"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.01.2015 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 20.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davacının murisi ... adına kayıtlı 60 parsel sayılı taşınmaz üzerine, borcundan dolayı, davalıların murisi ... lehine ipotek tesis edildiğini, borcun ödendiğini ancak ipotek şerhinin terkin ettirilmediğini ileri sürerek, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....
(Muhalif) -KARŞI OY YAZISI- Dava, tapu kaydındaki ipotek ve haciz şerhlerinin kaldırılması istemine ilişkindir. Dairemizin 19.02.2015 tarihli ilamda belirtildiği gibi, tapu müdürlükleri, Türk Medeni Kanununun 997 ve devamı maddeleri uyarınca tapu sicilinin tutulması ve bu sicillerin yasalara uygun olması konularında görevli ve sorumludur. Davaya konu edilen 10 parsel sayılı taşınmaz üzerinde 28.05.1945 tarihli haciz şerhi ve 06.11.1922 tarihli ipotek şerhi bulunmaktadır. Haciz şerhine ait dayanak belgeler bulunamamıştır. İpotek şerhine ait belgelerde ise İhsan lehine ipotek konulduğu yazılı olmasına karşın ipotek lehtarı hakkında bir bilgiye rastlanılmamıştır. Bu davada tapu müdürlüğü kanuni hasımdır. Davada aleyhine karar verilmesi halinde yargılama giderlerinden sorumlu tutulamaz. Davalı ... vekilinin yargılama giderlerine ilişkin temyiz itirazının da kabul edilmesi gerektiğini düşünüyorum....
Temyiz Sebepleri 1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen esastan ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle; reddedilen 27.10.2015 tarihli ipotek yönünden verilen ret kararı yönünden temyiz yoluna başvurmuştur. 2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen esastan ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle; kabul edilen 21.09.2006 tarihli ipotek yönünden yönünden temyiz yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava; ipoteğin kaldırılması istemine ilişkin olup uyuşmazlık, dava konusu taşınmaz üzerine konulan ipoteklerin kaldırılması için gerekli şartların gerçekleşip gerçekleşmediği, rızaya ilişkin imzalı belgenin geçerli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
Davacı, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunu, davalı eş tarafından kendisinin haberi ve izni olmadan üzerinde ipotek tesis edildiğini ileri sürerek, ipoteğin kaldırılmasını ve aile konutu şerhi konulmasını talep etmiş (TMK m. 194), mahkemece davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılmasına ve taşınmaza aile konutu şerhi konulmasına karar verilmiştir. Dava konusu taşınmazın tapuda "betonarme iki katlı ev, besihane ve bahçesi" vasfıyla ve davalı eş adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Dava aile konutu olarak kullanıldığı ileri sürülen taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin kaldırılmasına yönelik olduğuna göre, öncelikle aile konutu olarak kullanılan bölümün belirlenmesi gerekir....
Ziraat Bankası A.Ş. olarak yazılı olduğunun anlaşıldığı, ipoteğin kaldırılması davasının ipotek lehtarına yöneltileceği, somut olayda hazineye karşı açılan davanın sıfat yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozma kararı verildiği, Özel Dairenin bozma kararı sonrası yapılan yargılamada mahkemece, önceki karar gerekçesi yanında tapu kaydının yeniden istenmesine ilişkin 17.11.2017 tarihinde tapu müdürlüğüne müzekkere yazıldığı ve tapu müdürlüğünün 28.11.2017 tarihli cevap yazısı ile ekinde gönderilen tapu kayıtları, ayrıca davacılar vekili tarafından 17.11.2017 tarihli dilekçe ekinde sunulan tapu müdürlüğünün 10.11.2017 tarihli yazısı dikkate alınarak ipotek alacaklısının Türkiye Bağcılar Bankası A.Ş. olduğu gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir. 17....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafın ipoteğin kaldırılması için dava açabilecek ve yanlışlığı düzeltebilecek imkana sahip iken bu davayı açmasının doğru olmadığını, ipotek kaydının satışa engel teşkil etmediğini ve ipotek borçlusunun aczinin gerçekleşmediğini, tazminat bedeline satış vaadi sözleşmesinden başlamak üzere bankaların uyguladığı en yüksek faiz üzerinden hesap yapılmasının hatalı olduğunu, itirazlarının nazara alınmadığını belirterek istinaf talebinde bulunmuştur. Davacılar vekili istinafa karşı sunduğu cevap dilekçesinde özetle verilen kararın doğru olduğunu belirterek istinaf isteminin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, dava konusu taşınmazların tapu kaydında yer alan vakıf şerhinin kaldırılması için haksız olarak ödendiği ileri sürülen 61.536,00 TL taviz bedelinin faiziyle birlikte davalıdan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Dava konusu taşınmazın tapu kaydına işlenen ...’nın mukataalı veya icareteynli vakıf olup olmadığının veya miri arazilerde mukataalı hayrata tahsis edilmeyen ve aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlardan bulunup bulunmadığının tespiti için vakfın niteliğinin ...'...
Ayrıca düşen takip dosyasında alacaklının İİK’nin 150/c şerhinin kaldırılması ve satışın düşürülmesi talebi, haricen tahsile karine oluşturmaz. İİK 18 maddesi gereğince mahkemece şikayet dilekçesi tebliğ edilmeksizin dosya üzerinden karar verilebileceği, davanın açılmasına sebebiyet vermeyen davalı idare aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmediği göz önüne alındığında, ileri sürülen istinaf sebepleri yerinde olmadığından, davalının istinaf başvurusunun HMK'nun 353- (1)-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır....
Somut olaya gelince; dava konusu 591 ada 24 ve 25 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde dosyada mevcut tapu kayıtlarına göre dava tarihinden önce kat mülkiyeti tesis edildiği, mevcut durumda davacının tüm bağımsız bölümlerde malik olmadığı gibi kaldırılması talep edilen ipotek şerhinin de tüm bağımsız bölümler üzerinde yer almadığı anlaşıldığından davanın kabulüne dair kurulan hüküm bu hali ile infaza elverişli değildir. Kabule göre de; her ne kadar mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/2. maddesi gereğince hükümde bulunması gereken zorunlu unsurların belirtilmemiş olması da doğru olmamıştır. Hükmün bu nedenlerle bozulmasına karar verilmiştir....
Dağıtım A.Ş. lehine 08.07.1991 tarihli ve 40 Milyon ETL bedelli bir ipotek tesis edildiğini, bu ipoteğin müvekkili ...'in Ardeşen ilçesinde gazete bayiliği yaptığı sırada anılan şirket lehine doğabilecek borçlarına karşılık teminat olmak üzere konulduğunu, ancak müvekkillerinin ipotek lehtarı şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığı gibi şirketin faaliyet halinde de olmadığını ileri sürerek dava konusu bağımsız bölümlerin tapu kaydında yer alan ipotek şerhinin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. II. CEVAP İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün 30.06.2015 tarihli yazı cevabında, ipotek lehtarı ... Dağıtım A.Ş.'nin herhangi bir sicil kaydının bulunmadığı, önceki kayıtlarının incelenmesinde ise şirketin unvan değişikliğine giderek ... Yayıncılık ve Dağıtım A.Ş. unvanını aldığının ve son olarak 26.12.2005 tarihinde tüm aktif ve pasifiyle kül halinde ... Gazetecilik A.Ş. tarafından devralındığının bildirilmesi üzerine mahkemece, davacı vekilinin talebi doğrultusunda, ... Gazetecilik A.Ş.'...