Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak Hazine adına tespit ve 01.10.2010 tarihinde tescil edildikten sonra, taşınmaz 16.01.2014 tarihinde 6292 Sayılı Kanun gereğince ... Belediyesine devredilmiş, bilahare 29.04.2015 tarihinde ise aynı yasa uyarınca ...'ya satılarak tapuda bu kişi adına kayden intikal ettirilmiştir. Davacı ..., 23.05.2016 tarihinde, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/360 Esas, 2014/243 Karar sayılı kararı ile taşınmazın 105,47 m2 yüzölçümündeki kısmının kendi kullanımında olduğuna ilişkin olarak tapu kaydının beyanlar hanesine şerh verildiğini ve iş bu kararın kesinleştiğini, buna karşın taşınmazın tamamının 6292 sayılı Kanun uyarınca davalı ...'ya satılarak bu kişi adına tescil edildiğini ileri sürerek iddiasına konu kısma yönelik olarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davalı ......

    nun fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak Hazine adına tespit ve 01.10.2010 tarihinde tescil edildikten sonra, taşınmaz 16.01.2014 tarihinde 6292 Sayılı Kanun gereğince ... Belediyesine devredilmiş, bilahare 29.04.2015 tarihinde ise aynı yasa uyarınca ...'ya satılarak tapuda bu kişi adına kayden intikal ettirilmiştir. Davacı ..., 23.05.2016 tarihinde, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/360 Esas, 2014/243 Karar sayılı kararı ile taşınmazın 105,47 m2 yüzölçümündeki kısmının kendi kullanımında olduğuna ilişkin olarak tapu kaydının beyanlar hanesine şerh verildiğini ve iş bu kararın kesinleştiğini, buna karşın taşınmazın tamamının 6292 sayılı Kanun uyarınca davalı ...'ya satılarak bu kişi adına tescil edildiğini ileri sürerek iddiasına konu kısma yönelik olarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davalı ......

      Somut olaya gelince; davacılar vekili, 15.04.2013 tarihli dava dilekçesiyle, hatalı kadastro tespiti nedeniyle tapu iptal ve tescil davası açmış, çekişmeli taşınmaz ise 01.08.2013 tarihinde 6292 sayılı Kanun uyarınca ...’ya satılarak bu kişi adına tescil edilmiştir. Somut olaya gelince; davacı, eldeki davayı 29.03.2016 tarihinde açmış olup dava konusu 150 ada 1 parselin tamamı 6292 sayılı Kanun uyarınca 13.01.2015 tarihinde davalı ...’ya satılarak tapuda adına tescil edilmiştir. Hal böyle olunca; çekişmeli taşınmaz 6292 sayılı Kanun uyarınca satılarak davalı ... adına tescil edildiğine ve dosya kapsamından da idari işlem niteliğindeki satış işleminin idarece geri alındığı ya da idari yargıda iptal edildiği anlaşılamadığına göre, Mahkemece, eldeki davanın dinlenme olanağı bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğundan, hükmün bozulması gerekmiştir....

        HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, 6292 sayılı Kanun gereğince açılan tapu iptali ve tescil ile 2/B uygulaması, aplikasyon ve maddi hataların düzeltilmesi istemine ilişkindir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2021 tarihinden itibaren geçerli 431 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 4....

        Maddesi ve Tapu Sicil Tüzüğünün 69. Maddesi gereğince talebin yerine getirilemeyeceğinin bildirildiğini, İstanbul İli, Sultanbeyli İlçesi, Ahmet Yesevii Mahallesi, 232 Ada, 2 Parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile Hazine adına kayıt ve tesciline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; Tüketicinin Korunması hakkındaki kanundan kaynaklanan tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15.5.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve resen belirlenecek nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satış sonrasında açılan zilyetlik sebebine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369/1, 370 ve 371 inci maddeleri, 6292 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi. 3....

            HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Dava, kullanım kadastrosu sonucunda Hazine adına tapuya tescil edilen taşınmazın 6292 sayılı Yasa uyarınca şerh sahibine satılmasından sonra açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olmakla; Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 30.01.2019 tarih ve 2019/1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz inceleme görevi Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'ne ait bulunmaktadır. Belirtilen nedenle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 14.06.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Kadastro Mahkemesinin ... tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, 6292 sayılı Kanunun 9. maddesi uyarınca Hazinenin davasının durdurulmasına, buna ilişkin tapu kaydına şerh yazılmasına karar verildiği, anılan kararın kesinleşmesinin ardından, dava dışı ... tarafından 6292 sayılı Kanunda öngörülen şekilde noter tarafından düzenlenen muvafakatname ile dava konusu taşınmaza ilişkin 6292 sayılı Kanundan doğan hakların davacıya devredildiği, davacının dava konusu taşınmazın tarafına satılması istemiyle yaptığı başvurunun ... Milli Emlâk Müdürlüğünün … tarih vesayılı işlemiyle reddedilmesi üzerine, bu işlem ile işlemin dayanağı olan Milli Emlâk Genel Müdürlüğünün … tarih vesayılı işleminin iptali istemiyle bakılmakta olan dava açılmıştır....

                milli emlak'tan 6292 sayılı kanun gereği almış olduğu, 6831 sayılı Yasa’nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazlarda, lehine kullanıcı şerhi verilenlerin belirtilen süreler içinde idareye müracaat etmeleri ve belirtilen şartları yerine getirmeleri halinde adlarına satış işleminin yapılmasında herhangi bir yolsuz tescil durumu olmadığı, davacı tarafından kullanımında bulunduğunu iddia ettiği bu yer ile ilgili idareye herhangi bir başvurusunun olmadığı, taksime yönelik tarafların tapuda herhangi bir işlem yapmadığı ve davacı adına yapılan bu tescil işleminde herhangi bir yolsuz tescil durumu olmadığı, Maliye Hazinesi 6292 Sayılı Yasa hükümlerine istinaden davalılara dava konusu taşınmazı sattığı, taşınmazın davalılar adına tescil edildiği, davacının kullanım iddiasından kaynaklanan şahsi hakkına dayanarak mülkiyet hakkı sahibi Hazine’den satın alma nedeniyle kayden malik olan davalılara karşı tapu iptal ve tescil davası açmasının mümkün olmadığı, yapılan keşif...

                UYAP Entegrasyonu