Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davalı eş tarafından devredilmeyen, nam-ı müstear adına kayıtlı olduğu iddia edilen taşınmazların işbu madde hükmüne dayalı olarak kendiliğinden tasfiyeye dahil edilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla davacının taşınmazların tasfiyeye konu edilmesini sağlamak amacıyla eldeki tapu iptali ve tescil davasını açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Öte yandan gerek dava dilekçesi ve gerekse istinaf dilekçesindeki açıklamalar itibarıyla iddianın ileri sürülüş biçimine göre dava, nam-ı müstear iddiasına dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. Eski hukukumuzda nam-ı müstear geçerliliği kabul edilmiş bir bağımsız müessese olarak düzenlenmiş bulunmasına karşın bugünkü yasalarımızda nam-ı müstear diye bir deyim mevcut değildir. Ancak konuya açıklık ve çözüm getirmesi bakımından 08/05/1941 gün ve 29/5; 05/02/1947 gün ve 20/6 ile 07/10/1953 gün ve 7/8 sayılı içtihadı birleştirme kararları kabul edilmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava dilekçesi içeriğine ve mahkemenin nitelendirmesine göre dava İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkin olmayıp, BK.nun 18. maddesine dayalı olarak açılan tapu iptal davasıdır. Muvazaaya dayalı davaların açılmasında süreye tabi olmamalarına göre hükme yönelik temyiz itirazlarını inceleme görevi Yüksek 4.Hukuk Dairesine ait olmakla dosyanın anılan daire başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 23.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Hukuk Genel Kurulu 2011/14-573 E., 2011/692 K. Hukuk Genel Kurulu 2011/14-573 E., 2011/692 K.TAPU İPTALİ VE TESCİL 4077 S. TÜKETİCİNİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN [ Madde 23 ] 4077 S. TÜKETİCİNİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN [ Madde 3 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "Tapu İptali ve Tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bandırma 2.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 15.04.2010 gün ve 2009/406 E., 2010/152 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 14.Hukuk Dairesinin 09.11.2010 gün ve 11168-12399 sayılı ilamı ile; (... Dava, davalı yükleniciden kazanılan kişisel hakka dayalı mülkiyet aktarımı istemine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava tapu iptali ve tescil ve karşılık dava müdahalenin men'i istemine ilişkindir. ... 1. Aile Mahkemesi tarafından davacı davaya konu taşınmazın tapusunun iptali davasında TBK'nın 19. maddesine göre muvazaaya dayanmış olup, davacı vekili taraflar arasındaki boşanma davasının red edilmesi üzerine aynı şekilde davaya muvazaa sebebi ile tapu iptali ve tescil davası olarak devam edilmesinide talep etmiş olması dikkate alınarak bu halde davanın genel görevi asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesince de, davalı ...'...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, muvazaaya dayalı yapılan taşınmaz satışının iptali ve tescil istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 1.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 11.5.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, eşler arasındaki mal rejiminden kaynaklanan muvazaaya dayalı gayrimenkul satışının iptali ve tescil istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 8.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 28.4.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, eşler arasındaki mal rejiminden kaynaklanan muvazaaya dayalı gayrimenkul satışının iptali ve tescil istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 8.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 28.4.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              davacılar tarafından muris muvazaası nedeniyle tapu iptali ve tescil davası açıldığını, davanın, davalı Mehmet Umar'ın kabulü ile neticelendiğini ve Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiğini....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanları ....’in maliki olduğu taşınmazı kadastro öncesinde davalı oğluna satış suretiyle temlik ettiğini, daha sonra taşınmazların 16 ve 22 parsel olarak davalı adına tescil edildiğini, temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, miras payları oranında tapunun iptali ile adlarına tescile karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, satışın gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece; “ ... miras bırakan tarafından yapılan satışın gerçek satış olmadığı, muvazaaya dayalı olduğu ve davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği ...” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamı uyarınca yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir....

                Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur. Çünkü yukarıda açıklandığı gibi İİK 277 ve izleyen maddelerinde iptal davasına konu tasarruflar özünde geçerli olmasına rağmen kanunun icra hukuku yönünden iptaline imkan verdiği tasarruflardır. Muvazaaya dayalı iptal davasında ise davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir. İİK 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere,muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde ise iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı,alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK 283/1,2 maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir....

                  UYAP Entegrasyonu