WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olaya bakıldığında ise ; dava elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebine ilişkin olup kal talebi içermemekteyse de dosyanın geçirdiği süreç, uzun yıllar davalı tarafından açılmış tapu iptali ve tescil davasının beklenmiş olması ve tapu iptal ve tescil davasının da Yargıtay incelemesinde olup son aşamada bulunması göz önüne alındığında Mahkemece tapu iptal ve tescil davasının bekletici mesele yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini isteğine ilişkindir. Tazminat isteğine dayanak ... mahallesi, 1 ada 69 ve 117 ada 4 parsel sayılı sırasıyla 7520,61 m² ve 3271,21 m² yüzölçümündeki taşınmazlar, tapuda “arsa” vasıflarıyla davacılar adına kayıtlı iken, Hazine tarafından açılan tapu iptal ve tescil istemli dava nedeniyle; .... 1. Asliye Hukuk (... .. 12. Asliye) Mahkemesinin 29/11/2012 tarih ve 2012/891 – 2012/764 sayılı kararıyla 1 ada 69 sayılı parselin tapu kaydının tamamıyla, 117 ada 4 sayılı parselin tapu kaydının ise krokide (B ve C) harfleriyle gösterilen 2808,00 m² yüzölçümündeki bölümü iptal edilerek, orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmiş, verilen bu karar Yargıtay denetiminden geçerek 23/12/2013 tarihinde kesinleşmiştir. Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir....

      tespit ettirilmeli, bu şekilde tapusu iptal edilen taşınmazların zemin değeri, üzerindeki mütemmim cüz, muhdesat ve sökülemeyen teferruatları esas alınarak, tapu sahiplerinin oluşan gerçek zararlarının saptanması gerekmektedir ....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali isteğine ilişkindir....

          Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....

          Mahkemece ödenen satış bedeli tapu iptal davasının kesinleştiği tarih itibarıyla denkleştirilerek 5.928,88 TL nin yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmesi üzerine yapılan 30.11.2010 tarihli 2010/8136-15942 esas ve karar numaralı ilamla onanmasına karar verilmiş, bu onama ilamına karşı davacılar tarafından karar düzeltme yoluna başvurulmuştur. Tarafların murisleri arasında 1967 yılında noterde düzenleme şeklinde düzenlenen tapuda kayıtlı taşınmazdan hisse satışına ilişkin sözleşme düzenlendiği,5000 TL bedel alındığı, zilyetliğin devredildiği hususları taraflar arasında ihtilaflı değildir.Davacıların açtığı tapu iptal davası reddedilmiş, 14.9.2007 tarihinde kesinleşmiştir....

            Ancak; 1)Taşınmazın sulu tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığından değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının %4 uygulanması gerekirken, bu oranın %5 olarak kabulü ile az bedel tespiti, 2) 4721 sayılı TMK'nun 1007. maddesi uyarınca tapu kaydı iptal edilen taşınmaz bedeline hükmedilmesi gerekirken; yasal olmayan gerekçelerle Hazine tarafından açılan tapu iptal ve tescil dosyasında davacı aleyhine hükmedilen yargılama giderleri ile yine davacı tarafından delil tespiti dosyasında yapılan masrafların davalı Hazineden tahsiline karar verilmesi, 3) Kabule göre de; yargılama giderinin kabul ve ret oranı üzerinden belirlenmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir....

              Bilindiği üzere; tapu kaydına dayanılarak açılan bir iptal davasında, ayrıca tescil isteğinde bulunulmamış olması iptal davasının reddi için başlı başına bir sebep teşkil etmez. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, iptal isteminin tescili kapsamadığı gözetilerek davacıya, ayrıca tescil davası açması için imkan tanımak ve dava açılması halinde her iki dava birleştirilerek karara bağlanmaktan ibarettir. Değişik anlatımla sadece iptal davasının kabulüne ve tapunun iptaline karar verilmesi, tapulu bir taşınmazın sicil dışı (kayıtsız) kalması sonucunu doğurur ki, böyle bir uygulama devletin bütün taşınmazların hukuki ve geometrik durumlarını belirleyerek sicile bağlama yolunda benimsediği -dolu pafta sistemi- genel ilkesi ile bağdaşmaz....

                Tapusu iptal edilen taşınmazın arsa niteliğinde olduğu hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı gibi mahkemenin kabulü de bu yönde olduğundan, gerçek zararın, tapu iptal kararının kesinleşme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunlu iken, mahkemece değerlendirme tarihi dava tarihi olarak kabul edilerek belirlenen tazminata göre hüküm kurulması doğru değildir....

                  "İçtihat Metni" NCELENEN KARARIN MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 1007 nci maddesine dayalı tazminat istemine ilişkin olduğu, her ne kadar Orman İdaresi tarafından birleşen dosyada dava açılarak taşınmazların kesinleşen orman sınırı içinde kaldığından bahisle tapu iptal ve tescil davası açılmış ise de İlk Derece Mahkemesince taşınmazların kısmen tapusunun iptaline ilişkin 25.06.2015 tarihli kararın yalnızca Hazine tarafından tazminat istemine ilişkin olarak temyiz edildiği, tapu malikleri yada Orman İdaresi tarafından temyiz edilmediği, böylece hükmün onlar aleyhine tapu iptal davası bakımından kesinleştiği, Hazinenin temyizi ile hükmün Yargıtay (Kapatılan) 20....

                    UYAP Entegrasyonu