(M) KARŞI OY AÇIKLAMASI Dava yasalar gereğince devlet kurumları tarafından tapuya bağlanıp kişiler adına tescil edilen veya kesinleşmiş yargı kararları gereğince kişiler adına tescil edilen taşınmazlar ile ilgili tapu kayıtlarının sonradan orman, öncesi itibariyle orman sayılan, mera, dere yatağı, deniz kıyısı, taşlık, kayalık gibi, devletin hüküm ve tasarrufu altında olması lazım gelen ve kişiler adına tapuya tescil edilmeyecek veya zilyetlikle iktisap edilmeyecek yerlerden olduğu gerekçesi ile kişiler adına tapu tesisi yapılmış ve tescil edilmiş taşınmazlara ilişkin tapu kayıtlarının iptali ve bu taşınmazların nitelikleri gözönüne alınarak hazine veya belediye adına tapuya tescili, tapulama harici bırakılması veya sınırlandırılması kararı nedeniyle tapulu taşınmazları elinden alınan kişilerin zarara uğradıklarını ileri sürerek açmış oldukları tazminat davasıdır....
Bölge Adliye Mahkemesince yukarıda yazılı şekilde karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme yeterli olmadığı gibi davaya yönelik değerlendirme de hatalıdır. Şöyle ki, davacı ..., davalıya yapılan satış işleminin, aynı kanun ile bu kanunun usul ve esaslarının belirtildiği tebliğe aykırı olduğunu ve bu durumun yolsuz tescil oluşturduğu iddiasına dayanarak öncelikle satış işleminin iptal edilmesi ve ardından davalı adına olan tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına tesciline karar verilmesine ilişkin tapu iptali ve tescili davası açmıştır. Davacı Hazinenin tapu iptali ve tescili talebi yönünden, 6292 sayılı Kanun'un 12 nci maddesi uyarınca yapılan satışlardan kaynaklanan uyuşmazlıklarda "Adli Yargı" görevli olup bu konuda tereddüt bulunmamaktadır. Türk Hukuk Sistemine göre, kural olarak aynî hakların doğumu, devri, muhtevalarının değiştirilmesi ve ortadan kalkması kural olarak tapu siciline tescil şartına bağlanmış olup, tescil kurucu bir nitelik taşımaktadır....
KARAR Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, dava konusu taşınmazla ilgili talep tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olduğuna, mal rejimi sona erdiğinde eşlerin ya da mirasçılarının tasfiye davası sonucunda katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacak hakları doğduğuna ve kural olarak, eşlerden birine ait mal varlığında, diğer tarafın mülkiyet veya başka ayni hak talebi söz konusu olamayacağına, mal rejiminin tasfiyesi isteğinde bulunan eşe ya da mirasçılarına tanınan hak ayni olmayıp, şahsi alacak hakkı olduğuna, bu kuralın istisnaları 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 226/2. maddesinde (alacaklı eşin tasfiyeye konu paylı malda üstün yararını kanıtlaması) ve 240. maddesinde (aile konutu veya eşyanın söz konusu olması) tahdidi olarak belirtildiğine, temyize konu davadaki somut olayda açıklanan istisnai durumlar da mevcut olmadığına ve uyulan bozma ilâmında açıklandığı üzere işlem yapılıp sonucu dairesinde hüküm tesis edildiğine göre...
Temyiz Sebepleri Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması ve asıl ve birleştirilen davanın tümden kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, asıl ve birleştirilen davalarda inançlı işlemden kaynaklı tapu iptal ve tescil olmadığı halde alacak istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2.Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu 05.02.1947 tarihli ve 1945/20 Esas, 1947/6 Karar sayılı kararı. 3. Değerlendirme Tapu iptali ve tescil davası, tapu kaydında taşınmazın mülkiyet hakkı sahibi olarak gözüken kişiye karşı açılır. Somut olayda davacı vekili tarafından Bursa ili, ... içesi, ......
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davacı, Kadastro Mahkemesi'nin 2004/9 Esas - 2005/15 Karar sayılı dosyasında asli müdahil taraf olarak yer almış sözü edilen ilamın kesin hüküm niteliğinde bulunmasına göre tapu iptal ve tescil istemine yönelik sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak davacı dava dilekçesinde tapu iptal ve tescil isteminin yanında tapu kaydının iptaline karar verilmesi mümkün olmayan bölümler yönünden ise ödediği satın alma bedelinin kendisine iade edilmesi isteminde bulunduğuna göre; davasının tapu iptal ve tescil; olmadığı takdirde ise sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre açılan alacak davası olduğunun kabulü gerekir....
nin bu amacı gözetildiğinde, yolsuz tescile dayanarak tapu iptal davası açması TMK'nın 2. maddesi anlamında iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığını, davacı bu taşınmaz için tapu iptal davası değil, bir bedel talep edecekse, bu bedelin tahsili için alacak davası açması gerektiğini, bedel davasının muhatabının da dava dışı ... Organize Sanayi Bölgesi idaresi olduğunu, davalı şirketin dava konusu yeri TMK'nın 1023. maddesi gereğince iyi niyetli olarak kazandığını, bu madde gereğince tapu kütüğündeki tescile iyi niyete dayanarak mülkiyet veya bir başka ayni hak kazanan üçüncü kişinin bu iktisabının korunacağını, davalı şirket zaten ... Organize Sanayi bölgesine devredilecek yeri aldığından, iyiniyetli olarak kazandığı bu taşınmazın tapusunun iptali gerekmeyeceğini belirterek davacının açtığı tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....
HUKUK DAİRESİ Dava; davalı yükleniciden temlik alınan şahsi hakka dayalı tapu iptal tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkin olup, mahkemece tapu iptal tescil işleminin reddine, alacak isteminin ise davalı yükleniciden tahsiline dair verilen hüküm; davacı tarafından her iki isteme yönelik olarak temyiz edilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 7. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 7. Hukuk Dairesine gönderilmesine 22/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih : 4.3.2010 Nosu : 378-66 - K A R A R - Uyuşmazlığın tapu iptal tescil davasına ilişkin ilamın infazına dair başlatılan takip üzerine, davacı yanca icra dosyasına yapılan ödemelerden dolayı tapu iptal tescil davasında birlikte davalı olarak yer aldığı davalılara karşı rücuen alacak isteminden kaynaklanmasına, davalının sıfatına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 8.6.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 15.03.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali, tescil veya tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davacı ... isteminin husumetten reddine, davacı ...'...
KARAR : Tapu iptali ve tescil talebinin reddine, alacak talebinin kabulüne Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 8. Hukuk Dairesince İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; tapu iptali ve tescil talebinin reddine, alacak talebinin kabulüne karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararı davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili; müvekkilinin, ... ve ...'...