WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda da; dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki ipotek ve intifa hakkı usulünce düzenlenmiş vekaletnameye ve vekaletname içeriğine göre resmi senet düzenlenerek tapu kaydına tescil edilmiştir. Ancak, kayıt malikinin vesayet altında olduğu, vasi olarak atanan kişinin vekil tayin edildiği, vesayet altındaki kişinin verdiği vekaletnamenin ve bu vekaletnameye dayalı olarak tesis edilen ipotek ve intifa hakkının geçersiz olduğu ileri sürülmektedir. Türk Medeni Kanununun 405 ve devamı maddelerinde vesayet kurumu düzenlenmiştir. Dosya içerisindeki belgelerden taşınmaz malikinin %95 oranında özürlü olması nedeniyle vesayet altına alındığı anlaşılmaktadır. %20 düzeyinde zihinsel, ruhsal ve davranışsal bozukluğu olan vesayet altındaki kişi aynı zamanda bedensel fonksiyonlarını da tam olarak yerine getirememektedir. Tüm bu nedenlerle vesayet altına alınmıştır....

    Bu durumda davaya konu intifa hakkının tesisi istemi yönünden peşin karar harcının yatırılıp yatırıldığına dair dosya kapsamında belge mevcut olmadığından, dava dilekçesi ekindeki resmi senette intifa 10.000.000.000 ETL (10.000 TL) bedelle intifa hakkı tesis edildiği anlaşılmakla, öncelikle güncel tapu kaydının ve intifa hakkı tesisine ilişkin resmi senedin getirtilmesi, intifa hakkının terkini istemi yönünden davacıya peşin nispi harcı tamamlaması için süre verilerek ve harç tamamlandığı takdirde yukarıda açıklanan yasal düzenleme ve yüksek mahkeme kararı gereğince somut olay değerlendirilerek dava tarihi itibarıyla haklılık durumu da gözetilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, intifa hakkının süresinin dava tarihi itibarıyla henüz dolmadığı, karar tarihi itibarıyla davacının intifa hakkının terkinini, tapu müdürlüğünden talep edebileceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....

    Türk Medeni Kanununun 794. maddesi hükmüne göre intifa hakkı taşınır, taşımaz, haklar veya bir mal varlığı üzerinde kurulabilir ve aksine düzenleme olmadıkça bu hak sahibine konusu üzerinde tam bir yararlanma yetkisi sağlar. Yasanın 795. maddesi hükmünce kural olarak da taşınmazlarda tapu kütüğüne tescil ile kurulur. Kuruluş şekillerine göre intifa hakkının, sözleşmeyle kurulan intifa hakkı, kanuni (yasal) intifa hakkı hükmen kurulan intifa hakkı olmak üzere üç türü vardır. Somut olaydaki istemin dayanağı; 09.03.1998 günlü görev verilmesine ilişkin imtiyaz sözleşmesinin 21/a maddesidir. Gerçekten; bu hüküm «.. taşınmazların mülkiyeti hazineye, kullanım hakkı sözleşme süresinin sonuna kadar şirkete ait olacaktır….» şeklindedir. Davada, 09.03.1998 günlü sözleşmeye dayanılarak hükmen intifa hakkı tesisi istendiğinden, bu sözleşmenin hüküm ve sonuç meydana getirmesi gerekir....

      Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline, Milas Devlet Hastanesi lehine konulan intifa hakkının davacı adına oluşacak yeni tapu kaydına işlenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Sağlık Bakanlığı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 13.11.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

        Tapu kaydı incelendiğinde tapunun irtifak hakları ve gayrimenkul mükellefiyetleri sütununda "... ..., ... ... ve ...'e ait 12/48 hisse üzerinde ...'in kanuni intifa hakkı vardır" kaydının bulunduğu görülmüştür. Tapu 01.02.1999 tarihinde imar uygulaması ile ... Cebi Gelişli, ..., ... ... Gelişli ve ...adına paylı mülkiyet şeklinde oluşmuştur. Tapu Sicil Müdürlüğünden gelen yazıda 12 parselin eski 3011 ada 8 parselden geldiği ve intifa hakkının tesisine dair kayıtların bulunmadığı bildirilmiştir. 8 parsel sayılı taşınmazda ise davacı 24.06.1994 tarihinde ...'dan pay satın almış ...'ın payı ise satın alma yoluyla ...'dan gelmiştir. Yukarıda da değinildiği gibi intifa hakkı sahibinin ölümü ile bu hakkın kayıttan terkin edileceği kuşkusuzdur. Ancak terkin istemini mülkiyet hakkı intifa hakkı ile kısıtlanan kişi ileri sürebilir. Mevcut tapu kayıtlarına göre davacının payına yönelik intifa hakkı bulunup bulunmadığı anlaşılamamaktadır....

          Dava, intifa hakkının terkini isteğine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 794.maddesindeki tanıma göre intifa hakkı; taşınır ve taşınmazlar, haklar ve bir mal varlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı sağlayan bir irtifak türüdür. İntifa hakkı; bir süreyle sınırlı kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü ya da tüzel kişi ise tüzelkişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer. Ayrıca, intifa hakkının danışıklı tesis edildiği iddiası veya ehliyetsizlik nedeniyle ya da iradeyi sakatlayan diğer nedenlerle de hükmen terkini istenebilir. Somut olayda; davacı Belediye 17.08.2000 tarihli İhale Kararı ile ihaleye katılan davalı kuruma dava konusu taşınmaz üzerine ......

            Söz konusu protokolün 2. maddesinde; ortak çocuk ergin olduğunda davaya konu taşınmazı çocuklarına bırakacakları ve evin intifa hakkının baba ... ve anne ... da kalacağı konusunda taraflar anlaşmıştır. İlk derece mahkemesince davanın kabulü ile taşınmazın davalı adına olan kaydın iptali ile davacılardan ... adına tapuya tesciline, taşınmaz üzerinde davacılardan ... ve davalı ... adına intifa hakkı tesisine karar verilmiştir. Kararın davacılar tarafından intifa hakkı tesisi yönünden istinaf edilmesi üzerine bölge adliye mahkemesince, intifa hakkı tesisine yönelik bir dava olmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılıp yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne, taşınmazın davalı adına olan kaydın iptali ile davacılardan ... adına tapuya tesciline karar verilmiştir. Protokol maddesi bir bütün olup davalı da cevap dilekçesinde protokole göre taşınmazın ½ payına intifa hakkı tesis edilmesini talep etmiştir....

              Bozma ilamında belirtildiği üzere, T7 lehine 19/07/1995 tarihinde intifa hakkı kurulmuş olup, intifa hakkınında MK'nın yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden önce kurulmuş olduğundan, taşınmaz intifa hakkı ile yükümlü olarak satılmasına ve T6 adına intifa hakkı 14/10/2014 tarihinde kurulmuş olup ve 3 ay içerisinde ortaklığın giderilmesi davası açılmış olduğu anlaşıldığından 4271 sayılı TMK 700 maddesi gereğince söz konusu hissedeki intifa hakkının buna ilişkin paya düşecek bedel üzerinden devamına karar verildiği" gerekçesiyle, DAVANIN KABULÜ ile, Mersin ili Akdeniz ilçesi Burhan mahallesi Kızılalan mevkii 141 ada 3 parsel sayılı taşınmazdaki paydaşlığın üzerindeki T7 lehine 19/07/1995 tarihli intifa hakkı yükümlülüğü ile birlikte ORTAKLIĞIN SATIŞ SURETİYLE GİDERİLMESİNE, Tapu kaydında Oben T1 Temizlik Yemek ve T1 Şti....

              daire üzerinden yeniden tesis etmek üzere 31/05/2010 tarihinde kaldırdığını, binanın yenilenmesinden sonra davalının intifa hakkını tesis etmediğini yeni öğrendiğini belirterek önceden var olan intifa hakkının yeniden tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Asıl dava mer’a niteliğindeki taşınmazın intifa hakkının tescili veya tazminat; birleşen dava tapu iptali tescil veya intifa hakkının tescili veya tazminat istemlerine ilişkindir. 1-Mera, bir veya birden fazla köy veya kasaba halkına bağımsız veya birlikte tahsis edilmiş ya da kadimden beri hayvan otlatmak amacıyla kullanılan, hak sahiplerinin üzerinde intifa hakkı olan arazi parçasıdır. Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan mera, yaylak ve kışlaklar özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında kullanılamaz, zamanaşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz (4342 sayılı Mera Kanunu m.3,4). Somut olayda, tapu kayıtlarından, dava konusu eski 970 parsel yeni 499 ada 215 parsel sayılı taşınmaz kadastro çalışması ile 1959 yılında mer’a olarak sınırlandırıldığı, taşınmazın bulunduğu ... Köyü’nün ... Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisine alınmasıyla 12.08.1988 tarihinde ......

                UYAP Entegrasyonu