Sahte vekaletname kullanılmak suretiyle yapılan satışta ilk el davalı ...’ a yapılan işlemin, sicilin dayanağını teşkil eden belgenin sahte olması nedeniyle, yolsuz tescil niteliğini taşımakla geçersiz olup, bu şekilde oluşan sicil kaydı 4721 sayılı TMK'nın 1025. maddesinde düzenlenen yolsuz tescil niteliğindedir. Ne var ki sonraki malikler için TMK m.1023 anlamında iyiniyetten yararlanacakları da sabittir. Tapu iptal ve tescil talebinin, sonraki kayıt maliklerinin iyiniyetli olması sebebiyle reddi kararı dosya içeriğine göre doğrudur. Ancak, davacı dava dilekçesinde tapu iptal ve tescil talebinin yanında terditli olarak tazminat talebinde de bulunmuştur....
Davalı ..., çekişme konusu taşınmazların değerini ödeyerek satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını, tapu devrinin daha sonra yapıldığını, diğer davalı ile davacılar arasındaki iç ilişkiyi bilmediğini belirterek, davanın reddini savunmuştur. Tazminat isteği bakımından davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece, "...Borçlar Kanununun 37. ve 398. maddelerinde öngörülen unsurların gerçekleşip gerçekleşmediğinin saptanması, ondan sonra önce iptal ve tescil konusundaki isteğin gözetilmesi, iptal ve tescilin mümkün görülmemesi halinde davalı ...'in, hükmü temyiz etmediği nazara alınarak, usulü kazanılmış hak hükümleri de dikkate alınmak suretiyle, tazminat talebinin sonuca bağlanması " gereğine değinilerek bozulmuş, Mahkemece, bozma ilamına uyulmuş olmakla yapılan yargılama sonucunda tazminat isteği yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili ve davalı ... vekilince süresinde temyiz edilmiş olmakla;Tetkik Hakimi ...'...
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini isteğine ilişkindir. Tazminat isteğine dayanak ve ... ilçesi Merkez mahallesinde bulunan taşınmazlardan; 4299 parsel sayılı 361,70 m² yüzölçümündeki taşınmaz tapuda "Arsa" vasfıyla davacı şirket adına kayıtlı iken, Hazine vekili tarafından açılan tapu iptali ve tescil istemli dava nedeniyle ... 1....
Bu bilgiler ışığında somut olaya bakıldığında; Devlet ormanları özel mülkiyete konu olamayacak ise de, dava konusu taşınmazların kadastro sonucu davacılar ve murisleri adına tapuya kaydedildiği, daha sonra tapu iptal davası sonucu taşınmazların orman olduğundan bahisle tapusunun iptal edildiği, bu şekilde tapu sicili hatalı olarak tutulduğundan, TMK'nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacıların gerçek zararının tazmininin gerektiği açıktır. Tapusu iptal edilen taşınmazın arazi niteliğinde olduğu hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Ancak, gerçek zararın, tapu iptal ve tescil ilamının kesinleşme günündeki net gelir metoduna göre hesaplanması zorunlu iken, mahkemece dava tarihi olan 25/07/2014 tarihi esas alınarak yapılan değerlendirmeye göre hüküm kurulması doğru değildir....
HUKUK DAİRESİ Dava, sözleşmeden kaynaklanan tapu iptal tescil olmadığı taktirde tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan niteliğine ve özellikle temyizin kapsamının reddedilen tapu iptal ve tescil talebine de yönelik olduğunun anlaşılmasına göre hükmü temyizen inceleme görevi Yargıtay 14. Hukuk Dairesinindir. Dosya, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin görevsizlik ilamı ile Dairemize gönderilmiş olduğundan, 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasanın 21. maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/3 maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 10/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Davalı ..., taşınmazı bedeli karşılığında satın aldığını, ancak satın aldığı dönemde memleketinde olduğundan taşınmazın İstanbul’da bulunan mirasbırakan adına tescil edildiğini, sonrasında murisin taşınmazı adına devrettiğini; davalılar ... ve Kıymet, öncesinde davalı kardeşleri ... aleyhine açtıkları muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil davası sonucunda miras paylarını aldıklarını, kendilerine husumet yöneltilmemesi gerektiği belirterek davanın reddini savunmuşlar, diğer davalı ... davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davalı ... yönünden tapu iptal-tescil isteğinin reddine, diğer davalılar ... ve ...yönünden davanın kabulü ile dava konusu 5 ve 7 nolu bağımsız bölümler bakımından iptal-tescile, dava konusu 9 nolu bağımsız bölüm yönünden ise tazminat isteğinin kabulü ile 37.500,00 TL’nin davalı ...’tan tahsiline karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : ERMENEK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/12/2013 NUMARASI : 2012/1-2013/754 Taraflar arasında görülen tapu iptali, tescil,tazminat davası sonunda, yerel mahkemece iptal tescil isteğinin reddine tazminat isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili ve davalı Ayşe vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi .........................'ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava,ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, olmazsa tazminat isteğine ilişkin olup; yapılan araştırma ve inceleme sonucunda, davacıların ve davalı Ayşe'nin mirasbırakanı H.. K..'...
Somut olayda, takip konusu ilamın incelenmesinde, tapu iptal ve tescil talep edildiği, olmaması halinde tazminata karar verilmesi talep edilerek terditli talepte bulunulduğu, nitekim takibe dayanak ilamda da hukuki nitelendirmenin “Dava taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal tescil, aksi takdirde tazminat istemine ilişkindir.” şeklinde yapıldığı, yine dayanak ilamda, " Sıttıka Şenayar'ın bu iki parseldeki hissesini davalı T7'e 04/12/2012 tarihinde devrettiği, o nedenle bu parseller yönünden tapu iptal tescile karar verilemeyeceğinden tazminat isteminin kabul edilmesi gerektiği" ibarelerine yer verildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar mahkemece tazminata hükmedilmiş ise de temelde dava, gayrimenkulün aynına taalluk ettiğinden ilam kesinleşmeden, ilamlı icra takibine konulamaz. (Benzer mahiyette Y.12.HD.nin 2020/6510 E. 2021/1158 K. Sayılı emsal içtihadı mevcuttur.)...
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 13/12/2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, tazminat talebi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil davasının reddine, tazminat talebinin kabulüne dair verilen 27/04/2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili, bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, harici satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil, mümkün olmadığı takdirde alacak istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalılardan ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTAL VE TESCİL - TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. Davacı, oğlu ile ticaret yapan davalı ...'ı çekişme konusu 1932 parsel sayılı taşınmazını teminat olarak gösterip bankadan kredi alabilmesi amacıyla vekil tayin ettiğini, ancak davalının taşınmazı diğer davalı ...'e devrettiğini, satış iradesinin bulunmadığını, herhangi bir satış bedeli ödenmediğini, vekalet görevinin kötüye kullanıldığını, davalıların el ve işbirliği içerisinde hareket ederek kendisini zararlandırdıklarını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline olmadığı takdirde tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., herhangi bir savunma getirmemiştir....