Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DEĞERLENDİRME: İlk derece mahkemesince verilen "ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddi" kararının dahili davalı T3 tarafından istinaf edilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede aşağıdaki değerlendirmeler yapılmıştır: Dava; taşınmazın harici satış sözleşmesi ile satın alındığı iddiasına dayalı tapu iptali tescil veya alacak ile ilgili ihtiyati tedbir isteğini içermektedir. Esasa ilişkin uyuşmazlık; harici satış sözleşmesi ile alınan taşınmaz ile ilgili olarak tapu iptali tescil yasal koşullarının oluşup oluşmadığı hakkındadır. Geçici hukuki korumaya ilişkin uyuşmazlık ise; "mahkemece verilen ihtiyati tedbir ve tedbire itirazın reddi kararının, esasa ilişkin uyuşmazlık ve taraflarca sunulan deliller çerçevesinde HMK.'nın 389 ve devamı maddelerinde düzenlenen yasal koşullara ve usule uygun olup olmadığı" hakkındadır. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 389/1....

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil (6292 Dayalı Satış) K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6292 sayılı Kanun gereğince yapılan satış işleminin ve bunun sonucu meydana gelen tapu kaydının yolsuz şekilde oluştuğu iddiasına dayalı genel mahkemelerde açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.07.2021 tarihli ve 31536 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (5.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 20.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil (6292 Dayalı Satış) K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6292 sayılı Kanun gereğince yapılan satış işleminin ve bunun sonucu meydana gelen tapu kaydının yolsuz şekilde oluştuğu iddiasına dayalı genel mahkemelerde açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.07.2021 tarihli ve 31536 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (5.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 20.09.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

      K A R A R Davacı vekili, 1689 ada 13 parsel sayılı taşınmazın 75/20364'er hissesi davalı ... ve ... adına kayıtlı iken....Noterliğinde düzenlenen 12.07.2004 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile 7000 TL bedelle taşınmazı satın aldığını, taşınmazın üzerinde bina bulunduğunu, binaya önemli ölçüde tadilat yaptırdığını belirterek tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat isteminde bulunmuştur. Davalılar vekili, satış vaadi sözleşmesi yapılırken davacının taşınmazın tapusuz olduğunu bildiğini, taşınmaz üzerindeki binanın zilyetliğinin devrini istediğini, satış vaadi sözleşmesi yapıldığı tarihte tapu kaydının bulunmaması sebebiyle 3194 sayılı yasanın 18 son maddesi uyarınca satış vaadi sözleşmesi yapılamayacağını, yapılan sözleşmenin geçersiz olduğunu, bu sözleşmenin ancak zilyetliğin devri olarak yorumlanabileceğini, başından beri imkansız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, kadastrodan sonraki nedene ve harici satın alma iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olduğundan, kararın temyizen incelenmesi görevi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 14. maddesi ve ilgili Yargıtay Büyük Genel Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenle dosyanın Yargıtay Yüksek 8. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 08.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Harici Satın almaya dayalı Tapu İptali ve Tescil, olmadığı takdirde temliken tescil istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı vekili, dava konusu taşınmazı 1970 yılında harici satış sözleşmesi ile T18 kahyası Şükrü Gedikten satın aldığı iddiasıyla, öncelikle tapu iptali ve tescil talebinde bulunduğu, bunun mümkün olmaması halinde TMK.nun 724.md. Uyarınca temliken tescil talebinde bulunduğu, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; harici satış sözleşmesi ile ilgili olarak tapu iptali-tescil talebinin reddine karar verildiği, terditli olarak açılan temliken tescil talebi ile ilgili olarak bir değerlendirme yapılmadığı, verilen kararın davacı vekili tarafından istinafa taşındığı görülmüştür....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, kadastro öncesi harici satın alma zilyetlik ve muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 23.11.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, harici satın alma, zilyetlik ve muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 10.10.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              K A R A R Dava, kadastro öncesi zilyetlik ve harici paylaşım iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 26.11.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi. ......

                Somut olaya gelince; davacı ile davalı arasında hukuken geçerli bir satış sözleşmesi bulunmadığından tapu iptal ve tescil talebinin reddi doğru olmakla birlikte davacının tapu iptal tescil talebi yanında ikinci kademede tazminat isteği de bulunmaktadır. Mahkemece ortada geçerli bir satış sözleşmesi bulunmadığı halde dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle tespit edilen güncel değerinin davacıya ödenmesine karar verilmesi doğru değildir. Davacı yargılamanın başından itibaren satış bedeli olarak 160.000,00 TL kararlaştırıldığını, davalıya satış sözleşmesine istinaden toplamda 142.000,00 TL ödeme yaptığını, geriye kalan 18.000,00 TL’nin tevdi mahalli tayin edilerek ödenmesinden sonra tapu iptal ve tescil talep ettiğini beyan etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu