düşen payın müvekkiline ödenmediğini belirterek; müvekkilinin adi ortaklık ilişkisinden doğan ödenmeyen fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL alacağın, alacağın doğduğu tarihinden itibaren işleyecek yasal faziyle birlikte davalıdan tahsiline, müvekkiline ait olan ve ancak şirket adına tescili yapılan 34 XX 155 plakalı aracın müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Büyük Genel Kurulu'nun ....01.2013 tarih ve 2013/... sayılı Kararı'nın dayanağı olan 2797 sayılı ... Yasası'nın .... maddesini değiştiren 6110 sayılı Yasa'nın .... maddesinde, daireler arası ... bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirmenin esas alınacağı öngörülmüştür. Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; arsa sahibi olan taraflar arasında (adi ortaklık) paylaşım ilişkisine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı yükleniciye yöneltilmiş bir talep bulunmadığından, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, ....09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Şti. aleyhine İstanbul Anadolu Banka Alacakları İcra Müdürlüğünün 2021/22197 esas sayılı dosyası ile başlatılan takibin kesinleşmesi üzerine müvekkili ve borçlu şirketin adi ortaklık ilişkisinden dolayı iştirak (elbirliği) halinde maliki oldukları İstanbul İli, Kadıköy İlçesi, Suadiye Mahallesi, 870 ada, 89 parsel, 23 bağımsız bölüm numaralı taşınmazdaki borçlunun 1/2 hissesinin üzerine haciz konulduğunu, taşınmazın adi ortaklık malı olduğunu ve ortağın borcundan dolayı haczedilemeyeceğini, ancak tasfiye ve kar payına haciz konulabileceğini belirterek icra müdürlüğü işleminin iptaline, 22/06/2021 tarihli ve 28683 yevmiye numaralı haciz şerhinin fekkine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı/alacaklı vekili cevap dilekçesinde; takipte borçlunun iştirak halinde malik olduğu taşınmaza haciz konulduğunu, tapu kaydında taşınmazın adi ortaklığa ait olduğuna ilişkin bir bilgi bulunmadığını belirterek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1) Davacılardan ... ile davalının eski eşi ,,, arasında 17.04.2009 ve 22.06.2009 tarihli adi ortaklık niteliğinde sözleşmeler mevcut olup, eldeki davada, bu sözleşmeler gereği davalıya devredilen tapu kayıtlarının iptal ve tescili, olmadığı takdirde bedellerinin tahsili talep edilmiştir. Sözleşmeler uyarınca devredilen bağımsız bölümlerin iadesi dava konusu edildiğine göre anılan sözleşmelerin tarafı olan ,,,'nın bu davada yer alması, hukuki yararının etkilenmesi nedeniyle ve uyuşmazlığın çözümü açısından zorunlu bulunduğundan şarttır. Şu halde, davacılara süre verilerek, davacı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Taraflar arasında kiracılık ilişkisinin bulunmadığı tarafların kabulünde olup, 03.05.2010 tarihli ıslah dilekçesinde belirtildiğinden, dava adi ortaklık ilişkisinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 29.06.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Uyuşulmayan ve çözülmesi gereken sorun: Adi ortak sıfatıyla davalı- borçlu hakkında münferiden icra takibi ve itirazın iptali davasının açılmasının mümkün olup olmadığı; olay nedeniyle davacı ve ilgili adi ortaklık arasında yemek satım sözleşmesinin kurulup kurulmadığı, kurulmuşsa icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan yemek bedeli alacağının bulunup bulunmadığı, varsa tutarının ne kadar olduğu noktalarındadır....
Taraflar arasında adi ortaklık ilişkisi bulunduğu, tarafların ve ilk derece mahkemesinin kabulünde olduğu, dava konusu taşınmazın adi ortaklık döneminde alındığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ortaklık malı olduğu bildirilen dava konusu taşınmaza ortaklık sözleşmesine aykırı olarak haciz konulduğu gerekçesiyle ortaklık sözleşmesinin feshi ile ortaklıktan kaynaklanan alacağının tahsili noktasında toplandığı anlaşılmakla, bu durumda Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 25.06.2020 tarih ve 564 sayılı kararı ile düzenlenen Konya Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünün 6. Hukuk Dairesinin görevlerini belirleyen 16.Maddesinde "Kararı veren mahkemenin ve tarafların sıfatına bakılmaksızın adi ortaklıktan kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar," hükmü uyarınca istinaf inceleme görevi Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi'ne ait olduğundan dairemizin görevsizliği ile Aidiyet (Gönderme) kararı verilmesi gerektiği anlaşılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; adi ortaklığa dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olup, hüküm davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir. İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır....
Holding A.Ş'ye devrettiği, davalı arsa sahipleri Hüseyin ve T4 ile AKS A.Ş. arasındaki 14.10.2005 tarihli sözleşmenin, olağan bir kat karşılığı inşaat sözleşmesi olmayıp, hasılat paylaşımlı bir adi ortaklık sözleşmesi olduğu, 14.10.2005 tarihli sözleşme hükümleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde, taraflar arasında hasılat paylaşımı esasına dayalı konut yapım ve satımı konusunda adi ortaklık kurulduğu, adi ortaklıkta iştirak halinde mülkiyet hükümleri söz konusu olup ortaklar dışa karşı da müşterek ve müteselsilen sorumlu davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, 235.000,00 TL tutarındaki davacı ödemesinin, denkleştirici adalet ilkesi çerçevesinde yapılan hesaplama ile 25.04.2008 olan dava tarihi itibari ile güncel değeri 271.147,00 TL olduğu, taşınmazın fiilen yapılmadığı, inşaat seviyesinin %10 olduğu, tapu tescilinin mümkün bulunmadığı anlaşıldığından davacının davasının kabulüne, Tapu İptali Tescil talebinin reddi ile, 271.147,00 TL'nin davalılardan müşterek...
Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisinin fesih ve tasfiyesi ile adi ortaklıktan kaynaklı tapu iptali tescil ve alacak istemine ilişkindir. Adi ortaklık sözleşmesi, iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. (TBK. 620/1 md.) Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nun 639.maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar. Bunlardan ilki, yöneticilerin görevlerinin sona ermesi, diğeri de ortaklığın tasfiyesidir. Tasfiye, ortaklığın bütün malvarlığının belirlenip, ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sonlandırılması, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır....