Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Tapu Sicil Müdürlüğü ile Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Arşiv Dairesi Başkanlığı'nın dosya arasında bulunan yazısında Mayıs ... tarih 337 sıra nolu kayda rastlanılmadığı belirtildiği halde dosya içerisinde anılan kaydın iki farklı tercüme örneği bulunmakta olup; bunlardan birinde açıklama yokken, diğerinde kaydın “tasdikli yoklama kaydı olduğu belirtilmiş olmakla, yeniden Tapu Sicil Müdürlüğü ile Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Arşiv Dairesi Başkanlığı’na kaydın sözü edilen tercüme örnekleri de eklenmek suretiyle bu kaydın tesisinden itibaren tedavüllerinin ve varsa tesis ve ifraz haritalarının mevcut olup olmadığının ve mevcut ise söz konusu kaydın tasdikli mi yoksa tasdiksiz mi olduğunun sorularak tespit edilmesi ve buna ilişkin yazı cevabının dosyasına konulması, bundan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi...
Genel Müdürlüğü Arşiv Müdürlüğünce çıkarılan bu tapu kayıt örneğinin malikinin Mallıoğlu Kamber Ağa olduğu, aslı ve dönüm fazlası 120 dönüme baliğ olan 114 numaralı bu kayıttaki sınırlar ile Haziran 1291 tarih ve 16 sıra numaralı sınırların birbirine benzemediği, 1337 yılında tapu kayıtlarına istinaden tespit edildiği karşılık yazıda belirtilen Çiftlik defterinde iki ayrı kayıt bulunduğu, 113 numaralı kaydın Haziran 1291 tarih ve 16 numaralı tapu kaydına istinat ettiğinin iktisap sebebinde belirtildiği ancak diğer kaydın neye istinaden oluşturulduğunun açıklanmadığı, Tapu ... Genel Müdürlüğü tarafından dayanak kaydın gönderilmesinden sonra Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından Haziran 1291 tarih 114 numaralı tapu kaydının mevcut olmadığı ve o aya ait muamelenin 22 numara ile bittiğinin bildirildiği, bu surette Tapu Sicil Müdürlüğünün cevabi yazısı ile Tapu ve ... Müdürlüğünün yazılarının birbirine aykırılık oluşturduğu belirtilerek Tapu ve ......
:Hüseyin” olarak, “Halime: Hasan” olan kaydın “....................: Hasan” olarak, “....................: Ali” olan kaydın “................: Ali” olarak, “Nuri: Hüseyin” olan kaydın “...................: Hüseyin” olarak, “M........:H.............” olan kaydın “M.. A..:Hüseyin” olarak düzeltilmesini istemişlerdir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, dava konusu 105 parsel sayılı taşınmazda “Halime” isimli kayıt maliki olmadığından, bu parseldeki “Halime” kaydının “.................: Hasan” olarak düzeltilmesi isteminin reddine, diğer isteklerin tapu kayıt maliklerinin davacıların mirasbırakanları olduğu, nüfus kayıtlarına uygun olarak tapu kayıtlarının düzeltilmesi gerektiği gerekçesi ile kabulüne karar verilmiştirKarar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...................'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
nın mirasçısı olduğu anlaşıldığından davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Somut olayda; davacı, dava konusu 4, 179 ve 340 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında “... ...” şeklindeki kaydın “... ...”, “ ... oğlu ... ...” şeklindeki kaydın “... ... oğlu ... ...”, “ ... oğlu ... ...” şeklindeki kaydın “... ... oğlu ... ...”, “ ... oğlu ... ...” şeklindeki kaydın “... ... oğlu ... ...”, “ ... kızı ... ...” şeklindeki kaydın “... ... kızı ... ...”, “ ... kızı ... ...” şeklindeki kaydın “... ... kızı ... ... ”, “ ... kızı ... ...” şeklindeki kaydın “... ... kızı ... ...”, “ ... kızı ... ...” şeklindeki kaydın “... ... kızı ... ...”, “... kızı ... ...” şeklindeki kaydın “... ... kızı ... ...” olarak düzeltilmesini istemiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2006/1549 Esas sayılı ortaklığın giderilmesi dava dosyasında yetki verildiğini ileri sürüp 160 ada 17 parsel sayılı taşınmaza ait tapu kaydında paydaşlardan “ ... kızı ...” olan kaydın “... kızı ... ” , “ kızı ...” olan kaydın “... oğlu ...”, “... oğlu ...” olan kaydın “... oğlu ...”, “... oğlu ...” olan kaydın”... oğlu ... ”, “... kızı ...” olan kaydın “... kızı ... ”, “... oğlu ...” olan kaydın,”... oğlu ...”, “... oğlu ...” olan kaydın, “... oğlu ...”, “... kızı ...” olan kaydın, “... kızı ...”,”... oğlu ...” olan kaydın, “Yahya oğlu ... ...” olarak düzeltilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, Tapu Sicili Tüzüğü gereğince öncelikle tapu müdürlüğüne başvurma zorunluluğu getiren yasal prosedür izlenmeden doğrudan dava açıldığı ve davacının iddiasını ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
Davacının dayanağı olarak kabul edilen ve keşifte uygulanan kaydın ise kök kaydının (Nisan 1289 Y. 253 Nolu kayıt) yönlerinin farklı olduğu, davacının dayandığı sınırları farklı olan kaydın ise (Cilt 20, Sayfa 289, Sıra 246) kök kaydın gittisi olan Temmuz 1948 Tarih 19 no'lu kök kayıtla aynı sınırlara sahip kaydın üzerine elle yazılmış bulunduğu, ... Tapu Müdürlüğü'nden dosyaya getirtilen Temmuz 1948 Tarih 19 no'lu kaydın başka bir örneğinde davacının dayandığı kayda ilişkin bilgilerin bulunmadığı anlaşılmıştır....
Tapu Sicil Tüzüğünün 81/1 maddesi uyarınca, tapu sicilinde değişiklik, hak sahibinin veya yetkili makamın istemi ya da mahkeme kararına dayalı olarak yapılır. Ayrıca, Türk Medeni Kanununun 1027. maddesi ile de ilgililerin oluru olmadığı sürece tapu sicilindeki yanlışlığın ancak mahkeme kararıyla düzeltilebileceği hükmü getirilmiştir. Somut olayda da; davacı tapu kütüğünde muhdesat üzerindeki hak sahiplerini gösterir kaydın terkinini istemektedir. Davasını Tapu Sicil Müdürlüğüne yöneltmiştir. Ancak, yukarıda da açıklandığı gibi hak sahiplerinin oluru olmadan tapu sicil müdürlüğünce terkin edilemeyecek bir hakka ilişkin davanın da hak sahiplerine yöneltilmesi gerekir....
den satın aldığını, tapu kaydının beyanlar hanesinde tapu sicil müdürlüğünün 14.09.2009 tarihinde taşınmazın tapu kaydındaki terkin edilen ipotek üzerinde haciz şerhlerinin bulunması gerekirken bu şerhlerin sehven ipotek kaydına işlenmemesi nedeniyle kaydın düzeltilmesi için dava açılacağına dair beyanlar sütununa kayıt düşüldüğünü, bu kaydın yolsuz olduğunu ileri sürerek terkin edilmesini, bu istem kabul edilmediği takdirde tazminat isteğinde bulunmuştur. Davalı ..., kaydın terkinini talep etmiş, Tapu Sicil Müdürlüğü ise davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tazminat isteminin Hazineye karşı açılacak bir davada talep edilebileceği, beyanlar hanesindeki kaydın terkini isteminin ise haciz şerhi lehtarlarına karşı yöneltilmesi gerekeceği, tapu sicil müdürlüğünün davada pasif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle tapu sicil müdürlüğü aleyhine açılan dava reddedilmiş, davalı ... aleyhine açılan davanın ise takip edilmediğinden açılmamış sayılmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- 1-Davacıların dayanağı kaydın kök tapu kaydı olan Temmuz 339 tarih 10/11 nolu kaydın yerel Tapu Sicil Müdürlüğünden ve Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Arşiv Dairesi Başkanlığından getirtilerek dosya arasına konulması, 2-Davacıların dayanağı kaydın ifrazı olan Ekim 1930 tarih 23-25 nolu tapu kayıtlarının malikleri olan ... ve ... ve Viranşehirli ... ile davacıların irsi ilişkilerini gösteren veraset ilamının davacılardan temini ile evrakına eklenmesi, 3-Kadastro tespitine esas alınan Ekim 1930 tarih 26 sıra nolu tapu kaydının müsbite evraklarının ve varsa hartasının Tapu Sicil Müdürlüğünden getirtilerek evrakına eklenmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 30.3.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, paydaşı oldukları 481 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında “...” olan kaydın "... ...." olarak, "....." olan kaydın "..." olarak, ".... de...." olan kaydın ".... le ..." olarak, "...." olan kaydın "....mişlerdir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalı vekili yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j....