Ayrıca; kadastral parselin ihyasının, imar uygulamasıyla kadastral parsel sınırları üzerinde oluşturulan imar parsellerinin kadastral parsel içerisinde kalan kısımlarının tapu kaydının iptali ile eski hale getirilerek tescili suretiyle mümkün olabileceği gözetildiğinde; ihyası istenilen kadastral parselin çap sınırları içerisinde kalan imar parsellerinin tamamının tespitiyle kayıt maliklerinin davada yer almaları gerektiği de açıktır....
Davacı vekili, 438 ada 31 sayılı kadastral parsel sayılı taşınmazın, Yakutiye Belediye Başkanlığının, 04.03.1997 tarih, 157 No'lu Encümen Kararı ile imar parseline dönüştürüldüğünü; ancak anılan imar planının, Erzurum İdare Mahkemesinin, 1999/920 Esas, 1999/1496 Karar sayılı ilamı ile iptal edilip, iptal kararının kesinleştiğini ileri sürerek; imar parsellerinin tapu kaydının iptali ile kadastral parsele dönülmek suretiyle davacı adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazlarla ilgili daha evvel Erzurum 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/628 Esas sayılı dosyası üzerinden açılmış ve halen derdest olan tapu iptali ve tescil davası bulunduğundan davanın derdestlik nedeniyle reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; davacı Vakıf adına kayıtlı .... ada 10 sayılı kadastral parselde 3194 sayılı Yasa'nın 18.maddesi uyarınca gerçekleştirilen 79 saha numaralı imar uygulamasının Konya 1.İdare Mahkemesi'nin 1993/764 E. ve 1994/302 K. sayılı kesinleşmiş ilamı ile iptal edildiği, eski hale getirilmesi amacıyla davacı Vakıf tarafından Konya 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/689 E. ve 2006/251 K. sayılı dosyasına açılan davanın yargılaması sırasında eldeki davanın açıldığı ve davalılar adına kayıtlı çekişmeli .......ada 3 sayılı imar parselinin 16.49 m² lik kısmının ( Konya 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/689 E. sayılı dosyasındaki bilirkişi raporunda 3 – B ile belirtilen ) ..... ada 10 sayılı kadastral parselin sınırları dahilinde kaldığının saptandığı iddiası ile bu bölümün tapu kaydının iptali ve adına tescil, mümkün olmadığı takdirde anılan kadastral parsel ile tevhit edilmek suretiyle adına tescil isteğinde bulunulduğu, eldeki davanın yargılaması sırasında; Konya...
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 24/02/2015 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 19/11/2020 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, kadastral mülkiyetin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı Hazine vekili, öncesinde ihdasen Hazine adına tescil edilen 5412 ada, 1 parsel (1245) sayılı kadastral parselin yer aldığı alanda, davalı ... Belediyesi ve Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından İmar Kanunu 18. maddesi uyarınca 37 no'lu 1. Etap ve 2....
DAVA Davacı-birleştirilen davada davacı Hazine vekili, ihdasen Hazine adına kaydedilen 1171(199) sayılı taşınmazın bulunduğu alanda davalı ... ve Adana Büyükşehir Belediyesince yapılan imar uygulamaları sonucu çok sayıda imar parseli oluşturulduğunu, ancak yapılan imar uygulamalarının idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek kadastral parselin ihyasının temini amacıyla tapu iptal ve tescil, ikinci kademede tazminat isteminde bulunmuştur. II. CEVAP Davalılar cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 15.09.2015 tarih ve 2008/290 Esas, 2015/415 Karar sayılı kararıyla; davanın reddine karar verilmiştir. IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararı 1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2. Hüküm Yargıtay (Kapatılan) 14....
Dava, kadastral parselin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Tapu sicilinin tutulması prensiplerinden biri tescil, diğeri sicilin aleniliği (güvenirliği), bir diğeri ...nin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebinin bulunması, yani kaydın illetten mücerret olmamasıdır. İmar şuyulandırmasının dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve yolsuz tescil durumuna düşeceği açıktır. Böylesi bir durumda da, dayanıksız kalan (illetten mücerret) kaydın iptali ile kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır. Öte yandan; tapu iptal ve tescil davaları kural olarak kayıt maliklerine karşı açılır....
Yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilirken sorumlu olan taraflar ayrı olarak ve belirgin bir şekilde hüküm kısmında belirtilmediğini. Ayrıca Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/8157 E., 2017/3085 K. Sayılı kararında belirtlidiği üzere "..tescil davalarında Hazine ve belediye başkanlığı yasal hasım durumunda olduğundan, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaları doğru değildir.." denilmiştir. Tüm bu sebeplerle yerel mahkeme kararının hukuka aykırı olup kaldırılması talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, 3194 Sayılı Kanun'un 18. maddesine göre yapılan imar uygulamasının yargı kararı ile iptali nedenine dayalı, kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
in maliki bulunduğu 77 ada 12 parsel sayılı taşınmazın, anılan ilk uygulama ile 891 ada 2 ve 4 sayılı imar parsellerine şuyandırılarak Firdes adına tescil edildiği, ne var ki, tapuya 04.04.2014 tarih ve 3517 yevmiye numarası ile tescil edilen imar uygulaması sonucu her iki parselin 891 ada 21, 22 ve 23 sayılı imar parsellerine şuyunlandırdığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere; imar parsellerinin sicil dayanağı olan idari işlem, idari yargı yerinde iptal edilmediği sürece imar öncesi kayıtlara dönülmesi yönündeki tapu iptali ve tescil davasının dinlenme olanağının bulunmadığı kuşkusuzdur....
O halde; imar parselinin dayanağı olan idari işlemin iptal edilmesi ile sicilin dayanıksız kalacağı ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği; bu durumda; dayanıksız kalan tapu kaydının iptal edilerek kadastral parselin geometrik ve hukuki durumunun ihyasına karar verilmesi gerekeceği tartışmasızdır. Ayrıca; kadastral parselin ihyasının, imar uygulamasıyla kadastral parsel sınırları üzerinde oluşturulan imar parsellerinin kadastral parsel içerisinde kalan kısımlarının tapu kaydının iptali ile eski hale getirilerek tescili suretiyle mümkün olabileceği gözetildiğinde; ihyası istenilen kadastral parselin çap sınırları içerisinde kalan imar parsellerinin tamamının tespitiyle kayıt maliklerinin davada yer almaları gerektiği de açıktır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kadastral parselin ihyası (imar uygulaması ile oluşan imar parselinin tapu kaydının iptali ile eski hale getirilmesi) isteğine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; Antalya, Alanya, Saray mahallesi 513 ada 73 parsel sayılı taşınmaza, davacıların murisi olduğu iddia olunan İlhan Odabaşıoğlu’nun 1983 yılında taksim suretiyle malik olduğu; 3402 sayılı İmar Kanununun 18....