İlk derece mahkemesince; davacıların talebinin, tapu kayıt maliki ile davacıların kök murislerinin aynı kişi olduğunun tespitine ilişkin olduğu, bu itibarla davacıların eldeki davayı açmakta hukuki yararlarının bulunduğu, nüfus müdürlüğü ve kolluk marifeti ile yaptırılan araştırmaya göre, davacıların kök murisi dışında Ahmet oğlu Mehmet Sevgili adında üçüncü bir şahsa rastlanmadığı, davacıların kök murisi ile tapu kayıt malikinin aynı kişi olduğunun sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükme karşı davalı tarafça yeterli inceleme yapılmadan karar verildiği, davacı tarafın talebi dışında bir karar verildiği gerekçeleri ile istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
Davacılar, çekişmeli taşınmazın tapulu yer olduğunu, tapu kayıtlarında murislerinin yaklaşık 1/2 paylarının bulunduğunu belirterek, taşınmazın yaklaşık yarı hissesinin adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece, taşınmazda davacıların paylarının bulunduğu ve taşınmazdaki uzun süreli kullanım şeklinin rızai taksime karine teşkil ettiği gerekçesiyle, davanın kabulüne ve hüküm yerinde belirtilen bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile davacıların kök murislerinin mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar vermek için yeterli değildir. Davacıların dayandıkları tapu kaydının çekişmeli taşınmaza uyduğu konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır....
Tapuda kayıt düzeltilmesi davasını, tapu maliki ile mirasçıları açabilir. Bunun yanı sıra 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren Türk Medeni Kanununun 702. maddesinin son fıkrası gereğince ortaklardan her birinin topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabileceği ve bu korumadan bütün ortakların yararlanabileceği öngörüldüğünden elbirliği mülkiyetinde, ortaklardan her hangi biri de tek başına tapuda murisin kimlik bilgileri ilgili olarak düzeltme isteyebilir. Ayrıca bu davaların, bir başka dava nedeniyle verilen yetkiye dayanılarak açılması da mümkündür. Böyle bir yetki verildiğinde yetkiye dayanarak dava açan kişinin aktif dava ehliyeti vardır. Tapu Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır....
Kendilerine kayyım atanan tapu kayıt malikleri Adile, ... ve ...’nin tapu kaydında geçen baba adlarının ... olduğu, sunulan mirasçılık belgelerinde ismi geçen kişilerin baba adlarının ise Ali olduğu anlaşıldığına göre; Daire’nin az yukarıda belirtilen bozma ilamında; tapu kaydı ve mirasçılık belgelerindeki ismi geçen kişilerin kimlik bilgilerinin farklılığı karşısında, farklı olanlar belirtilerek gerekirse mahkemece eldeki davanın davacılarının murislerinin tapu malikleri ile aynı kişiler olduğunun tespiti için dava açmak üzere süre ve imkan verilmesi, dava açıldığı takdirde sonucu beklenerek buna göre bir değerlendirme yapılması ve toplanan bütün deliller birlikte değerlendirilerek, kayyım atanan tapu malikleri ile davacıların murislerinin aynı kişiler olup olmadıkları hususu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilmesine rağmen mahkemece bu gereklilik yerine getirilmeden eksik inceleme ve araştırma ile karar verilmesi...
Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır. Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın usulden reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu kayıt maliki ile davacıların murislerinin aynı kişi olduğunun tespiti isteğine ilişkindir. Davacılar, ... İli Merkez İlçesi .. Mahallesi 3105 ada 1 parsel (yeni 3105 ada 22 parsel) sayılı taşınmazda muris babaları .. oğlu . .. paydaş malik iken tapu kaydına sehven murisin soyadının "..." olarak yazıldığını, davaya konu parsel hakkında ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/1236E sayılı dosyasında ortaklığın giderilmesi davası açıldığını, yargılama sürerken tapu kayıt maliki ......'ın mirasçıları tespit edilemediğinden mahkemece 3561 s....
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. 1-Yargılama sırasında Cumhuriyet Savcılığı aracılığı ile taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt malikleri ... oğlu ..., ... karısı ..., ... oğlu ... ile aynı ismi taşıyan başka kişilerin bulunup bulunmadığı araştırılmamıştır. 2-Dava konusu taşınmazın tapu kaydı tüm dayanakları (kadastro tutanağı) ile birlikte getirtilerek incelenmemiştir. Bu nedenlerle açıklanan ilke doğrultusunda gerekli inceleme ve araştırma yapılarak tapu malikleri ile isim, soyadı ve baba adlarının ilavesi istenen davacıların murislerinin aynı kişiler olup olmadıkları şüpheye yer vermeyecek şekilde saptandıktan sonra bir karar vermek gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. Kabule göre de; kayıt maliklerinden ...’nin tapu sicilinde yazılı olmayan baba adının da sicile yazılması istenmiştir. Bu konuda da olumlu yada olumsuz hüküm kurulmalıdır....
O halde mahkemece yapılacak iş; dava konusu taşınmazların tapulama tutanakları ve dayanağı belgeler getirtilmeli, nüfus müdürlüğünden kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli ve kök kayıt olduğu anlaşılan piresul oğullarının nüfus kaydı istenmeli, taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı zabıta tarafından araştırılmalı, gerekirse keşif yapılarak davacının göstereceği tanıkların ve hayattta olan tespit bilirkişileri taşınmaz başında dinlemeli ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.” gerekçesiyle bozulmuştur....
nun yazılmayan soyadlarının, yine 1358 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında ise yazılmayan soyadları ile birlikte baba adları “Naim'in”de eklenmek suretiyle tapu kayıtlarının nüfus kayıtlarına uygun şekilde düzeltilmesi istemiyle eldeki davayı açtıkları,mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen kararın, 14. Hukuk Dairesince; “Dava konusu taşınmazlardan ... Mahallesi 910 parsel sayılı taşınmazın, tapuda davacılar veya murisleri adına kayıtlı olmadığı,bu parsel hakkında davacıların aktif dava ehliyetlerinin bulunmadığı.Ayrıca hüküm sonucunda “...” Mahallesi 217 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak da düzeltme yapılmış ise de davacıların veya murislerinin bu parselle ilgilerinin bulunmadığı,Tapu Müdürlüğünden gönderilen kayıtlara göre davacıların ve murislerinin “...” Mahallesi 217 sayılı parselde paylı malik oldukları görüldüğünden, mahkemece hangi parsele ilişkin düzeltme isteğinde bulunulduğunun açıklattırılmadığı, diğer taraftan ......
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine özellikle tapu kayıt malikleri “İbrahim kızı Gülizar Küçüksolak” ve “...” yönünden tapulama tutanakları ile davacıların murislerinin kök nüfus kayıtları ile uyumlu bulunduğundan davalı vekilinin bu malikler yönünden temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Dava, tapu kaydında hatalı yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir. Tapuda kayıt düzeltilmesi davasını, tapu maliki ile mirasçıları açabilir. Bunun yanı sıra 1.1.2002 tarihinde yürürlüğe giren Türk Medeni Kanununun 702. maddesinin son fıkrası gereğince ortaklardan her birinin topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabileceği ve bu korumadan bütün ortakların yararlanabileceği öngörüldüğünden elbirliği mülkiyetinde, ortaklardan her hangi biri de tek başına tapuda miras bırakanla ilgili olarak düzeltme isteyebilir....