Taşınmazın kullanım bütünlüğünün bozulmasının zorunlu olduğu hallerde bu husus gerekçelendirilerek geçit hakkı tesisi edilmelidir. Yararına geçit kurulacak taşınmazın tapuda kayıtlı niteliği ve kullanım amacı nazara alınarak, özellikle tarım alanların nihayet bir tarım aracının geçeceği genişlikte (emsaline göre 2,5-3 m.) geçit hakkı tesisine karar vermek gerekir. Bu miktarı aşan bir yol verilecekse bunun gerekçesi kararda dayanakları ile birlikte gösterilmelidir. Saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedel taşınmazın niteliğine uygun atanacak bilirkişiler aracılığı ile objektif kriterler esas alınarak belirlenmelidir....
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve irtifak hakkı ile taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın idare adına tescili istemine ilişkindir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; dava konusu taşınmaza ait tapu kaydında Mürşide Keskin'in intifa hakkına sahip bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu kişinin yöntemince davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlanıp intifa hakkı sahibinin bu haktan yararlanmasını sağlayacak şekilde hüküm kurulması gerektiğinin dikkate alınmamış olması doğru görülmemiştir....
Ancak; Tapu kaydına göre taşınmazın üzerinde ... oğlu ... intifa hakkı sahibi olup, adı geçen, davada taraf olmadığına göre tespit edilen bedelin intifa hakkı sona erinceye kadar hak sahibi istediğinde kendisine faizinin ödenmesi koşuluyla bir milli bankaya yatırılması gerekirken, bu hususta bir karar verilmemiş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 7.4.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Tapu kaydına göre taşınmazın üzerinde Şıhı oğlu ... intifa hakkı sahibi olup, adı geçen, davada taraf olmadığına göre tespit edilen bedelin intifa hakkı sona erinceye kadar hak sahibi istediğinde kendisine faizinin ödenmesi koşuluyla bir milli bankaya yatırılması gerekirken, bu hususta bir karar verilmemiş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 7.4.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dosyaya getirtilen tapu kaydı içeriğinden, dava konusu 2373 ada 88 parsel sayılı taşınmazda ... intifa hakkı sahibi olduğu anlaşılmakla dava sonunda verilecek kararın intifa hakkı sahibinin hukukunu yakından ilgilendirdiği gözetilerek bu şahsın da yöntemince davaya katılımı sağlanıp taraf teşkilinin eksiksiz yapılması gerektiğinin dikkate alınmamış olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, irtifak hakkı kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın irtifak hakkının idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Dosya içersine getirtilen tapu kaydına göre dava konusu taşınmazın üzerinde 13 m² ve 232,05 m² BOTAŞ lehine eski irtifak hakkı mevcut olup, bu irtifak haklarını taşınmazda meydana getirmesi kaçınılmaz değer kaybının bilirkişi kurulunca dikkate alınmamış olması doğru görülmemiştir....
varılmış olup; tapu harcına esas matrahın belirlenmesi noktasında, 492 sayılı Harçlar Kanunu'na ekli 4 sayılı tarifenin 20/d maddesinde üst hakkı bedelinin, üzerinde hak tesis edilen gayrimenkulün emlak vergisi değerinin yarısından az, iki katından çok olamayacağı kuralına yer verildiği görüldüğünden, hak tesisi edilen gayrimenkulün emlak verisi değeri, 21/06//1994 tarihinde tesis edilen üst hakkına ilişkin ödenen tapu harcı tutarı ile davacı şirket lehine 21/06//1994 tarihinde kurulan 49 yıllık üst hakkı süresi sona ermeden 19/04/2019 tarihli resmi senetle 28 yıl 6 ay 6 gün uzatılan üst hakkı için ödenen tutar ve 25/11/2047 tarihine kadar uzatılan üst hakkı nedeniyle 21/06/2043-25/11/2047 tarihleri arası için hesaplanması gereken üst hakkı bedeli dikkate alınarak ulaşılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken bu hususlarda herhangi bir inceleme yapılmadan verilen Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık görülmemiştir....
Orman Genel Müdürlüğü ile İSKİ Genel Müdürlüğü arasında irtifak hakkı tesisi hakkında yapılan sözleşme nizalı taşınmazlarda Orman Genel Müdürlüğünün herhangi bir ilgisi kalmamış olduğundan geçerli değilse de taşınmaz üzerinde tespit gününden evvel su isale hattı yapıldığına göre bu hususun muhdesat olarak tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesi gerekir. Davacı İSKİ Genel Müdürlüğü irtifak hakkı tesisi için dava açmış ise de, irtifakın kurulması davasına bakmak kadastro mahkemesinin görevi değildir. İSKİ Genel Müdürlüğünün irtifak hakkı tesisi hakkındaki davasının görev yönünden reddine, dosyanın görevli asliye hukuk mahkemesine tevdiine karar verilmesi gerekirken bu konularda yanılgıya düşülerek yazılı biçimde karar verilmesi isabetsiz” olduğu gerekçesiyle bozulmuş, davalı ... idaresinin karar düzeltme isteği reddolunmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak görevsizlik kararı verilmiş, karar, davacı-davalı Hazine vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 7....
İletim Tesis ve İşletme Grup Müdürlüğü Tesis ve Kontrol Müdürlüğü ile EÜAŞ Genel Müdürlüğü Termik Santrallar Daire Başkanlığı Ambarlı Fuel Oil-Doğal Gaz Kombine Çevrim Santralı İşletme Müdürlüğünün görüşleri doğrultusunda ve söz konusu görüşler dikkate alındığında, davalı idarenin, "özel güvenlik bölgesi" içerisinde kalan taşınmazlarla ilgili olarak davacı ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı arasında imzalanan sınırlı gayri ayni hak tesisi/kullanım hakkı tesisi sözleşmesinden kaynaklanan hakların tapu siciline işlenmesi/şerhi için gerekli izni verme hususundaki başvuruyu, "ülke güvenliği" açısından uygun olmadığından bahisle ve takdir yetkisine bağlı olarak reddetmesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Mahkemece keşfen yapılan inceleme sonucu davanın kabulüne 67, 72 ve 73 parsel sayılı taşınmazlar lehine 13.10.2005 tarihli keşif rapor ve krokisinde ek 2 nolu krokide gösterilen şekilde 3 metre genişliğinde 69 sayılı parselden 24 m2 lik, 71 numaralı parselden 488 m2. lik geçit hakkı tesisine depo edilen bedelin davalılara ödenmesine, yargılama giderlerinin davalılardan tahsiline, 07.07.2006 tarihinde karar verilmiştir. Davalı 71 sayılı parselin maliki ... vekili kararı temyiz etmiştir. Dava, Medeni Kanunun 747. maddesi gereğince geçit hakkı tesisi isteğine ilişkindir. Davacılar lehine geçit hakkı tesisini istedikleri üç ayrı taşınmazın bağımsız olarak ayrı ayrı malikleri olup, birbirleriyle bağlantısı yoktur....