Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bununla kanun koyucu tarafından tapu kütüğünün incelenmesinden anlaşılamayan, kim olduğu belirlenemeyen hayali kişiler amaçlanmıştır. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden; dava konusu 89 ada 91 parsel sayılı taşınmaza ilişkin tapu kaydı ve tapulama tutanağının incelenmesinde, davacının 25.06.1933 tarih ve 160 sıra nolu tapu kaydına dayandığı taşınmazın 60381/62208 hissenin Ali oğlu Ali Üçok’a 1827/62208 hissenin Ethem karısı Sıddıka’nın olduğunun yazılı olduğu, mahkemece 160 nolu tapu kaydının da getirtildiği orada da aynı bilgiler olduğu, yine kaydın hangi defterden geldiğinin de yazılı olduğu, alakadarların nüfus tezkere suretinin tapu müdürlüğünce gönderildiği anlaşılmaktadır. Şu halde, tapu kaydı ve tapulama tutanağındaki açıklamalara göre kayıt malikinin kim olduğuna yarar bilgilerin tapu kütüğünde mevcut olduğu, hayali bir kişi olmadığı, kanun anlamında tanınan ve bilinen kişi olup, maddede yazılı koşulların gerçekleştiğini kabule olanak bulunmamaktadır....

, nüfus kayıtlarında soyadı bulunmayan bir kişinin tapu kaydına da soyadının yazılmasının mümkün olmadığını, bu durumun müvekkili aleyhine sonuçlar doğurduğunu, tapu maliki olan kişi ile müvekkilinin murisinin aynı kişi olduğunun tespiti ve söz konusu yanlışlığın düzeltilmesi amacıyla işbu davayı açma zorunluluğu doğduğunu belirterek Burdur İli, Merkez İlçesi, Bağlar Mahallesi, 44 ada 10 parsel, 91 paftada ve Burdur İli, Merkez İlçesi, Bağlar Mahallesi, 44 ada 11 parsel, 91 paftada kayıtlı gayrimenkuller maliki ile müvekkilin murisinin aynı kişi olduğunun tespiti ile tapu kaydının nüfus kaydına göre düzeltilmesine karar verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

Dairemizin yerleşik ilkeleri doğrultusunda, dava konusu taşınmazın bulunduğu yerdeki nüfus müdürlüğünden “Dava konusu 735, 1027, 1028, 1033 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında maliki olarak görünen "... oğlu ..." ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfusta kayıtlı olup olmadığı” sorulup, aynı kimlik bilgilerine sahip kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarının gönderilmesi halinde bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak dava konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerine sorulmadan karar verilmiş olması da doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 17.10.2012 gününde oybirliği ile karar verildi....

    Bu tür davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir. Tapu Sicil Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır....

      in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu kayıt malikinin davacılar miras bırakanı ile aynı kişi olduğunun tesbiti isteğine ilişkindir. Davacılar, 202 parsel sayılı taşınmazın pasif maliki olarak görünen ...'un kendi mirasbırakanları ... ikametli ... oğlu ... ile aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmesini istemişlerdir. Davalı ... ile Fer'i Müdahil ... Teknik Üniversitesi Rektörlüğü, davanın reddini savunmuşlardır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen davada;Davacı, mirasbırakan annesi ...’nın maliki olduğu 149 ada 12 parsel sayılı taşınmaza ait tapu kaydında annesinin doğum tarihinin yazılı olmadığını ileri sürerek taşınmaz malikinin "1909 doğumlu ... kızı ...” olduğunun tespitini istemiştir.Davalı, doğum tarihinin kayıtlarda bulunması zorunlu unsurlardan olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, taşınmazın kayıt maliki ile davacının mirasbırakanı “... ve ... kızı 27.09.1909 doğumlu ...’nın” aynı kişi olduğunun tespitine karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

          Hukuk Dairesi tarafından kabul edildiğini, buna göre miras bırakan Konstantinos Dimitrakopulos ile tapuda hissedar gözüken Konstantinos Dimitrakopulos'un aynı kişi olup olmadığının ispatının gerekli olduğu gerekçesiyle yerel mahkeme kararının kaldırılarak dosya ile ilk derece mahkemesine geri gönderildiği, yerel mahkemenin 08/07/2021 tarihli celsede bu yönde karar vererek taraflarına miras bırakan ile tapuda hissedar gözüken kişinin aynı kişi olduğunun tespitine yönelik dava açılması için süre verildiğini, iş bu sebeple miras bırakan Konstantinos Dimitrikopulos ile İstanbul ili, Eminönü ilçesi, Rüstempaşa Mahallesi, 387 Ada, 70 Parsel sayılı taşınmazda hissedar Konstantinos Dimitrikopulos'un aynı kişi olduğunun tespitine ve bu hususun tapu kaydına şerh edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır....

          Maddesi gereği ilgili, dava yoluna başvurmadan önce Tapu Sicil Müdürlüğüne başvurarak hatalı işlemin düzeltilmesini talep etmek zorunda olduğunu, mahkemece yeterince araştırma yapılmamış, delillerin takdirinde isabetsizlik olduğunu, mahkemece dosyaya ibraz edilen ve ilgili idarelerden gönderilen belgeler üzerinde, davacıların murisi ile nüfus kayıtlarında görülen şahsın aynı kişi olup-olmadığı konusunda tereddüte yer bırakmayacak şekilde inceleme yapılmamış, tapuda kimlik bilgilerinin düzeltilmesi ve tespit davalarında kimlik bilgileri düzeltilirken, tespit yapılırken tapu malikinin değişmemesi, mülkiyet hakkının nakli sonucunun meydana gelmemesi gerektiğini, bu itibarla dava konusu kişi ile kayıt malikinin aynı kişi olduğunun açıklıkla belirlenmesi bu husus nüfus müdürlüğü, Cumhuriyet savcılığı aracılığı ile taşınmazın bulunduğu yerden ve ilgili idarelerin kayıtlarından araştırılmalı, tapu dayanak kayıtları ile birlikte kimlik bilgilerinin birbirlerini teyit etmeleri sağlanmalı, yasada...

            Hukuk Dairesi birçok kararında eski HUMK uyarınca görülen tapuda isim tashihi davalarında taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılması, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanması gerektiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

            Nüfusa kaydedilmeden ölmüş veya herhangi bir nedenle nüfusta kaydı bulunmayan kişilerin tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi mümkün değil ise de bu gibi durumlarda tapu malikinin davacıların murisi ile aynı kişi olduğunun ispatlanması halinde “çoğun içerisinde az da vardır” kuralı gereğince bu yönde bir “tespit kararı” verilmelidir. Davaya konu olayda mevcut duruma göre artık nüfus siciline soyadının eklenmesi mümkün olmayan ve dolayısıyla tapu kaydındaki kimlik bilgileri de düzeltilemeyen murisin maliki olduğu tapu kayıtlarında intikal yaptırılabilmesi için mahkemece “dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarında tapu maliki olarak görünen ... ile davacının murisi ... oğlu ...'in aynı kişi olduğunun tespitine” şeklinde bir tespit hükmü kurulması gerekirken yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....

              UYAP Entegrasyonu