Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece davanın kabulü ile; dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan irtifak hakkı şerhinin kaldırılmasına karar verilmiş, karara karşı davalı idare vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur. Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazda bulunan irtifak nedeni ile usulüne uygun kamulaştırma yapıldığını, bedelin ödendiğini, idare adına tescil yapıldığını, irtifakın bedelsiz terkinine karar verilmesinin doğru olmadığını, irtifak bedelinin 2942 sayılı Yasanın 11.maddesine göre belirlenerek şerhin terkin edilmesi gerektiğini, ileri sürmüştür....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/11/2021 NUMARASI : 2020/430 Esas - 2021/513 Karar DAVA KONUSU : Kamulaştırma Şerhinin Terkini KARAR : Yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün istinaf incelenmesi talep edilmiş olmakla, dairemizce dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kırklareli İli, Lüleburgaz İlçesi, Durak Mahallesi, 1288 ada 5 parsel ve 1289 ada 4 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında davalı idare lehine irtifak hakkı bulunduğunu, yaptıkları incelemede yüksek gerilim hattının kaldırıldığını beyanla tapu kaydındaki irtifak şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davanın kabulü ile; dava konusu taşınmazın tapu kaydı üzerine konulan şerhin terkinine karar verilmiş, karara karşı davalı idare vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur....

Mahkemece 29.12.1972 tarihli 6705 ve 6709 yevmiye numaralı 2 adet ipotek kayıtlarının yargılama aşamasında tapu kaydından terkin edildiği gerekçesiyle bu istem hakkında karar verilmesine yer olmadığına, bedelin ödendiği gerekçesiyle de 20.09.1969 tarih 4336 yevmiye numaralı ipotek kaydının terkinine karar verilmiştir. Hükmü davalı idare temyiz etmiştir. Dava, tapu kaydındaki ipoteğin terkini isteğine ilişkindir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir....

    Ancak; 1-Bilirkişi kurulunca düzenlenen ve hükme esas alınan raporda taşınmazın net geliri hesap edilirken fasulyenin yan ürünü olarak samanın da net gelir kapsamına alınması ve bu suretle taşınmaza fazla bedel biçilmesi, 2-Dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedeli tespit edildikten sonra keşif esnasında nadasa bırakıldığı gerekçesiyle toplam 322 YTL tutarında nadas maliyet bedeli ilave edilmek suretiyle taşınmazın değerinin yükseltilmiş olması, 3-Davacı tarafın dava dilekçesine ekli tapu kaydına göre davalılardan ...’ın payı üzerinde TC Ziraat Bankası lehine ipotek şerhi mevcut olmasına karşın, mahkemece dosya içersine Tapu Sicil Müdürlüğünden getirtilen tapu kaydında böyle bir şerh mevcut değildir. Bu sebeple sözü edilen ipoteğin terkin edilip edilmediğinin Tapu Sicil Müdürlüğünden sorulup, terkin edilmemişse davalı ...’ın payı için tespit edilen kamulaştırma bedeline yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir....

      Davacı tarafın dava dilekçesi ile tapu kaydında düzeltim ve tapu iptali ve tescil talebinde bulunduğu anlaşıldığından taleplerin farklı mahkemelerin görev alanına girdiği hususu değerlendirilerek tapu iptal ve tescil talebinin işbu dosyadan tefriki ile yeni esasa kaydına dair karar verilmiş olup, eldeki davaya tapu kaydında düzeltim yönünden devam olunmuştur. 6100 sayılı HMK'nın 114/1- c ve 115/2 maddelerinde görev dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınır....

      Bendi gereğince Tapu Sicil Müdürlüğünden harç alınmasına yer olmadığına ,03.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        yapılması gerektiğini ileri sürerek davalıya ait payın tamamının terkininden sonra eksik kalan kısmın kendisine ait paydan terkin edilmek suretiyle tapu kaydının düzeltilmesini ve haksız olarak terkin edilen bölüm kadar tapu kaydının iptali ile adına tescilini, olmadığı taktirde oransal olarak terkin işleminin gerçekleştirilerek kendisinden fazla terkin edilen tapu kaydının düzeltilerek haksız olarak terkin edilen bölümün tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir....

          Mahallesi 120 Evler mevkiinde ... ... adına kayıtlı Mart 1980 tarih 10 nolu, 2064 m2 yüzölçümlü tapu kaydının kesinleşen orman sınırları içinde kaldığını, aynı nedenle Asliye Hukuk Mahkemesinde açtıkları 1986/18 sayılı tapu iptali-tescil ve elatmanın önlenmesi istemli davanın da kabul edildiğini ancak, tapunun bir bölümünde kat irtifakı tesis edildiğinden tapunun iptali ve orman olarak tescili konusunda Tapu Sicil Müdürlüğünce idari yoldan işlem yapılmadığını bildirerek kat irtifakı tesis edilen tapu kayıtlarının iptaline ve elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulü ile cilt 39, 12 numaralı tapu kaydının iptaline ve elatmanın önlenmesine karar verilmiş, hüküm bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman sınırı içinde kalan tapu kaydının iptali istemine ilişkindir....

            Dava, tapu sicilindeki şerhinin terkini istemine ilişkindir. TMK'nın 1015. maddesi ile tapu kaydında tescil, terkin ve değişiklik gibi tasarruf işlemlerinin yapılabilmesi için talepte bulunanın tasarruf yetkisini ve hukuki sebebi belgelemiş olmasının gerektiği, Tapu Sici Tüzüğü'nün 69/3. maddesi uyarınca, şerh edilmiş şahsi haklarda belirli bir süre varsa bu sürenin sonunda taşınmaz malikinin istemi üzerine terkin işlemi yapılacağı hüküm altına alınmıştır.Somut olayda, davacı tarafından dava konusu taşınmazın tapu kaydında, şerhler hanesinde bulunan "arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi" şerhinin terkini isteminde bulunulduğu, taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde, dava tarihinde taşınmazın malikinin dava dışı ... San. Ve Tic. Ltd. Şti. Olduğu, anılan yasal düzenlemeler karşısında davacının bu davada aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır Davada husumet ehliyeti, dava şartı olup; mahkemece, yargılamanın her aşamasında doğrudan gözetilir....

              KARŞI OY YAZISI Davacı, davalılardan ... ile 23.08.1993 günlü ve tapuya 11.10.1993 günü şerh edilen satış vaadi sözleşmesine dayanarak 12 parsel sayılı taşınmazın adına tapu iptali ve tescilini talep ve dava etmiştir. Diğer davalı ... ise, resmi sözleşmelere dayanarak tapu iptali ve tescil davası açtığını bedelini de iki kere ödeyerek taşınmaza mahkeme kararıyla malik olduğunu dayandığı sözleşmenin önceki tarihi olup davacının yolsuz tescil iddiasının doğru olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Dairemiz 2013/12877-2014/1011 karar sayılı ve 21.01.2014 tarihli bozma ilamında "...Davacının dayandığı satış vaadi sözleşmesi, 2644 sayılı Tapu Kanunun 26. maddesine uyarınca 11.10.1993 tarihinde tapuya şerh verilerek ayni hak kuvvetini kazanmış, bu etkisini şerhin tapudan terkin edildiği 16.03.2011 gününe kadar korumuştur. Gerek, davalılar ... ile ... arasında 04.03.1994 ve 08.06.1995 tarihlerinde ......

                UYAP Entegrasyonu