Köyü ... ada ... parselin 648,85 m2'lik alanı kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığından tapusunun iptaline, davalının bu alana müdahalesinin önlenmesine, kal isteğinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; 3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun "kıyı kenar çizgisini" belirleme yöntemine ilişkin 5 ve 9.maddelerinin uygulanmasına yorum getiren ve görülmekte olan davalarda dikkate alınması zorunlu bulunan 28.11.1997 gün ve 5/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında "kural olarak, mülkiyet hukuku yönünden kıyı kenar çizgisi belirlenmesi görevinin İdari Yargı'ya ait olduğuna; ancak 3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun 9....
Hal böyle olunca, Mahkemece yeniden yapılacak keşifte 3621 sayılı Yasa'nın 9/2. maddesine ve 28.11.1997 tarih 5/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre üç jeolog ya da jeoloji mühendisinden oluşturulacak uzman bilirkişi kurulu ve tapu fen memuru aracılığıyla yerinde keşif icra edilmesi ve kıyı kenar çizgisi araştırmasının yapılması, idare tarafından belirlenen kıyı kenar çizgisine ilişkin krokinin de uzman bilirkişilerce uygulanması, mahkemenin bu çizilen kıyı kenar çizgisi krokisi ile bağlı olmayıp bizzat bilirkişi kurulu aracılığıyla kıyı kenar çizgisini belirlemeye yetkili olduğunun gözetilmesi, bilirkişiler tarafından yeniden belirlenecek kıyı kenar çizgisi ile idare tarafından belirlenen kıyı kenar çizgisi arasında farklılık bulunduğu takdirde bu farklılığın nedenlerinin bilimsel gerekçelerle açıklığa kavuşturulması, dava konusu taşınmazın tamamen veya kısmen kıyı kenar çizgisinin göl yönünde kalıp kalmadığının duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi, raporda kıyı kenar...
Köyü 251 ada 91 parselin 1337,17 m2'lik alanı kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığından tapusunun iptaline, davalının bu alana müdahalesinin önlenmesine, kal isteğinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; 3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun "kıyı kenar çizgisini" belirleme yöntemine ilişkin 5 ve 9.maddelerinin uygulanmasına yorum getiren ve görülmekte olan davalarda dikkate alınması zorunlu bulunan 28.11.1997 gün ve 5/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında "kural olarak, mülkiyet hukuku yönünden kıyı kenar çizgisi belirlenmesi görevinin İdari Yargı'ya ait olduğuna; ancak 3621 sayılı Kıyı Kanunu'nun 9....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ Mahkemece, "dava konusu taşınmazın halen davacı üzerine kayıtlı olduğu, mahkememizce yapılan keşif neticesinde fen bilirkişisinden alınan rapor, belediye cevabi yazısı ve kıyı kenar çizgisi tespit komisyonunca onaylı koordinatlara göre dava konusu taşınmazın bir bölümünün kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığının anlaşıldığı, kıyı kenar çizgisini gösterir haritanın dosyaya getirtildiği, kıyı kenar çizgisinin kesinleştiği, fen bilirkişisince kesinleşen kıyı kenar haritası ile davaya konu parselin çakıştırılarak duraksamaya yer vermeyecek biçimde çekişmeli taşınmazın bir bölümünün kıyı kenar çizgisi içinde kaldığının tespitinin yapıldığı, bu alana kamulaştırmasız olarak el atıldığı, yukarıda bahsi geçen 20....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Terkin Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı ... vekili, dava konusu 171 parsel sayılı taşınmazın 748,71 m2'lik kısmının kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığını belirterek tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılarak kamuya terkinine karar verilmesini istemiştir. Davalı; davanın reddini savunmuştur....
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Terkin Hazine ile M.. M.. aralarındaki tapu iptali ve terkin davasının kabulüne dair Van 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 24.02.2015 gün ve ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı Hazine vekili, tapuda davalılar adına kayıtlı ... parsel sayılı taşınmazın yaklaşık 2.026,78 m2'lik kısmının kıyı kenar çizgisi içinde kaldığını açıklayarak bu kısmın tapu kaydının iptaliyle kıyı olarak terkinine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davalının tapu kaydına güvenerek taşınmazı satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 26/09/2019 tarihli ve 2011/101 E. 2019/430 K. sayılı kararıyla; kıyıların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden oldukları, ayrıca Yargıtay İçtihatları Birleştirme Hukuk Genel Kurulunun 28.11.1997 tarihli 5/3 Sayılı Kararında da ifade edildiği gibi, kıyıların doğal nitelikleri itibariyle herkesin kullanımına açık, diğer taraftan da bu nitelikleri nedeniyle özel mülkiyet alanı dışında ve özel mülkiyete konu olamayacak ve herhangi bir tahsis işlemine gerek olmaksızın doğrudan doğruya herkesin serbestçe yararlanmasına sunulmuş sahipsiz kamu malları olduklarından davacı hazinenin, davalının kıyı kenar çizgisi içerisinde bulunan alana müdahalesinin bulunduğundan bahisle el atmanın önlenmesi ve yıkıma yönelik dava açtığı, mahallinde keşif yapıldığı ve alınan bilirkişi raporları ile davalının kıyıya müdahale ettiği ve dava konusu taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı anlaşıldığından davanın kabulü ile davalının kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, "somut olaya bakıldığında; dava konusu taşınmazın halen davacı üzerine kayıtlı olduğu, mahkememizce yapılan keşif neticesinde fen bilirkişisinden alınan rapor, belediye cevabi yazısı ve kıyı kenar çizgisi tespit komisyonunca onaylı koordinatlara göre dava konusu taşınmazın bir bölümünün kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığının anlaşıldığı, kıyı kenar çizgisini gösterir haritanın dosyaya getirtildiği, kıyı kenar çizgisinin kesinleştiği, fen bilirkişisince kesinleşen kıyı kenar haritası ile davaya konu parselin çakıştırılarak duraksamaya yer vermeyecek biçimde çekişmeli taşınmazın bir bölümünün kıyı kenar çizgisi içinde kaldığının tespitinin yapıldığı, bu alana kamulaştırmasız olarak el atıldığı, yukarıda bahsi geçen 20....
DAVA Asıl ve birleştirilen davada davacı Hazine vekili, 508 parsel sayılı taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kaldığını, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerin özel mülkiyete konu olamayacağını ileri sürerek tapu iptali, sicil kaydının kütükten terkini, el atmanın önlenmesi ve yıkım isteğinde bulunmuştur. II. CEVAP Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur. III. MAHKEME KARARI Büyükçekmece 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.05.2009 tarihli ve 2002/2456 E., 2009/569 K. sayılı kararıyla, 3402 sayılı Kanun'un 12 inci maddesinde sözü edilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A. Bozma Kararları Mahkemenin yukarıda belirtilen kararı ile sonraki 2010/1813, 2012/733 ve 2020/7 Esas sayılı kararları temyiz incelemeleri sonucunda Dairenin12.04.2010 tarihli ve 2010/3633 Esas, 2010/4136 Karar sayılı Dairenin; 08.02.2012 tarihli ve 2011/12934 Esas, 2012/927 Karar sayılı 8....
Dava, taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı ve bu yerlerin Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu hukuki sebebine dayalı olarak açılan tapu iptali ve terkin müdahalenin önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir. 1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yazılı şekilde hüküm verilmiş olmasında işin esası yönünden bir isabetsizlik bulunmadığından davalı vekilinin tüm, davacı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Dava dosyasında harita-kadastro mühendisi ... tarafından düzenlenen 05/03/2009 tarihli krokili raporda, dava konusu ... parsel sayılı taşınmazın A harfli 246 m2’lik kısmının kıyı kenar çizgisi dışında ve kara tarafında, B harfli 256 m2’lik kısmının ise kıyı kenar çizgisi içerisinde ve deniz tarafında kaldığı açıkça anlaşıldığına ve 28/02/2009 tarihli jeolog...