Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tapu Sicil Tüzüğü’nün “Beyanlar sütununda belirtme” başlıklı 52. maddesinin 2. fıkrasında, “ (2) Tescil, değişiklik, terkin veya düzeltmeyi yolsuz duruma getiren hukukî veya teknik sebeplerin Müdürlükçe tespiti hâlinde, bu husus kütüğün beyanlar sütununda re'sen belirtilir.”, hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda; dava konusu taşınmazın ... (...) adına kayıtlıyken sahte mirasçılık belgesi ile 28.06.1987 tarihinde ... isimli kişiye intikal etmiş olması nedeniyle davalı idare tarafından dava konusu taşınmaza ait tapu kaydına dava konusu şerhin konulduğu, ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 1987/91 Esas-201 Karar sayılı mirasçılık belgesine göre kayıt maliki ...’nun mirasçıları olduğu anlaşılan ... vd. tarafından yolsuz tescil nedeniyle tapu iptali ve tescil davaları açıldığı anlaşılmış olup, açılan bu davalarda verilen kararların kesinleşip kesinleşmediği dosyada mevcut belgelerden anlaşılamamıştır....

    Davalı ... vekili, davacının 1 no’lu bağımsız bölüm üzerindeki ipotekler de terkin edilmiş gibi hareket ederek dava açtığını, davaya konu ipoteklerin terkin edilmediği savunması ile davanın reddini talep etmiştir. Diğer davalı ..., ipoteğin yanlışlıkla terkin edildiği, bundan haberinin olmadığını, ipoteğin devam etmesini istediğini beyan etmiştir....

      Tapu memuru, basit yazı yanlışlıklarını, tüzük kuralları uyarınca re'sen düzeltir.”, Hükmüne yer verilmiştir. Anılan hükme göre; bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. Tapu sicilindeki bir yanlışlığın tapu memuru tarafından düzeltilebilmesi için ilgililerin rızası, bu olmadığı takdirde de bir mahkeme kararının varlığı şarttır. Tapu memuru ancak basit yazı yanlışlarını tüzük kurallarını da gözeterek kendiliğinden düzeltebilir. Eldeki davada davacı, daha önce tapu kayıtlarında yer almayan şerhin idarece tek taraflı konulduğundan bahisle şerhin terkinini istemiştir....

        Türk Medeni Kanununun 1026. maddesi uyarınca terkin işlemi yapacak merci ise ilgili tapu sicil müdürlüğüdür. Bunun için tapuya başvurulması, hakkın yok olduğu ve sona erdiği belirtilerek terkin talebinde bulunulması, kadastro müdürlüğü elamanlarının zemine giderek hakkın sona erip ermediğini saptaması, bundan sonra da değişiklik beyannamesi düzenlenerek tapuya gönderilmesi gerekir. Terkin işleminden sonra adresi kayıtlarda belirli ise muhtesat sahibine Türk Medeni Kanununun 1019. maddesi gereğince duyuruda bulunulur. Dava ise ancak bu tebliğden itibaren 30 gün içinde hak sahibi tarafından terkin işleminin iptali istemiyle açılabilir. Değinilen bütün bu işlemlerin yapılacağı yer ... olduğundan, doğrudan mahkemeden terkin istemiyle dava açılamaz. Mahkemece, açıklanan bu hususlar ve HUMK’nun 7. maddesi hükmü gözetilerek idari makamın görevine giren bir ... kendisine arz olunduğundan davanın yargı yeri nedeniyle reddi yerine istem hüküm altına alındığından karar bozulmalıdır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KAYIT DÜZELTİM İSTEMLİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakanı...'ın kayden paydaşı olduğu 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında murisinin adının ... olarak yer aldığını gerçekte adının ... olduğunu, bu nedenle mirasçılar adına intikal işlemini gerçekleştiremediklerini ileri sürerek anılan taşınmazın tapu kayıtdında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın tapu kaydında eksik yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesine ilişkin iddianın ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresindetemyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

            Taraflar arasında görülen tapu iptal tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı ... tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, çekişme konusu 777 parsel sayılı taşınmazı satın aldıktan sonra davalı ...’nın ..... Asliye Hukuk Mahkemesi 2007/105 Esas sayılı dosyası üzerinden tapu kaydında düzeltim davası açtığını ve kesinleşen ilam ile 777 ve 776 parsel sayılı taşınmazların sınırlarının değiştiğini, bu değişiklik ile deniz manzarası olan kısmın 776 parsel sayılı taşınmaza aktarıldığını, yapılan değişikliğin iyi niyetli olmaması nedeniyle kendisini bağlamaması gerektiğini ileri sürerek tapu kayıtlarının eski hale getirilmesi isteminde bulunmuştur....

              Açıklanan nedenlerle tapu iptali ve terkin istemli dava, davalılar murisi yönünden kesinleşmediğine, mahkemece yapılan kesinleştirme maddi hata ile yapıldığına göre; davalılar murisi ... yönünden 04.05.1978 gün, 4/5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, davalılar ... mirasçıları vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile Yerel Mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca davalılar ... yönünden BOZULMASINA, HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 09.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Mahkemece, yargılama aşamasında dava konusu 1812 parselin tapudaki sicilden terkin edilerek mera yayla kışlak kütüğüne aktarıldığı ve dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir. Hükmü taraf vekilleri temyiz etmiştir. Dava tapu kaydında mera vasfı ile tescil edilen 1812 parsel sayılı taşınmazın tapusunun iptali ile Hazine adına tescili istemine ilişkindir. Davacı Hazine Mera Kanununun 14/c maddesi gereğince Mera Komisyon kararı 1812 parsel sayılı taşınmazın meralık vasfının kaldırıldığını belirterek adına tescilini istemiş ise de mera komisyon kararının kesinleşip kesinleşmediği araştırılmalı ve deliller toplandıktan sonra işin esası hakkında bir karar vermek gerekiriken yazılı olduğu şekilde karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi doğru görülmemiş hükmün bozulması gerekmiştir....

                  İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; her ne kadar davacı vekili tarafından eldeki davanın tapu iptali ve tescil değil, tapu kaydında düzeltim davası olarak görülmesi talep edilmiş ise de, HMK'nın 33.maddesi gereğince olayları açıklamanın taraflara, hukuki nitelendirme yapmanın ise hakime ait olduğu, tapu kaydında malik olarak gözüken Müyesser Kaya'nın isminin terkin edilmesinin adı geçen şahsın mülkiyet hakkını ortadan kaldıracağı, bu nedenle davanın tapu iptali ve tescil davası olarak görülmesinin zorunlu olduğunu, nitekim Yüksek Mahkemenin yerleşik içtihatlarına göre tapu kaydında düzeltim istemiyle açılan davalarda kimlik bilgileri düzeltilirken taşınmaz malikinin değişmemesi ve mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerektiğini, buradaki amacın kayıt malikinin tapu kütüğünde yazılı kimlik bilgilerinin nüfus kaydı ile uyumlu hale getirilmesi olduğu, eldeki davada ise tapu malikleri arasında yeralan Müyesser Kaya'ya ait kaydın iptali ile diğer hissedarlar...

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 08.12.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 04.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalı, davacı lehine tapu kayıtlarında bulunan tahsis şerhinin kendilerince terkin edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu