Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kadastro tutana-ğındaki açıklamalara göre, dava konusu parselin yukarıda tarih ve sayısı yazılı tapu kaydının kapsamında kaldığı görüşünden hareketle tespit yapılmıştır. Bu durumda, taşınmazın tapulu olduğunun kabulü gerekmektedir. Ancak bu tür durumlarda kadastro tespiti sırasında nazara alınan tapu kaydının başka parsellere revizyon görüp görmediğinin araştırılması, revizyon görmemiş ise yüzölçümünün belirlenip, bu miktar kadar mülkiyetin tespitine karar verilmesi gerekir. Hiç şüphesiz, miktar fazlasının zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün ise de, taşınmazın su altında kalmış olması nedeniyle delil toplanmamış bulunduğundan, kayıt miktarı fazlasının da davacılar tarafından kazanıldığı kabul edilemez. Bunlardan ayrı, 790 parsele uygulanan dosya arasındaki tapulama tutanağının, tapu kayıtlarına ilişkin özel sütununda tapu kayıtlarının tarih ve sayısı üzerinde kalemle oynama yapmak suretiyle birtakım değişikliklerin yapıldığı da görülmüştür....

    Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil ile mümkün olmadığı taktirde mülkiyetin tespiti istemiyle açılan davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

      Ne var ki, nüfus kayıtlarında taşınmazların kayıt maliki olan ... ve ... isimli kişilerin kaydına rastlandığına göre, davanın kabul edilmesinin mülkiyetin nakli sonucunu doğuracağı açıktır. 6100 sayılı HMK’nın 33. maddesi gereğince bir davada olayların anlatımı taraflara, hukuki nitelendirme görevi ise hakime ait olup, her ne kadar dava tapu kaydında isim düzeltmesi istemi ile açılmış ise de dava dilekçesindeki ve yargılama sırasındaki anlatımlara göre davacıların isteminin, çekişme konusu taşınmazların tapu kaydının iptali ve tescil davası olduğu anlaşılmaktadır....

        in Tapu Müdürlüğü aleyhine açtığı 2011/503 esas sayılı kayıt tashihi davası sonucunda malik isminin ... kızı ... şeklinde değiştirildiğini ve intikale konu edildiğini ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile mirasbırakanı olan ... kızı ... adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, kayıtların, kesinleşen 2011/503 esas sayılı dava sonucunda oluştuğunu belirtip davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, 2011/503 esas sayılı dava ile yapılan düzeltmenin hatalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, davada mirasbırakan adına tapu iptali-tescil isteğinde bulunulduğuna göre, mirasçılar arasında elbirliği halinde mülkiyetin söz konusu olduğu ve davanın tereke adına sürdürülmesi gerektiği kuşkusuzdur....

          Ne var ki, hükmüne uyulan bozma ilamında, 11.05.2012 tarihli fen bilirkişi raporunda (14B) olarak gösterilen taşınmaz bölümünün tamamının veya bir kısmının baraj göl suları altında kalacak yerlerden olup olmadığının saptanarak sonucuna göre tapu iptali ve tescil veya mülkiyetin tespitine karar verilmesinin gerektiği belirtilmiştir. Bozma ilamına uyulmakla taraflar yararına usuli kazanılmış hak oluşacağı gibi, mahkemeye de bozma ilamı doğrultusunda işlem yapma ve bozma ilamında işaret edilen hususları eksiksiz olarak yerine getirme yükümlülüğü doğar....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

              Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına şeklinde hüküm kurulmuş olup, bu kez davalı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararını temyizi üzerine Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili; davacı ve davalı tarafa murislerinden intikal eden taşınmazlarda davalının payını adi yazılı sözleşme ile vekil edenine devrettiğinden bahisle 21, 34 ve 35 nolu parsellerde davalı adına olan payın iptali ile vekil edeni adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur....

                Mahkemece, kadastro tespitinden önce zilyetlikle mülk edinme koşulları oluştuğu anda mülkiyetin kazanıldığı, ayrıca dava konusu taşınmazlarda 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı Hakkındaki Kanun hükümleri gereğince imar ihya edildiğinden Tarım Bakanlığının emirleri ve Ziraat Teknisyenliğinin Kaymakamlık onaylı yazıları gereği olarak, 1959 tarihli tapular ile tescil edildiği, dolayısıyla tapulu araziler niteliğinde bulunduğu, 2007 tarihinde kesinleşen kadastro tespiti ile de yine davalı adına tespit gördüğü ve vasıf değişikliği yapılsa bile yasa geriye yürütülerek, mülkiyet hakkına dokunulamayacağı, 3573 sayılı Kanunda; 4086 sayılı Kanunla değişiklik yapılmadan önce verilmiş araziler yönünden uygulanmayacağı ve değişikliğin kazanılmış hakları etkilemeyeceği gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı....

                  HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 876 ada 17 parsel sayılı taşınmazda imar öncesinde 30.06.1972 tarihinde kat irtifakı tesis edildiğini, 876 ada 17 ile 16 ve 19 parsel sayılı taşınmazların 08.08.1979 tarihli imar işlemiyle 1711 ada 16 ve 18 parsellere şuyulandırıldığını, 1711 ada 16 parsel sayılı taşınmaz maliklerine çoğunluk hisseleri verilerek arta kalan hisselerin de 1711 ada 18 parselde şuyulandırıldığını, buna göre imar öncesinde 876 ada 17 parsel sayılı taşınmazda mevcut olan kat irtifakının sadece binanın bulunduğu 1711 ada 16 parsele taşınması gerekirken, sehven 1711 ada 18 parsele de kat irtifakının taşındığını ileri sürerek dava konusu 1711 ada 18 parsel 3 no’lu taşınmazda davalılar adına verasette iştirakli olarak tescilli mülkiyetin iptali ile mülkiyetin zeminde mevcut 1711 ada 16 parsel 3 no’lu mesken nitelikli taşınmaza tescil edilmesini istemiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, tapuda ... efendi mirasçıları adına kayıtlı bulunan ve 1975 yılından beri davacının tasarrufunda bulunan ... parselde kayıtlı taşınmazın malikinin ne zaman öldüğünün belli olmadığını açıklayarak TMK 713/2. maddesi uyarınca taşınmazın tapu kaydının iptali ile vekil edeni adına tesciline, bu isteklerinin mümkün bulunmaması halınde TMK nun 724. maddesi uyarınca temliken tesciline karar verilmesini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu