Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.03.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki şerhin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 17.04.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, 115 ada 5 parsel no'lu taşınmazın tapu kaydında yer alan "içindeki kargir ev ..., çit ev ...'e aittir'' şeklindeki şerhin terkini, 115 ada 3 no'lu parsel yönünden ise şerh tesisi isteğine ilişkindir....

    Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 24.03.2016 tarihinde verilen dilekçeyle tapu kaydındaki şerhin terkini talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kabulüne dair verilen 31.05.2017 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından talep edilmiştir. Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, tapu kaydındaki şerhin terkini istemine ilişkindir. Davacı vekili;......

      Davalılar davanın reddini savunmuşlar, mahkemece tapu kaydındaki kira sözleşmesine ilişkin şerhin terkini isteminin kabulüne, diğer talepler ... bırakıldığından karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulmuş, hükmü taraflar temyiz etmişlerdir. Dava konusu taşınmaz ... Vakfı adına kayıtlı iken 1.5.1991 tarihli sözleşme ile Vakıflar İdaresi adına kayıtlı ya da Vakıflar İdaresinin paydaş olduğu taşınmazları da kapsar şeklinde yap işlet devret modeli ile 49 yıl süre ile sözleşmeye konu edilmiştir. Sözleşme tapu kaydına 24.11.1995 tarihinde şerh verilmiştir. Bu arada davacılar ve ... 31.10.1997 tarihinde açtıkları dava ile tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuşlar, İstanbul 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 31.12.1998 tarihli 1997/502-1998/516 sayılı ilamı ile dava konusu taşınmazdaki ... payı iptal edilerek mirasçıları adına tescil edilmiş, karar Yargıtay denetiminden geçerek 5.7.1999 tarihinde kesinleşmiştir....

        Dava, beyanlar hanesindeki mera kaydının terkini istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 997 ila 1027. maddelerindeki hükümler, tapu siciline ilişkin bulunmaktadır. Bunlardan, 1008. madde tapu siciline kaydolunacak ayni hakları, 1009. madde sicile şerh verilebilecek kişisel hakları, 1010. ve 1011. maddeler ise temlik hakkının sınırlamaları ile geçici tescili düzenlemiştir. Türk Medeni Kanununun 1012. ve Tapu Sicil Tüzüğünün 60 ila 64. maddelerinde yedi bölüm olarak düzenlenen “beyanlar” gerek tescillerden gerekse şerhlerden farklıdır. Kütüğün beyanlar hanesine işlenen kayıt, kural olarak ne bir ayni hak ihdas eder ne de şahsi bir hakkı güçlendirmeye yarar. Beyanların fonksiyonu, gayrimenkulle ilgili bazı fiili veya hukuki durumlara ya da zaten mevcut bulunan bazı haklara aleniyet sağlamaktan ibarettir. Somut olayda, davacının tapu kaydındaki zilyetlik şerhine dayanarak, mera Komisyonu tarafından yazılan şerhin kaldırılmasını isteme hakkı bulunmamaktadır....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.05.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ve ipoteğin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; hüküm kurulmasına yer olmadığına dair verilen 01.04.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, tapu iptal tescil ve tapu kaydındaki ipotek şerhinin terkini isteğine ilişkindir. Davacı vekili 14.03.2011 tarihli dilekçesiyle dava açıldıktan sonra dava konusu taşınmazı 11.03.2011 tarihinde satın aldığını beyan etmiş dosya içerisinde yer alan 15.03.2011 tarihli tapu kaydından şerhin terkin olunduğu anlaşılmıştır. Mahkemece, davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına hüküm kurulmuştur....

            Bu tür kişisel haklar tapu kütüğüne şerh verilmekle hak sahibine eşya üzerinde dolaylı da olsa hâkimiyet kurma hakkı sağlamaz ise de tasarruf yetkisinin dar anlamda kısıtlanması sonucunu doğurduğundan taşınmaz üzerinde sonradan bu hakla bağdaşmayan hak kazanan kişilere karşı da ileri sürülebilir hale gelir. Haciz şerhinin usulsüz konulduğunun saptanması halinde veya lehtarın talebi üzerine kaldırılması mümkün olduğu gibi İcra İflas Kanununun 110. maddesi uyarınca da borcun ödenmesi, icra takibinin düşmesi ya da herhangi bir sebeple haczin kalkması halinde de şerhin terkini mümkündür. Somut olaya gelince; davacı 187 ada 19 parsel, 264 ada 2 parsel, 370 ada 8 ve 10 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında yer alan haciz şerhlerinin terkinini istemiş olduğuna göre asliye hukuk mahkemesi görevlidir. Davanın, tapu sicilinde haciz lehtarı olarak gösterilen kişilere husumet yöneltilmek suretiyle asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerekir....

              Yukarıda açıklaması yapılan HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince ve istinaf sebepleri ile bağlı kalınarak ilk derece mahkemesine ait dava dosyası esas bakımından incelendiğinde; İstinaf incelemesine konu dava, taşınmazın tapu kaydına konulan 31/b şerhinin kaldırılması talebine ilişkindir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 7. maddesinde, kamulaştırmadan önce idarenin yapacağı işlemler ve idari şerh düzenlenmiştir. Anılan madde hükmüne göre, “idare kamulaştırma kararı verdikten sonra kamulaştırmanın tapu siciline şerh verilmesini kamulaştırmaya konu taşınmaz malın kayıtlı bulunduğu tapu idaresine bildirir. İdare tarafından, şerh tarihinden itibaren altı ay içinde 10. maddeye göre kamulaştırma bedelinin tespiti ile idare adına tescili isteğinde bulunulduğuna dair mahkemeden alınacak belge tapu idaresine ibraz edilmediği takdirde bu şerh tapu idaresince resen sicilden silinir.” hükmü yer almaktadır....

              Yukarıda açıklaması yapılan HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince ve istinaf sebepleri ile bağlı kalınarak ilk derece mahkemesine ait dava dosyası esas bakımından incelendiğinde; İstinaf incelemesine konu dava, taşınmazın tapu kaydına konulan 31/b şerhinin kaldırılması talebine ilişkindir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 7. maddesinde, kamulaştırmadan önce idarenin yapacağı işlemler ve idari şerh düzenlenmiştir. Anılan madde hükmüne göre, “idare kamulaştırma kararı verdikten sonra kamulaştırmanın tapu siciline şerh verilmesini kamulaştırmaya konu taşınmaz malın kayıtlı bulunduğu tapu idaresine bildirir. İdare tarafından, şerh tarihinden itibaren altı ay içinde 10. maddeye göre kamulaştırma bedelinin tespiti ile idare adına tescili isteğinde bulunulduğuna dair mahkemeden alınacak belge tapu idaresine ibraz edilmediği takdirde bu şerh tapu idaresince resen sicilden silinir.” hükmü yer almaktadır....

              Beldesinde bulunan 126 ada 3 parsel sayılı taşınmazın orman niteliği ile tapuda kayıtlı olup; tapu kaydı beyanlar hanesindeki davalılar Türkiye Taş Kömürleri Kurumu ile ... adına tesis edilen irtifak hakkına ilişkin şerhin terkini talebiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulü ile ... İli, Merkez, ... Mahallesi 126 ada 3 sayılı parselin tapu kaydında davalı T.T.K. lehine beyanlar hanesinde yazılı irtifak hakkına ilişkin şerh ile taşınmazın 1976 yılından beri ... oğlu ...'ın kullanımında olduğu ve üzerindeki 1 katlı kagir evin davalı ...'a ait olduğuna ilişkin şerhin iptali ile kaydından terkinine karar verilmiş, hüküm davalılar T.T.K. Genel Müdürlüğü vekili ve ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu kaydındaki irtifak hakkına ait şerhin terkini istemine ilişkindir....

                İcra ve İflas Kanunun 28. maddesi "taşınmaz davalarında davacının lehine hüküm verildiği takdirde mahkeme davacının talebine hacet kalmaksızın hükmün tefhimi ile beraber hulasasını tapu sicili dairesine bildirir. İlgili daire bu ciheti hükmolunan taşınmazın kaydına şerh verir. Bu şerh, Türk Medeni Kanununun 1010 uncu maddesinin ikinci fıkrası hükmüne tâbidir. Taşınmaz davası üzerine verilen karar ileride davacının aleyhine kesinleşirse mahkeme, derhal bu hükmün hulasasını da tapu sicili dairesine bildirir" hükmünü içermektedir....

                  UYAP Entegrasyonu