Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddineilişkin olarak verilen karar davacıların temyizi sonucu, Dairenin 21.03.2013 gün, 2012/14218 Esas, 2013/4084 karar sayılı ilamı ile bozulması üzerine, verilen direnme kararına ilişkin dava dosyası 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Yasa'nın geçici 4/1. maddesi uyarınca temyiz incelemesi yapılmak üzere Daireye gönderilmekle, dosyadaki kağıtlar okundu gereği görüşülüp, düşünüldü: -KARAR- Dava; muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkidir....

    Ancak; davacıların terditli olarak tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde tenkis isteğinde bulundukları ve bu isteklerden ilki olan tapu iptali ve tescil talepleri kabul edildiği ve artık terditli istek olan tenkis isteği yönünden hüküm kurulmasına gerek olmadığı halde, tenkis isteğinin reddine karar verilmiş olması doğru değildir. Öte yandan; davacılardan Vesile yönünden iptal ve tescile karar verilen pay değerinin 24.126,91.-TL olduğu ve davacı taraf yararına bu değer üzerinden vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile fazla vekalet ücretine hükmedilmiş olması da isabetsizdir. Ne varki; değinilen bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, mahkeme kararının 2. bendindeki; " Mahkememizin 2007/297 Esas sayılı dosyası yönünden tenkis talebinin reddine " ibaresi ile, 8. bendinde yeralan " Birleşen Isparta 2....

      Öyleyse, Mahkemece, tapu iptal ve tescil isteği bakımından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmiş olmasının yasal olduğu söylenemez. Ancak, davada tapu iptal ve tescil isteği kabul edilmediği takdirde tenkis isteğinde de bulunulduğu; bu durumda, çekişme konusu 3 parça taşınmazın, davalılar adına tesciline ilişkin işlem yönünden, koşulların varlığı halinde tenkis hükümlerinin uygulanması gerekeceği açıktır.Ne var ki, mahkemece bu yönde bir araştırma ve değerlendirme yapılmaksızın neticeye gidildiği görülmektedir. ... Hal böyle olunca açıklanan ilkeler doğrultusunda gerekli araştırma ve incelemenin yapılması, sonucuna göre tenkis isteği yönünden bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde tapu iptal ve tescil isteği yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir....

        -KARAR- Dava, tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteklerine ilişkindir. Mahkemece, tenkis isteğinin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Tenkis hesaplama yöntemi ve sabit tenkis oranının uygulama biçimi doğru değil ise de, aleyhe bozma yasağı gözetilerek temyiz edenlerin sıfatına göre, davalıların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 896.05-TL. Bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına. 15.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL,TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, ortak miras bırakan...da'nın kayden malik olduğu 1105 parsel sayılı taşınmazı, mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak davalı ...'ye temlik ettiğini ileri sürerek tapu iptal ve miras payları oranında tescil talep etmişler, 06.09.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tenkis isteğinde bulunmuşlardır. Davalı, bir başka mirasçı tarafından aleyhine açılan, konusu ve sebebi aynı olan tapu iptal ve tescil davasında ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen kabul kararının, Yargıtayca olayda muvazaa olmadığına değinilerek bozulduğunu, satışın gerçek olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tenkis davası olarak ıslah edilen davanın 1 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle davanın zamanaşımı yönünden reddine karar verilmiştir....

            Kararının uygulama yeri bulunmadığı; koşulların varlığı halinde, anılan bu işleme karşı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 560. ila 571. maddeleri arasında düzenlenen tenkis hükümlerinin uygulanması gerekeceği tartışmasızdır. Öyleyse, Mahkemece, tapu iptal ve tescil isteği bakımından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmiş olmasının yasal olduğu söylenemez.Ancak, davada tapu iptal ve tescil isteği kabul edilmediği takdirde tenkis isteğinde de bulunulduğu; bu durumda, çekişme konusu 241 parsel sayılı taşınmazın, davalılar adına tesciline ilişkin işlem yönünden, koşulların varlığı halinde tenkis hükümlerinin uygulanması gerekeceği açıktır. Ne var ki, mahkemece bu yönde bir araştırma ve değerlendirme yapılmaksızın neticeye gidildiği görülmektedir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TENKİS Taraflar arasında görülen tapu iptali-tescil ve tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın davalı ... bakımından feragat nedeniyle reddine; davalı ... bakımından tapu iptal ve tescil isteminin reddine, tenkis isteminin kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. Davacı, mirasbırakanı ...'...

                HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TENKİS -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkin olup, mahkemece tapu iptal ve tescil talebinin reddine, tenkis istemi yönünden ise davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, tenkis isteği yönünden davalılar vekilince temyiz edilmiştir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 02.07.2021 tarihli ve 211 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 09.07.2021 günü Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın incelemesi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 16/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakan ... kayden olduğu 862 parselde bulunan 35 no'lu bağımsız bölümün mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla ölünceye kadar bakım akdiyle davalıya temlik edildiğini ileri sürerek, tapunun iptali ile miras bırakan adına tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğinde bulunmuşlardır. Davalı, bakım borcunu yerine getirdiğini, muvazaa iddiasının doğru olmadığını bildirip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, muvazaa iddiasının yazılı delille ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, taraf vekilleri tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava, tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir....

                    Bu tür bir olguda, 1.4.1974 tarih 1/2 sayılı Yargıtay İnançları Birleştirme Kararının uygulama yeri bulunmadığı; koşulların varlığı halinde, anılan bu işleme karşı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 560. ila 571. maddeleri arasında düzenlenen tenkis hükümlerinin uygulanması gerekeceği tartışmasızdır. Öyleyse, Mahkemece, tapu iptal ve tescil isteği bakımından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmiş olmasının yasal olduğu söylenemez.Ancak, davada tapu iptal ve tescil isteği kabul edilmediği takdirde tenkis isteğinde de bulunulduğu; bu durumda, çekişme konusu 241 parsel sayılı taşınmazın, davalılar adına tesciline ilişkin işlem yönünden, koşulların varlığı halinde tenkis hükümlerinin uygulanması gerekeceği açıktır. Ne var ki, mahkemece bu yönde bir araştırma ve değerlendirme yapılmaksızın neticeye gidildiği görülmektedir....

                      UYAP Entegrasyonu