Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Eldeki davada, dosya kapsamında, davacının dava dilekçesinde 2014/385 sayılı yakip dosyasından konulan haczin iptalinin istendildiği, ancak tapudaki şerhte Kurumun 2013/1708 haciz sayılı yazısına istinaden, başka bir şerhin 2012/47293 takip nolu borca istinaden olduğu görülmekle; davacı tarafından kaldırılması talep edilen haczin hangi takip numaralı ödeme emrine istinaden olduğu sorularak; dayanak belgeleri celp edilerek; öte yandan tapu kayıtlarındaki takiplerinde ödeme emirlerine ilişkin ilgili evraklar celbedildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, temyiz itirazlarının bu noksanlık giderilip dosya geldikten sonra incelenmesine, 23.03.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    (Acele kamulaştırma dosyası ile tespit edilen bedel ödenmiş ise; tespit edilen kamulaştırma bedelinden mahsup edildikten sonra, kalan fark bedel olan 13.519,73 TL'ye ödenmemiş ise; tespit edilen kamulaştırma bedeline 07.09.2015 tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına,) cümlesinin yazılmasına, b-Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına 2 nolu bendinin sonuna gelmek üzere (Hükmedilen bedele tapu kaydındaki ipotek ve haczin yansıtılması) cümlesinin eklenmesi, c- Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Davacı idare ve bir kısım davalılar lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.800,00 TL vekalet ücretinin verilmesine) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 05/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...,Dava konusu uyuşmazlık; taşınmaz tapu kaydında bulunan taşınmaz satış vaadi sözleşmesine ilişkin şerhten sonra konulan haczin kaldırılması istemine ilişkindir. Davacı şikayetçi takip borçlusu yada alacaklısı değil, icra takip dosyasından satılan gayrimenkulde taşınmaz satış vaadi alacaklısıdır. Söz konusu taşınmazın tapu kaydı incelendiğinde taşınmaz satış vaadi şerhinin 17/06/2008 tarihinde konulduğu, şikayete konu takip dosyasından yapılan haczin ise 13/03/2009 tarihli olduğu ve tapu kütüğüne kaydedildiği görülmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 01.04.2015 tarih 2013/12- 1693 K. 2015/1135 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi taşınmaz satış vaadi sözleşmesi kural olarak şahsi hak doğuran bir sözleşme olmakla birlikte, Tapu kanunun 26. Ve TMK 1009. Maddeleri uyarınca tapu kaydına işlenmekle ayni etkinlik ve aleniyet kazanır. Tapu Kanununun 26. Maddesine göre bu hak 5 yıl süreyle 3. kişilere karşı ileri sürülebilir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; şikayetçi vekilinin müvekkilinin adına kayıtlı bir kısım taşınmazlar üzerinde ihtiyati haciz kaydı bulunduğundan bahisle ve icra dosyasının sekaya imhaya gönderildiği, İİK 106- 110 maddesi gereğince ihtiyati haczin kaldırılması talebinin icra müdürlüğünce reddedildiğini söyleyerek red kararına karşı şikayette bulunduğu ve ihtiyati hacizlerin kaldırılmasını istediği, istinafa konu mahkeme kararının gerekçesinde ve icra müdürlüğünün şikayete konu red kararında belirtildiği üzere şikayete konu icra dosyasının sekaya komisyon kararı ile imhaya gönderildiği, ihtiyati haczin kesin hacze dönüşüp dönüşmediğinin belli olmadığı, kesin hacze dönüşmemiş ise İİK 266.madde gereğince ihtiyati haczin kaldırılması görevinin icra müdürlüğünde olmadığı, ayrıca imhaya gönderilen icra dosyasının ihyası talep edilmeden, ihya edilmeden hacizlerin kaldırılması talebiyle ilgili değerlendirme yapılması da mümkün olmadığından ilk derece mahkemesi...

      İSTİNAFA BAŞVURAN TARAFLAR ve İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekilinin istinaf dilekçesi ile özetle; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması talep edilmiştir. Davalı vekilinin istinaf dilekçesi ile özetle; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması talep edilmiştir. DELİLLER: 4721 sayılı TMK, Yargıtay kararları ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, tapu kaydındaki yüzölçümünün değişmesinden kaynaklanan zararın, 4721 sayılı TMK.nun 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir....

      Haciz tarihinde borçlu adına kayıtlı taşınmaz için 3. kişinin açmış olduğu tapu iptali ve tescil davasının kabul edilip kesinleşmesi dahi, haczin kaldırılması sonucunu doğurmaz. Bu durumda, haczin kaldırılması istemi ancak 3. kişinin genel mahkemede açacağı davada tartışılabilir. Şikayetçinin dayanak yaptığı Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 27/03/2019 tarih ve 2018/704 Esas 2019/235 Karar sayılı ilamında taşınmazın borçlu adına olan tapu kaydının iptali ile şikayetçi adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın 09/07/2019 tarihinde kesinleştiği ve bu kararda tapudaki hacizlerin kaldırılması yönünde bir hüküm bulunmadığı anlaşılmaktadır. Buna göre, taşınmaz üzerine konulan ihtiyati haczin 09/07/2019 tarihinde tapuya işlendiği, anılan tarihte taşınmazın borçlu adına tapuda kayıtlı olduğu anlaşıldığından, icra memuru işleminde bir usulsüzlük bulunmamaktadır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.08.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki şerhin terkini talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydındaki şerhin terkini istemine ilişkindir. Davacı, maliki bulunduğu 1026 ada 11 parsel ve 1026 ada 12 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydındaki ''sahtecilikle satışa konu edildiği'' şerhinin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile şerhin kaldırılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 08.01.2016 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, tapu kaydındaki haciz şerhlerinin kaldırılması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, tapu kayıtlarının iptali ile davacılar adına tesciline, tapudaki haciz şerhlerinin kaldırılması isteminin reddine dair verilen 31.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.04.2019...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.05.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ile tapu kaydındaki takyidatların kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescili davasının kabulüne takyidatların kaldırılması davasının reddine ve ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu kaydındaki şerhin kaldırılmasına ilişkin davada ... 2. Sulh Hukuk ve 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu kaydındaki kamulaştırmaya ilişkin şerhin kaldırılması istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, 1425 ada 24 parsel sayılı taşınmaza 05.09.1977 tarihinde konulan "T.P.A.O.'nun istimlaki vardır" şerhinin kaldırılmasının istendiği, davanın 24.08.2004 tarihinde 429.084.000.- TL. değer gösterilerek açıldığı anlaşılmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu