İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır.İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki rehin sözleşmesinin TMK.nun 856.maddesi gereğince tapu kütüğüne tescil şarttır. İpotek, bedelin ödenmesi halinde tapudan terkin edilebileceği gibi bu sağlanamadığında, kayıt maliki terkini, dava yoluyla da isteyebilir. Hemen belirtmek gerekir ki yukarıda sözü edilen terkin istemi ipoteğin yolsuz tescil edildiği iddiasının bulunmadığı haller için söz konusudur. TMK.nun 1025 maddesi hükmüne göre de, bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden ayni hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.11.2001 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve mera olarak sınırlandırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.10.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tapu iptali, tescil ve sınırlama istemi ile açılmıştır. Mahkemece dava kabul edilmiş, kararı davalı temyiz etmiştir....
Ancak; belediye adına yapılan tescil yasanın aradığı şartlar yerine getirilmeden eksik ve yetersiz işlemler sonucu gerçekleşmiş ise bu tescil yolsuz tescildir. Kayıt, tapu siciline yolsuz tescil edilmişse bu kaydın iptali için her zaman dava açılma olanağı vardır. Bu nedenle çekişmeli taşınmazın belediye adına tescil nedeninin yolsuz olup olmadığı üzerinde durulması gerekecektir. 2981 sayılı “İmar Affı Kanunu”nun 10/b maddesi uyarınca bir yer ancak üzerinde imar mevzuatına aykırı olarak toplu binalar edilmiş hisseli veya özel parselasyona dayalı arsa ve arazilerde hisse miktarları ve fiili kullanma durumları dikkate alınarak hak sahipleri adına tescil edilebilir. Somut olayda ise; dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğu, üzerinde imar mevzuatına aykırı herhangi bir şekilde toplu bina inşaatı bulunmadığı sabittir. Diğer taraftan dava konusu taşınmaz imar hudutları içinde de değildir....
Ancak; belediye adına yapılan tescil yasanın aradığı şartlar yerine getirilmeden eksik ve yetersiz işlemler sonucu gerçekleşmiş ise bu tescil yolsuz tescildir. Kayıt, tapu siciline yolsuz tescil edilmişse bu kaydın iptali için her zaman dava açılma olanağı vardır. Bu nedenle çekişmeli taşınmazın belediye adına tescil nedeninin yolsuz olup olmadığı üzerinde durulması gerekecektir. 2981 sayılı “İmar Affı Kanunu”nun 10/b maddesi uyarınca bir yer ancak üzerinde imar mevzuatına aykırı olarak toplu binalar edilmiş hisseli veya özel parselasyona dayalı arsa ve arazilerde hisse miktarları ve fiili kullanma durumları dikkate alınarak hak sahipleri adına tescil edilebilir. Somut olayda ise; dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğu, üzerinde imar mevzuatına aykırı herhangi bir şekilde toplu bina inşaatı bulunmadığı sabittir. Diğer taraftan dava konusu taşınmaz imar hudutları içinde de değildir....
Ancak; belediye adına yapılan tescil yasanın aradığı şartlar yerine getirilmeden eksik ve yetersiz işlemler sonucu gerçekleşmiş ise bu tescil yolsuz tescildir. Kayıt, tapu siciline yolsuz tescil edilmişse bu kaydın iptali için her zaman dava açılma olanağı vardır. Bu nedenle çekişmeli taşınmazın belediye adına tescil nedeninin yolsuz olup olmadığı üzerinde durulması gerekecektir. 2981 sayılı “İmar Affı Kanunu”nun 10/b maddesi uyarınca bir yer ancak üzerinde imar mevzuatına aykırı olarak toplu binalar edilmiş hisseli veya özel parselasyona dayalı arsa ve arazilerde hisse miktarları ve fiili kullanma durumları dikkate alınarak hak sahipleri adına tescil edilebilir. Somut olayda ise; dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğu, üzerinde imar mevzuatına aykırı herhangi bir şekilde toplu bina inşaatı bulunmadığı sabittir. Diğer taraftan dava konusu taşınmaz imar hudutları içinde de değildir....
Ancak; belediye adına yapılan tescil yasanın aradığı şartlar yerine getirilmeden eksik ve yetersiz işlemler sonucu gerçekleşmiş ise bu tescil yolsuz tescildir. Kayıt, tapu siciline yolsuz tescil edilmişse bu kaydın iptali için her zaman dava açılma olanağı vardır. Bu nedenle çekişmeli taşınmazın belediye adına tescil nedeninin yolsuz olup olmadığı üzerinde durulması gerekecektir. 2981 sayılı “İmar Affı Kanunu”nun 10/b maddesi uyarınca bir yer ancak üzerinde imar mevzuatına aykırı olarak toplu binalar edilmiş hisseli veya özel parselasyona dayalı arsa ve arazilerde hisse miktarları ve fiili kullanma durumları dikkate alınarak hak sahipleri adına tescil edilebilir. Somut olayda ise; dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğu, üzerinde imar mevzuatına aykırı herhangi bir şekilde toplu bina inşaatı bulunmadığı sabittir. Diğer taraftan dava konusu taşınmaz imar hudutları içinde de değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, Yaylabayır Beldesi 232 ada 16 parsel sayılı 3282 m2 yüzölçümündeki taşınmazın tapuda davalı adına kayıtlı olduğu, yörede 1946 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığını belirterek davalı adına olan tapu kaydının iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tescili istemişle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin tamamının tapu kaydının iptaline, orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir....
Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1944 yılında 3116 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda dava konusu taşınmaz orman sınırları içinde bırakılmış, 1984 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise taşınmazın, daha önce yapılan orman kadastrosu sınırları içinde olduğu gözönünde bulundurulmadan, hata sonucu ikinci kere kadastrosu yapılarak kişiler adlarına özel mülk olarak tesbit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/11/2012 NUMARASI : 2012/117-2012/337 Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....