Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; kaydında düzeltme talep edilen dava konusu taşınmazların tapulama ile 1982 ve 1986 tarihlerinde “Mirza ... oğlu ... Demircioğlu” adına tespit ve tescil edildiği, nüfusta isim düzeltilmesi işleminin ise kadastro tespitinden çok sonra 2006 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Görülüyor ki, tapu kaydı malik hanesinin belirlenmesinden sonra nüfusta isim değişikliğine karar verilmiştir. Davacı isminde sonradan yasaya uygun şekilde yapılan düzeltmeyle isim değişmiş ve bundan dolayı da tapu kaydındaki malik bilgilerinin düzeltilmesinde zorunluluk ortaya çıkmışsa, tapu kaydı malik bilgilerinin düzeltilmesi ancak malikin isim değişikliği gerekçe gösterilerek idareden talep edilebilir. Bu durumda davacı, idari makamın görevine giren bir hususu mahkeme önünde dava konusu yapmıştır. O halde açılan davanın HUMK.nun 7. maddesi gözetilmek suretiyle yargı yeri nedeniyle reddi yerine, istemin incelenerek hükme bağlanması doğru olmamıştır. Karar açıklanan nedenle bozulmalıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 30.11.2005 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.02.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, murisi (babası).....'ın 36 sayılı parsel tapusunda "... ...", 12 sayılı parsel tapusunda " ..... " yazılı baba adının " ... " şeklinde düzeltilmesini istemiş, yerel mahkeme her iki tapu kaydında malik hanesinin " ... oğlu 1900 doğumlu.... " olarak tashihen tesciline karar vermiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istemine ilişkindir....

      MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MALİK HANESİNİN DOLDURULMASI Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ...; murisi ...’den intikal eden ve zilyetliklerinde bulunan 2807 parsel sayılı taşınmazın her nasılsa tapu kaydında malik hanesinin boş bırakıldığını belirterek taşınmazın murisleri adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Tapu kayıtlarındaki düzeltme davalarında amaç; kayıtlarda sicildeki bilgilere rağmen herhangi bir nedenle hatalı yazılan bilgilerin sicildeki bilgilere uygun hale getirilmesi ve bu suretle düzenli tapu sicilinin tutulmasının sağlanmasıdır. Somut olayda; çekişme konusu taşınmazın tapuda malikinin "... Kilisesi Vakfı" olduğu ancak vakıf ismi değişik şekilde anıldığından, isimde düzeltme yapılarak en son vakıf şahsiyet kütüğüne "...., ..., ... Kiliseleri ve İlkokulları Vakfı" şeklinde yazıldığı anlaşılmaktadır. Görülüyor ki; vakıf isminde tapu kaydı malik hanesinin belirlenmesinden sonra düzeltme yapılmıştır. Vakıf isminde sonradan yasaya uygun şekilde yapılan düzeltmeyle isim değişmiş ve bundan dolayı da tapu kaydındaki malik bilgilerinin düzeltilmesinde zorunluluk ortaya çıkmışsa, tapu kaydı malik bilgilerinin düzeltilmesi ancak malikin isim değişikliği gerekçe gösterilerek idareden talep edilebilir....

          Tapu kayıtlarındaki düzeltme davalarında amaç; kayıtlarda sicildeki bilgilere rağmen herhangi bir nedenle hatalı yazılan bilgilerin sicildeki bilgilere uygun hale getirilmesi ve bu suretle düzenli tapu sicilinin tutulmasının sağlanmasıdır. Somut olayda; çekişme konusu 1237 ada 55 parsel sayılı taşınmazın tapuda malikinin « ... Kilisesi Vakfı» olduğu ancak vakıf isminin değişik şekilde anıldığından, isimde düzeltme yapılarak en son vakıf şahsiyet kütüğüne « ..., ..., ..., ... Kiliseleri ve İlkokulları Vakfı» şeklinde yazıldığı anlaşılmaktadır. Görülüyor ki; vakıf isminde tapu kaydı malik hanesinin belirlenmesinden sonra düzeltme yapılmıştır. Vakıf isminde sonradan yasaya uygun şekilde yapılan düzeltmeyle isim değişmiş ve bundan dolayı da tapu kaydındaki malik bilgilerinin düzeltilmesinde zorunluluk ortaya çıkmışsa, tapu kaydı malik bilgilerinin düzeltilmesi ancak malikin isim değişikliği gerekçe gösterilerek idareden talep edilebilir....

            Tapu kayıtlarındaki düzeltme davalarında amaç; kayıtlarda sicildeki bilgilere rağmen herhangi bir nedenle hatalı yazılan bilgilerin sicildeki bilgilere uygun hale getirilmesi ve bu suretle düzenli tapu sicilinin tutulmasının sağlanmasıdır. Somut olayda; çekişme konusu 1351 ada 9 parsel sayılı taşınmazın tapuda malikinin « ... Kilisesi Vakfı» olduğu ancak vakıf isminin değişik şekilde anıldığından, isimde düzeltme yapılarak en son vakıf şahsiyet kütüğüne « ..., ..., ..., ... Kiliseleri ve İlkokulları Vakfı» şeklinde yazıldığı anlaşılmaktadır. Görülüyor ki; vakıf isminde tapu kaydı malik hanesinin belirlenmesinden sonra düzeltme yapılmıştır. Vakıf isminde sonradan yasaya uygun şekilde yapılan düzeltmeyle isim değişmiş ve bundan dolayı da tapu kaydındaki malik bilgilerinin düzeltilmesinde zorunluluk ortaya çıkmışsa, tapu kaydı malik bilgilerinin düzeltilmesi ancak malikin isim değişikliği gerekçe gösterilerek idareden talep edilebilir....

              Vakıf isminde sonradan yasaya uygun şekilde yapılan düzeltmeyle isim değişmiş ve bundan dolayı da tapu kaydındaki malik bilgilerinin düzeltilmesinde zorunluluk ortaya çıkmışsa, tapu kaydı malik bilgilerinin düzeltilmesi ancak malikin isim değişikliği gerekçe gösterilerek idareden talep edilebilir. Bu durumda davacı vakıf idari makamın görevine giren bir hususu mahkeme önünde dava konusu yapmıştır. O halde açılan davanın HUMK.nun 7. maddesi gözetilmek suretiyle yargı yeri nedeniyle reddi yerine, istemin incelenerek hükme bağlanması doğru olmamıştır. Karar açıklanan nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 10.12.2007 gününde oybirliği ile karar verildi....

                Tapu kayıtlarındaki düzeltme davalarında amaç; kayıtlarda sicildeki bilgilere rağmen herhangi bir nedenle hatalı yazılan bilgilerin sicildeki bilgilere uygun hale getirilmesi ve bu suretle düzenli tapu sicilinin tutulmasının sağlanmasıdır. Somut olayda; çekişme konusu 1216 ada 12 parsel sayılı taşınmazın tapuda malikinin « ... Kilisesi Vakfı» olduğu ancak vakıf isminin değişik şekilde anıldığından, isimde düzeltme yapılarak en son vakıf şahsiyet kütüğüne « ..., ... ..., ..., ... Kiliseleri ve İlkokulları Vakfı» şeklinde yazıldığı anlaşılmaktadır. Görülüyor ki; vakıf isminde tapu kaydı malik hanesinin belirlenmesinden sonra düzeltme yapılmıştır. Vakıf isminde sonradan yasaya uygun şekilde yapılan düzeltmeyle isim değişmiş ve bundan dolayı da tapu kaydındaki malik bilgilerinin düzeltilmesinde zorunluluk ortaya çıkmışsa, tapu kaydı malik bilgilerinin düzeltilmesi ancak malikin isim değişikliği gerekçe gösterilerek idareden talep edilebilir....

                  Vakıf isminde sonradan yasaya uygun şekilde yapılan düzeltmeyle isim değişmiş ve bundan dolayı da tapu kaydındaki malik bilgilerinin düzeltilmesinde zorunluluk ortaya çıkmışsa, tapu kaydı malik bilgilerinin düzeltilmesi ancak malikin isim değişikliği gerekçe gösterilerek idareden talep edilebilir. Bu durumda davacı vakıf idari makamın görevine giren bir hususu mahkeme önünde dava konusu yapmıştır. O halde açılan davanın HUMK.nun 7. maddesi gözetilmek suretiyle yargı yeri nedeniyle reddi yerine, istemin incelenerek hükme bağlanması doğru olmamıştır. Karar açıklanan nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 10.12.2007 gününde oybirliği ile karar verildi....

                    Vakıf isminde sonradan yasaya uygun şekilde yapılan düzeltmeyle isim değişmiş ve bundan dolayı da tapu kaydındaki malik bilgilerinin düzeltilmesinde zorunluluk ortaya çıkmışsa, tapu kaydı malik bilgilerinin düzeltilmesi ancak malikin isim değişikliği gerekçe gösterilerek idareden talep edilebilir. Bu durumda davacı vakıf idari makamın görevine giren bir hususu mahkeme önünde dava konusu yapmıştır. O halde açılan davanın HUMK.nun 7. maddesi gözetilmek suretiyle yargı yeri nedeniyle reddi yerine, istemin incelenerek hükme bağlanması doğru olmamıştır. Karar açıklanan nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 10.12.2007 gününde oybirliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu