gerekirken tamamının iptaline hükmedilmesi de isabetsizdir....
İmar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanaksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanıksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır. Öte yandan; kadastral parselin ihyası, ancak kadastral sınırlar üzerinde oluşturulan imar parsel veya parsellerinin tapu kayıtlarının iptali ile -bu sınırlar içerisinde oluşturulan yol, park vs. gibi alanlar varsa bunlarla birlikte- eski hale getirilerek tescili suretiyle mümkün olabilecektir....
Dava; davacının kayden maliki olduğu 104 ada 99 parsel sayılı taşınmazda yapılan imar uygulamasının iptali ile buna bağlı olarak kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil istekleriyle açılmıştır. Hemen belirtilmelidir ki, idari işlemin iptaline yönelik istemin idareyi ve idari yargıyı ilgilendirdiği tartışmasızdır. Diğer taraftan 104 ada 99 sayılı parselin imar düzenlemesi ile oluşturulan dava konusu 262 ada 4 sayılı imar parselinin dayanağı idari işlem olup, bu idari işlem hukuki geçerliliğini koruduğu sürece tapu iptal ve tescil davasının dinlenme olanağı bulunmadığı, ancak anılan imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edilmesi halinde çekişmeli imar parselinin sicil kaydının illetten yoksun hale geleceği ve yolsuz tescil durumuna düşeceği ve bu durumda kadastral parselin ihyasına hükmedilmesi gerekeceği ve tapu iptali ile tescil taleplerinin tapu sicillerine yönelik olup, bu tür davaların görülme yerinin de Adli Yargı olduğu kuşkusuzdur....
Ayrıca, kadastral parselin ihyasının; imar uygulamasıyla kadastral parsel sınırları üzerinde oluşturulan imar parsellerinin kadastral parsel içerisinde kalan kısımlarının tapu kaydının iptali ile eski hale getirilerek tescili suretiyle mümkün olabileceği; bu durumda da ihyası istenen kadastral parselin çap sınırları içerisinde kalan imar parsellerinin tamamının tespitiyle kayıt maliklerinin davada yer almaları gerektiği de açıktır. Taraf teşkili dava şartlarından olup re'sen gözetilmesi gerekir. Eldeki davada da kadastral parselin ihyası istenildiğine göre mahkemece, öncelikle imar uygulamasına tabi olan 332 sayılı kadastral parselin 84.376 m2'lik kısmının çap kapsamı içerisinde kalan tüm imar parsellerinin kayıt maliklerinin tespit edilerek tamamının davada yer almalarının sağlanması ve böylece taraf teşkilinin temininden sonra......
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 20.02.2012 gününde verilen dilekçe ile kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil, elatmanın önlenmesi, ecrimisil, yıkım ve tazminat talebi üzerine Dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 13.02.2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kadastral parselin ihyası, elatmanın önlenmesi, ecrimisil, yıkım ve tazminat isteğine ilişkindir....
Davadaki istek de kadastral parselin ihyası olduğu halde mahkemece bu husus gözardı edilerek yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Öte yandan, imar parsellerinin hukuki dayanağını teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilip kesinleşmesi ile imar parsellerinin TMK'nın 1025. maddesinde öngörülen yolsuz tescil durumuna düşeceği; buna göre, ihyası talep edilen kadastral parselin çap sınırları üzerinde oluşturulan imar parsellerinin sicil kayıtlarının iptal edilip eski kadastral parselin geometrik ve mülkiyet durumunun yeniden ihyasına karar verilmesi gerektiği, diğer taraftan tapu iptali ve tescil davalarının kayıt malikleri aleyhine açılacağı tartışmasız olup somut olayda, asıl ve birleştirilen davalar 473 sayılı kadastral parselin ihyasına yönelik olduğuna göre 21.10.1970 tarihinde ilave edilen 2975 m2'lik kısım da dahil olmak üzere toplam 39695 m2 yüzölçümlü 473 parsel sayılı taşınmazın tamamının ihyasına karar verilmesi gerekir....
O halde; imar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanaksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanaksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır. Ayrıca; kadastral parselin ihyasının, imar uygulamasıyla kadastral parsel sınırları üzerinde oluşturulan imar parsellerinin kadastral parsel içerisinde kalan kısımlarının tapu kaydının iptali ile eski hale getirilerek tescili suretiyle mümkün olabileceği gözetildiğinde; ihyası istenilen kadastral parselin çap sınırları içerisinde kalan imar parsellerinin tamamının tespitiyle kayıt maliklerinin davada yer almaları gerektiği de açıktır. Somut olayda; birleştirilen ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 11.07.2008 tarihli, 2008/315 Esas - 263 Karar sayılı dava dosyasında, davalı olarak gösterilen 5592 ada 9 parsel sayılı taşınmazın paydaşlarından ...'...
O halde; imar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nin 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanıksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır. Ayrıca; kadastral parselin ihyasının, imar uygulamasıyla kadastral parsel sınırları üzerinde oluşturulan imar parsellerinin kadastral parsel içerisinde kalan kısımlarının tapu kaydının iptali ile eski hale getirilerek tescili suretiyle mümkün olabileceği gözetildiğinde; ihyası istenilen kadastral parselin çap sınırları içerisinde kalan imar parsellerinin tamamının tespitiyle kayıt maliklerinin davada yer almaları gerektiği de açıktır....
nun 1025. maddesinde öngörülen yolsuz tescil durumuna düşeceği açıktır. Buna göre kadastral parsellerin gittileri olan imar çap kayıtlarının iptal edilip eski kadastral parsellerin geometrik ve mülkiyet durumunun yeniden ihyasına karar verilmesi gerektiğinde kuşku bulunmamaktadır. Davacı, kadastral parselin ihyası, başka deyişle imar uygulaması ile oluşan imar parsellerinin tapu kayıtlarının iptali ile eski hale getirilmesini istemekte olup, bu durumda ihyası istenen kadastral parselin çap sınırları içerisinde kalan imar parsellerinin tamamının tespiti ile koşullar oluşmuş ise tamamının tapularının iptali yönünde karar vermek gerekir. Diğer taraftan tapu iptal ve tescil davalarının kayıt malikleri aleyhine açılacağı da tartışmasızdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı- karşı davalı vekili tarafından, davalı- karşı davacı ve birleştirilen dosya davalıları aleyhine 09.03.2004- birleştirilen dava 24.06.2008 gününde verilen dilekçe ile asıl dava elatmanın önlenmesi ve kadastral parselin ihyası, karşı dava temliken tescil, birleştirilen dava kadastral parselin ihyası talebi üzerine Yargıtay 1. Hukuk dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; asıl dava, karşı dava, birleştirilen davanın reddine dair verilen 11.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava kadastral parselin ihyası ile elatmanın önlenmesi ve yıkım karşı dava ise temliken tescil, birleştirilen dava kadastral parselin ihyası istemlerine ilişkindir....