Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

adli yardımda faydalandırılmasını istediklerini belirterek sonuç olarak tapu kaydına kira akdinin şerh edilmesine karar verilmesine talep etmiştir....

GEREKÇE: HMK'nın 355.maddesi hükmüne göre davalı vekilinin istinaf itirazlarına münhasıran ve kamu düzenine ilişkin hususlar yönünden resen yapılan inceleme sonucunda; Dava, taşınmazın tapu kaydına konulan kamulaştırma şerhinin kaldırılması talebine ilişkindir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 7.maddesinde kamulaştırmadan önce idarenin yapacağı işlemler ve idari şerh düzenlenmiştir. Anılan madde hükmüne göre, idare kamulaştırma kararı verdikten sonra kamulaştırmanın tapu siciline şerh verilmesini kamulaştırmaya konu taşınmaz malın kayıtlı bulunduğu tapu idaresine bildirir. İdare tarafından, şerh tarihinden itibaren altı ay içinde 10. maddeye göre kamulaştırma bedelinin tespiti ile idare adına tescili isteğinde bulunulduğuna dair mahkemeden alınacak belge tapu idaresine ibraz edilmediği takdirde bu şerh tapu idaresince resen sicilden silinir.”...

Mahkemece, davacının çekişmeli parseli satın aldığı tarihte tapu kaydında mevcut olmadığı halde, daha sonra tapu kaydına yazılan 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi hükmüne göre Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığına ilişkin şerh nedeniyle değerinin azaldığı, tapuya güven ilkesi gereğince davacının bilirkişi raporlarıyla belirlenen zararının tazminine karar verilmişse de, çekişmeli parselin dosyaya getirtilen tapu kaydı örneğinde orman ya da 2/B şerhi bulunmadığı gibi, mahkemece bu şerh nedeniyle çekişmeli parselin değerinde ne miktarda azalma olduğu yöntemince saptanmamış, parselin tamamının değeri emsal taşınmazlara göre belirlenerek, bu bedelin tazminine karar verilmiş, çekişmeli parselin tapu kaydının beyanlar hanesine yazılan şerh nedeniyle, değeri ne kadar düşerse düşsün, tapu kaydı iptal edilmediği sürece, davacının zararının hiçbir zaman parselin tamamının gerçek değerine ulaşmayacağı gözetilmemiş, parsel imar planı içinde yer almadığı halde emsalleri ile kıyaslamaya dayanan...

    Mahkemece davanın kabulüne, 2263 sayılı parselde (A1, A5 ve B2) ve 2264 sayılı parselde (A1) harfi ile işaretli bölümlerinin tapu kaydının iptaline, orman niteliği ile Hazine adına tesciline, davalının elatmasının önlenmesine, Hazine lehine konulan şerh; tapu müdürlüğünün hatasıyal konulmuş ve sonradan kaldırılmış olduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına ve Hazine lehine vekâlet ücret takdirine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından vekâlet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi ve şerhlerin silinmesi istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 14/04/1999 tarihinde kesinleşen o rman kadastrosu ve 2/B uygulaması vardır....

      İdare tarafından, şerh tarihinden itibaren altı ay içinde 10. maddeye göre kamulaştırma bedelinin tespiti ile idare adına tescili isteğinde bulunulduğuna dair mahkemeden alınacak belge tapu idaresine ibraz edilmediği takdirde bu şerh tapu idaresince resen sicilden silinir.”...

      Yapılan incelemede, dava konusu taşınmazdan davalı kuruma ait 380 kV Y.Kaleköy-Tatvan enerji iletim hattının geçtiği, bu nedenle idarece taşınmaza acele el konulmasının talep edildiği, dava konusu taşınmaza da Muş 2.Asliye Hukuk Mahkemesince Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca Acele El konulmasına hükmedildiği, davalı idarenin talebi üzerine taşınmazın tapu siciline Kamulaştırma Kanunu'nun 31/b maddesi gereğince şerh konulduğu ancak dava tarihine kadar kamulaştırma bedelinin tespitiyle idare adına tescili isteğinde bulunulduğuna ilişkin bir belge ibraz edilmediği anlaşılmaktadır. 4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Yasanın 7. maddesi uyarınca tapu siciline konulan şerh, konulduktan itibaren altı ay içinde 10 uncu maddeye göre kamulaştırma bedelinin tespitiyle idare adına tescili isteğinde bulunulduğuna dair mahkemeden alınacak belge tapu idaresine ibraz edilmediği takdirde, bu şerh tapu idaresince resen sicilden silinir....

      Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından, çekişmeli taşınmazın öncesinde, yörede 1959 yılında yapılan genel arazi kadastro çalışmasında, 75 parsel altında tesbit ve tescil edildiği, 75 parselin ifraz uygulamasına tabi tutulması sonucunda çekişmeli parselin oluştuğu, daha sonra çekişmeli 1015 parsel sayılı taşınmazın orman sınırı içinde kalan 308,90 m2 bölümünün 1015 parselden ifraz edilerek l574 parsel numarası ile tapu kaydı oluştuğu, 1015 parsel üzerindeki orman şerhinin de l574 parselin ifrazından sonra 12/09/l996 tarihinde terkin edildiği, çekişmeli Zekeriyaköy 1015 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına, İstanbul Milli ... Müdürlüğünün 11/10/2000 ... ve 36347 sayılı yazısı üzerine "Tapunun tedavülünün önlenmesi bakımından 18/10/2000 tarih 2809 sayılı yevmiye ile şerh konulduğu, davanın açıldığı tarihte ve halen anılan şerhten başka bir şerh ya da takyit bulunmadığı" anlaşılmaktadır....

        Tapu Kanununun 26. maddesinde "Noterlik Kanununun 44 üncü maddesinin (B) bendi mucibince noterler tarafından tanzim edilen gayrimenkul satış vadi sözleşmeleri ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri de taraflardan biri isterse gayrimenkul siciline şerh verilir. Şerhten itibaren beş yıl içinde satış yapılmaz veya irtifak hakkı tesis ve tapuya tescil edilmezse işbu şerh tapu sicil müdürü veya tapu sicil görevlileri tarafından re'sen terkin olunur." düzenlemesi bulunmaktadır. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi, tapu kütüğüne şerh edilmiş olsa dahi, lehine satış vaadedilen kişi adına tescil işlemi gerçekleşmedikçe mülkiyetin intikalini sağlamaz. Ancak tapu siciline şerh verilen satış vaadi sözleşmesi 5 yıl süreyle üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir. Bunun için, anılan süre içerisinde tescil davası açılması ve üçüncü kişi adına tescil işleminin tamamlanması zorunludur. Bu hak, yukarıda belirtildiği gibi tescil kararı alınıp tapuya işlenmediği sürece aynî nitelik kazanmaz....

        Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip, Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre davacıların "çekişmeli taşınmazın orman sınırları dışına çıkarılan sahada kaldığının tapu kaydına şerh verilmesine dair istemlerinin kabulüne yönelik" davalı Hazine vekilinin karar düzeltme istemleri yerinde değildir. Davacıların zilyetlik şerhine yönelik taleplerinin kabulüne dair karar düzeltme istemine gelince; mahkemece çekişmeli taşınmaz üzerinde davacıların zilyet olup muhdesat niteliğindeki ev ve ağaçların bulunduğu gerekçe gösterilerek karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Çekişmeli taşınmazın tapuya tesciline esas alınan Kadastro Mahkemesi'nin 24.10.1995 tarih 1995/...., ... Esas-Karar sayılı ilamında "taşınmaz üzerinde bulunan ev, ahır ve ağaçların davacı ...'e ait olduğuna" karar verilmiş ve muhdesatlara yönelik bu şerh aynen tapu kütüğüne aktarılmıştır....

          GEREKÇE: HMK'nın 355.maddesi hükmüne göre davalı vekilinin istinaf itirazlarına münhasıran ve kamu düzenine ilişkin hususlar yönünden resen yapılan inceleme sonucunda; Dava, taşınmazın tapu kaydına konulan kamulaştırma şerhinin kaldırılması talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi belgeler ve tapu kaydı içeriğinden, Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketinin talep yazıları üzerine Adıyaman Tapu Sicil Müdürlüğünce taşınmazın tapu kaydı üzerine TEDAŞ Genel Müdürlüğü lehine 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 31/b maddesi gereğince şerh konulduğu anlaşılmaktadır. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 7.maddesinde kamulaştırmadan önce idarenin yapacağı işlemler ve idari şerh düzenlenmiştir. Anılan madde hükmüne göre, idare kamulaştırma kararı verdikten sonra kamulaştırmanın tapu siciline şerh verilmesini kamulaştırmaya konu taşınmaz malın kayıtlı bulunduğu tapu idaresine bildirir....

          UYAP Entegrasyonu